Başbakan’ın Hatırlattığı Hukuk Skandalları!
Ali Karahasanoğlu
11 Haziran 2008
Yıllardır Anayasa hukukçularının savunduğu tezler, dün Başbakan Tayyip Erdoğan’ın anlatımı ile, bir daha ön plana çıktı.. Hukukçular tarafından gündeme taşınan; ama hiç kimsenin kulak vermediği gerçekler, şimdi Başbakan’ın ağzından çok daha net şekilde hatırlatıldı..
Bu vesile ile, dün Başbakan’ın işaret ettiği, Anayasa Mahkemesi’nin skandal olarak niteleyebileceğimiz Anayasa ihlallerini, somut olarak masaya yatıralım..
Anayasa ne diyor? Başbakan da hatırlattı: “Anayasanın vermediği hiçbir yetki kullanılamaz.”
Bu konudaki madde nerede düzenlenmiş? Anayasanın 6. maddesinde: “Hiçbir kimse veya organ, kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz.”
Peki, Anayasa Mahkemesi’nin yıllardır tekrarladığı, son başörtü davasında da gerekçeli kararı açıklamadan verdiği “Yürütmeyi durdurma” kararının kaynağı ne?
Yani, iptal kararının gerekçesi yazılıp, Resmi Gazete’de yayınlanmasından önce, kanun fiilen iptal edilmiş gibi, iptal kararının uygulanmasını isteyen Anayasa
Mahkemesi’nin ‘yürütmeyi durdurma kararı’nın hukuki dayanağı ne?
Anayasa açıkça, “kimse Anayasadan kaynaklanmayan bir yetki kullanamaz” demiyor mu? “Laf olsun, torba dolsun” diye, böyle bir madde Anayasaya konulmuş olamaz herhalde..
Buyursun Anayasa Mahkemesi üyeleri, bu yetkiyi nereden aldıklarını izah etsinler. “İçtihatmış da, falanmış, filanmış..”
Hikayeyi bırakın beyler, Anayasa maddesi orada.. Anayasa maddesine apaçık aykırı olarak, böyle bir yetkiyi nasıl kullanırsınız söyleyin bakalım..
O kadar keyfi iş yapıyorlar ki, adeta “bize kimse hesap soramaz” tavrı ile hareket ediyorlar. Hiç tınmıyorlar bile.. Somut olarak yapılan eleştirileri görmezden gelip, hukuk dışı kararlar almaya devam ediyorlar!
Aynı konudaki yanlışlığı bir başka açıdan daha ortaya koyalım.. İdari eylem, işlemler için Anayasanın 125. maddesinde, idari yargı organlarına “ Yürütmeyi durdurma kararı verebilme yetkisi” tanınmış. Bu da gösteriyor ki, böyle bir karar verebilmek için, Anayasada düzenleme yapılması gerekir..
Açıp bakalım Anayasaya.. İdari yargıya verilen “yürütmeyi durdurma kararı” alabilme yetkisi, Anayasa Mahkemesi’ne verilmiş mi?
Hayır.
Anayasada, yok böyle bir yetki!
Onlar bu yetkiyi, Anayasada olmadığı halde, kendi kendilerine tanımışlar!
“Olur mu böyle bir saçmalık? Bu resmen Anayasayı fiilen değiştirmektir” diye dövünün siz.. “ Bu, yargının ‘sadece iptal yetkisi olduğu, yeni kural getiremeyeceği '’ genel kuralına da aykırıdır” deyin siz.. Meydanı boş bulmuş silahlı bir kişinin, kaba kuvvetle istediğini yaptırması gibi, bunlar da çok açık bir yetkisizliğe rağmen, kural ihdas edip, Anayasayı çiğniyorlar..
Anayasayı çiğneyen, Anayasa Mahkemesi olur mu?
Oluyor işte..
Şöyle düşünün, “yürütmeyi durdurma kararı” verebilmek için, Anayasada bir düzenleme gereği zorunlu değil ise, idari yargı için Anayasada niye öyle bir düzenleme yapılmış?..
İdari yargı da kendi kendine böyle bir yetki ihdas etseydi, niye Anayasaya hüküm konulmuş?
Yok; “idari yargı için Anayasada hüküm var ya, biz de aradan sıyrılır, kendimize de böyle bir yetki ihdas ederiz” diyorsanız, kusura bakmayın ama, sizin yaptığınız resmen görev gasbıdır!
Bu; yürütmeyi durdurma ile ilgili Anayasa ihlali..
Anayasa Mahkemesi’nin sınır tanımazlığı bununla da kalmıyor. Bir de, gerekçesi yazılmayan iptal kararlarının açıklanamaması ile ilgili hüküme aykırılık var..
Bu da, Başbakan’ın dün hatırlattığı hukuki gerçekler arasında idi. Aslında bu husus da, yıllardır tartışılıyor. Ben bugüne kadar, aksi görüşteki tek bir kişinin, çıkıp da bu konudaki uygulamanın doğruluğunu savunduğunu görmedim.
Nasıl savunacaklar ki.
Anayasanın 153. maddesi çok açık: “İptal kararları, gerekçesi yazılmadan açıklanamaz.”
Bu madde de, şu an, Anayasa Mahkemesi tarafından adeta rafa kaldırılmış durumda.
Adeta; “Zıt Erenköy. Ben işime gelmeyen Anayasa maddesini çöpe atar, size de nanik yapar seyrederim” diyorlar. Ve gerçekten de öyle yapıyorlar.
Aslında, daha birçok Anayasa ihlali var.. Ama yıllardır tekrarlana tekrarlana, bugüne gelindi. Adeta bizi de, sergiledikleri Anayasa ihlaline alıştırdılar.
Umarım, dün Sayın Başbakan’ın açıklamaları ile, bunlar tekrar masaya yatırılır ve yaşanan hukuk skandallarına bir son verilir!
Vakit
***