TBMM SUSURLUK KOMİSYONU RAPORU., BÖLÜM 6
6- Istanbul DGM Bassavciliginin 1996/2303 Haz. 1997/294 Esas ve 1997/261 numarali iddianemesinde özetle; `` Emperyal Kumarhameleri isletmecisi olan ve kamuoyunda isletmelerden çok yüksek gelir sagladigi kanati bulunan Ömer Lütfi Topal 28.7.1996 tarihinde saat 23.30 siralarinda Istanbul Sariyer ilçesi, Tazeceviz Sokakta, içerisinde bulundugu 34 BTG 96 plakali otomobili içerisinde otomatik silahlarla taranarak öldürülmüstür. Olay mahallinde suçta kullanilan 2 adet Kalashnikov marka otomatik tüfek, bu tüfeklere ait sarjörler, 47 adet dolu 9 adet bos kovan bulunmustur. Ayni gün polise telefonla yapilan bir ihbarda olayi gerçeklestiren kisilerin 34 KN 288 plaka sayili araç ile kaçtiklari bildirilmis ve bu araç Istinye Polis Karakolu idaresinde terkedilmis olarak bulunmus ve araç içerisinde 9 mm. çapinda UZI marka makinali tabancalara ait 1 adet sarjör (UZI marka makinali tabancalar Emniyet Genel Müdürlügü Özel Harekat Dairesinde kullanilmaktadir). 9 mm. çapinda MKE yapisi UZI marka 9 adet mermi, 7.62x39 mm. çapinda Kalashinkov marka tüfeklere ait 2 adet sarjör ve 7.62x39 mm. çapinda 27 adet fisek bulunmustur. Ancak, UZI marka sarjörlerin ait oldugu silah bulunamamis ve muhtemelen olay faillerinin kaçarken yanlarinda götürdükleri kanaatine varilmistir. Bu otomobil hakkinda yapilan arastirmada 24.04.1995 tarihinde Ankara Ilinde çalinmis oldugu ve gerçek plakasinin 06 V 7550 oldugu tesbit edilmistir. Bu olayin Istanbul Emniyet Müdürlügünce tahkikatinin yapildigi sirada 25.08.1996 tarihinde Asayis Sube Müdürlügü Cinayet Büro Amirligine ismini bildirmeyen bir kisi tarafindan yapilan ihbarda, Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülmesi olayinin faillerinin Ayhan ÇARKIN, Ercan ERSOY, Oguz YORULMAZ isimli Özel Harekat Dairesi polis memurlari ile Sami HOSTAN ve Ali Fevzi BIR isimli kisiler olduklarini bildirilmistir. Bu ihbar üzerine adi geçenler 28.08.1996 tarihinde Istanbul Emniyet Müdürlügü Asayis Sube Müdürlügünde gözaltina alinmislardir. Bu kisilerin gözaltina alinmalarini müteakip Sanliurfa Milletvekili Sedat Edip BUCAK tarafindan Istanbul Emniyet Müdürü KEMAL yazicioglu'na defalarca telefon ederek gözaltina alinanlarin serbest birakilmalarini kolaylastirmak maksadiyla ona etkide bulunmaya tevessül edilmistir. (Kemal YAZICIOGLU'nun ifadeleri) Bu kisiler hakkinda Istanbul Emniyet Müdürlügünce arastirma devam ettigi sirada olaya müdahale edilerek, Emniyet Genel Müdür Yardimcisi Halil TUG araciligi ile Özel Harekat Daire Baskanvekili Ibrahim SAHIN görevlendirilerek, gözaltindaki bu kisiler Ankara Emniyet Genel Müdürlügüne götürülmüsler ve orada yüzeysel bir arastirma yapilarak serbest birakilmislar ve görevli Cumhuriyet Bassavciligina da bu olay intikal ettirilmemistir. Adi geçen kisiler bu sekilde serbest birakildiktan sonra Istanbul Emniyet Müdürlügüne gelen Istihbari bilgiler üzerine Istanbul Emniyet Müdürlügü tarafindan arastirmalar sürdürülmüs ve bu kisilerin bu olaya istirak ettikleri hususunda emareler elde edildigi bildirilerek bu durum bizzat Istanbul Emniyet Müdürü tarafindan Sayin Cumhurbaskani'na ve Sayin Basbakan'a sifahi olarak arzedilmistir. (Kemal YAZICIOGLU'nun ifadeleri). Nitekim, 22 Aralik 1996 tarihinde Çankaya Köskünde liderler zirvesinde Sayin Cumhurbaskani'nin liderlerle yaptigi konusmanin bir bölümünde Istanbul Emniyet Müdürü Kemal YAZICIOGLU'nun kendisine arzettigini beyan ederek, özetle ...Biz Ömer Lütfi TOPAL'i öldürenleri bulduk... Ankara merkez geldi, bizim elimizden aldi... Isterlerse merkez alir. Emniyetin usul ve kaidesidir... Bunlar Ömer Lütfi TOPAL'i öldürdüklerini itiraf ettiler, siz sorsaniz size de söylerler... sorunca söylüyorlar... ifadeleri henüz zapta almadim... dedigini bildirmislerdir. Bu olayla ilgili olarak Istanbul Emniyet Müdürlügünde sürdürülen arastirmalar sirasinda Ö.Lütfi TOPAL'in öldürülmesinde kullanilan ve olay yerinde terkedilen Kalashinkov marka tüfeklerden birinde, bu tüfegin iki sarjörünü birbirine monte etmekte kullanilan koli bantinin iç yüzeyinde bulunan 1 adet parmak izinin mukayese çalismalarinda, bu parmak izinin 26.02.1992 tarihinde sahte pasaport ile Atatürk Hava Limanindan çikis yapmak istedigi sirada yakalanan Sahin EKLI isimli kisiye ait oldugu tesbit edilmistir. SAHIN EKLI ile ilgili kayitlarin arastirilmasinda, bu kimligi kullanarak sahte pasaportla yurtdisina çikmak isteyen kisinin gerçek kimliginin Abdullah ÇATLI oldugu saptanmistir. Bunun üzerine Abdullah ÇATLI'nin kayitlarda gerek kendi adina gerek Mehmet ÖZBAY adina mevcut bulunan parmak izleri ile ölümünü müteakip Nevsehir Devlet Hastanesi morgunda alinan parmak izlerinin mukayesesi yapilmis ve sonuç olarak suç aleti tüfegin sarjörlerini monte eden koli banti üzerindeki parmak izinin Abdullah ÇATLI'ya ait oldugunu kesin olarak anlasilmistir. Bu durumda Abdullah ÇATLI'nin Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülmesi olayina istirak ettigini bu somut delille tesbit edilmistir. Bu sekilde, Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülmesine istirak ettigi tesbit edilen Abdullah ÇATLI'nin bu olay sebebiyle gözaltina alinan kisilerle ve Istanbul DGM Cumhuriyet Bassavciliginca tahkikati yapilan (Cürüm islemek için tesekkül olusturmak suçuna iliskin) olaylarda adi geçen kisilerle iliskileri söyledir; Sami HOSTAN ve Ali Fevzi BIR, Ömer Lütfi TOPAL'in Istanbul Intercontinental Otelindeki kumarhanesinin % 50 oraninda ortaklaridir. Abdullah ÇATLI'nin sik sik bu kumarhaneye geldigini, Sami HOSTAN ve Ali Fevzi BIR ile idare odasinda oturup, uzun görüsmeler yaptiklari, keza Sami HOSTAN ve Ali Fevzi BIR'in de Ankara Iline gittiklerinde Sedat Edip BUCAK'in yazihanesinde Abdullah ÇATLI ile bulustuklari ve görüstükleri ve bu kisiler arasinda uzun süredir yakin iliskiler oldugu bizzat Sami HOSTAN'in kardesi Sedat HOSTAN'in ifadesi ve diger ifade ve delillerden ve telefon tesbit tutanaklarindaki görüsme detaylarindan anlasilmistir. Dosya içerisinde mübrez bulunan ve yukari bölümlerde izahi yapilan ve Siverek Ilçesinde Sedat BUCAK'in ikametgahinda çekildigi tesbit edilen ve Ömer Lütfi TOPAL'in öldürüldügü tarihlere yakin zamanlara tekabül eden günlerde çekilmis oldugu tesbit edilen fotograflarda bu kisiler arasindaki yogun ve gizli iliskileri teyit etmektedir. (Abdullah ÇATLI, Sami HOSTAN ve Ercan ERSOY'un yanyana çekilmis muhtelif fotograflari.)
Ö.Lütfi TOPAL olayi sebebiyle gözaltina alindiktan sonra Ankara Emniyet Genel Müdürlügüne götürülerek orada kisaca ifadesi alinan Sami HOSTAN bu ifadesinde Ö.L.TOPAL'in öldürüldügü tarihlerde Marmaris Grand Azur Otelinde konakladigini belirterek, otelin faturalarini ibraz etmistir. Ancak, dosyada mübrez bu fotograflarin incelenmesinde, konaklayan kisilerin Sami HOSTAN ve aile efradi olduklari görülmekle beraber gerek rezervasyonunun gerekse faturalarin Mehmet ÖZBAY (Abdullah ÇATLI) adina düzenlenmis oldugu görülmüs ve bu husus Sami HOSTAN ve Abdullah ÇATLI arasindaki iliskilerin baska bir göstergesi olmustur. Yine Sami HOSTAN'in kardesi Sedat HOSTAN'in ifadesine göre 03.11.1996 tarihinde Susurluk Ilçesi civarinda meydana gelen kazada Abdullah ÇATLI'nin ölümü ilk kez kendisine duyurulan kisilerden biri de Sami HOSTAN'dir. Bu haber üzerine Sami HOSTAN derhal olay yerine gitmek için harekete geçmis ve durumu ortagi Ali Fevzi BIR'e de bildirmis ve Susurluk'a gitmek üzere Istanbul Bogaz Köprüsü çikisinda bulusmuslar ve orada karsilastiklarinda ``Abdullah'i kaybettik'' diye birbirlerine sarilmislar ve oradan hareketle Susurluk Devlet Hastanesine gitmislerdir. Abdullah ÇATLI'nin Susurluk Devlet Hastanesindeki cenazesini, Abdullah ÇATLI'nin diger yakinlari ile birlikte Nevsehir Iline götürmüsler ve orada defnedilmesinde hazir bulunmuslardir. Asagida Tarik ÜMIT olayinda anlatilacagi üzere Abdullah ÇATLI'nin birçok eyleminde Sami HOSTAN onun yaninda bulunan kisilerden birisidir. Abdullah ÇATLI ile bu sekilde çok yakin ve karmasik iliskilerde bulunan Sami HOSTAN ve Ali Fevzi BIR, Sedat BUCAK ve onun yaninda koruma polisi olarak görevlendirilen ve iddianamede sanik olarak adi geçen polis memurlari ile de yakin derecede iliskileri bulunmaktadir. (Mehmet EYMÜR'ün ifadeleri)
Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülmesi olayi ile ilgili olarak Sami HOSTAN ve Ali Fevzi BIR ile birlikte gözaltina alinan polis memurlari Ayhan ÇARKIN, Oguz YORULMAZ ve Ercan ERSOY ile birlikte diger polis memurlari Enver ULU ve Mustafa ALTINOK, bu olayin vuku buldugu döneme tekabül eden zamanda, alelacele Sanliurfa Milletvekili Sedat Edip BUCAK'in korumasi olarak onun yanina verilmislerdir. Basbakanlik Teftis Kurulunun 09.01.1997 tarihli raporuna esas teskil eden belgeler ve Istanbul DGM C.Bassavciliginca Emniyet Genel Müdürlügünden celbedilip, cevabi yazi ve belgelere göre; Sedat Edip BUCAK'in korunmasi için Il Koruma Kurulu sadece bir polis memuru görevlendirilmesini uygun görmüs ve bu karar, merkez koruma kurulunca da yeterli görülerek onaylandigi halde 06.08.1996 günü Sedat Edip BUCAK'a dördü Istanbul'da, ikisi Izmir'de görev yapan 6 polis memurunu (Ayhan ÇARKIN, Oguz YORULMAZ, Ercan ERSOY, Mustafa ALTINOK, Enver ULU, Ö.KAPLAN) tahsis edilerek tayinlerinin yapilmasi, bu kisilerin derhal koruma görevlerine baslamayip üç aylik bir dönem içerisinde ayri ayri göreve baslamalarinin KORUMADA ACILIYET OLMADIGINI ortaya koymasi, Sedat Edip BUCAK'in yazili talebinin bir gün sonrasi olan 07.08.1996 günü yapilmasi, bu korumalardan üçünün Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülmesi ile ilgili olarak gözaltina alinan kisiler olmasi ve birinin de (Ö.KAPLAN) bu kisiler lehine taniklik yapan kisi olmasi, ayrica bu memurlardan Oguz YORULMAZ'in Özel Harekat Daire Baskanvekili Ibrahim SAHIN'in Istanbul Asayis Sube Müdürü Yardimcisi oldugu dönemde korumasi olmasi, daha sonra Hüseyin KOCADAG'in korumasi olmasi, bilahare yine Ankara'da Ibrahim SAHIN'in korumasi olmasi, daha sonra da Sedat Edip BUCAK'in korumasi olmasi ve bu dönemlerde gerek Oguz YORULMAZ'in gerekse diger polis memurlarinin Ömer Lütfi TOPAL'in ortaklari olan Sami HOSTAN ve Ali Fevzi BIR ile, Sedat Edip BUCAK ile Ibrahim SAHIN'in yanina gidip gelirken tanidiklarini açikça beyan etmeleri bir bütün olarak nazara alindiginda, bu korumalarin özel olarak Sedat Edip BUCAK'in yaninda toplandiklarini göstermektedir. Sedat Edip BUCAK'in yaninda koruma görevlisi adi altinda bu sekilde toplanan polis memurlarinin, Istanbul DGM C.Bassavciliginda Susurluk olayi ile ilgili olarak verdikleri ilk ifadelerinde Abdullah ÇATLI'yi Mehmet ÖZBAY kimligi ile ve Sedat Edip BUCAK'in koruma görevine basladiktan sonra tanidiklarini söylemis iseler de, Istanbul DGM C.Bassavciliginda yapilan arastirmada yapilan telefon tesbitlerinde, Abdullah ÇATLI'nin kullaniminda olan çok sayida cep telefonlari ile çok uzun süreden beri yogun telefon görüsmeleri yaptiklari tesbit edilmistir. Bunun üzerine adi geçenlerin sanik sifati ile alinan ifadelerinde Abdullah ÇATLI'yi birkaç yildan beri tanidiklarini ve onunla sik sik görüstüklerini ifade ettikleri görülmüstür. Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülmesi olayi ile ilgili olarak yapilan hazirlik tahkikatinin Sariyer Cumhuriyet Bassavciliginin 1996/3514 Hazirlik numarali evrakinda halen sürdürülmekte oldugu ve yukarida izah edilen tesbitlerin Sariyer Cumhuriyet Bassavciliginca da yapildigi bildirilmistir. (Sariyer Cumhuriyet Bassavciliginin 21.02.1997 tarih ve 1996/3514 Hz. sayili yazisi).'' seklinde degerlendirme yapildigi incelenmistir.(Ek:81)
7- Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülmesi ile ilgili Sariyer Cumhuriyet Bassavciliginca açilan 1996/3514 sayili Hazirlik numarali dosya, anilan Savciligin 20.1.1997 tarihli yazisi ekinde Komisyonumuza iletilmis, bilahare ayni Savciligin 17.3.1997 tarihli yazisi ile de ayni dosyaya sonradan intikal eden belge ve ifadeler gönderilmistir.Buna göre; `` Cinayetle ilgili sorusturma henüz tamamlanamadigindan, iddianamenin hazirlanmadigi, ancak dosyada olayla ilgili, yer tesbit tutanaklari ekspertiz ve laboratuvar raporlari, birkisim ifadeler ve yazismalarin yeraldigi anlasilmistir. a) Dosyada yer alan önemli ifadelerden Ömer Lütfi TOPAL'la 7 yildir gayri resmi evliyim diyen Hilal ALTINTAS ifadesinde özetle; Ömer beyin son bir yilda müthis bir stres altinda oldugunu, ölümünden 10 gün önce de üzerinde artan bir tedirginlik oldugunu, bir gün önce ise çok sinirli oldugunu, sabaha kadar sürekli telefonla konustugunu, sert tartismalar yaptigini, ama gizli konustugu için ne konustugunu duyamadigini, ancak duyabildigi kadari ile Mehmet AGAR isminin çok geçtigini, önce çelik yelek ismarladigini, ancak bunu hiç giymedigini, Ömer Beyin ortaklari Sami HOSTAN ve Aliço'yu hiç sevmedigini, ÇILLER'den de hoslanmadigini, b) Istanbul Emniyet Müdürü Kemal YAZICIOGLU ise Savciliktaki ifadesinde özetle; Ömer Lütfi TOPAL'in ölümünden bir ay kadar sonra bu olayin Istanbul Emniyet Müdürlügünce tahkikatinin yapildigi sirada 25.08.1996 tarihinde Asayis Sube Müdürlügü Cinayet Büro Amirligine ismini bildirmeyen bir kisi tarafindan yapilan ihbarda, Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülmesi olayinin faillerinin Ayhan ÇARKIN, Ercan ERSOY, Oguz YORULMAZ isimli Özel Harekat Dairesi polis memurlari ile Sami HOSTAN ve Ali Fevzi BIR isimli kisiler olduklarini bildirmistir. Bu ihbar üzerine adi geçenler 28.08.1996 tarihinde Istanbul Emniyet Müdürlügü Asayis Sube Müdürlügünde gözaltina alinmislardir. Bu kisilerin gözaltina alinmalarini müteakip Sanliurfa Milletvekili Sedat Edip BUCAK tarafindan Istanbul Emniyet Müdürü KEMAL yazicioglu'na defalarca telefon ederek gözaltina alinanlarin serbest birakilmalarini kolaylastirmak maksadiyla ona etkide bulunmaya tevessül edilmistir. (Kemal YAZICIOGLU'nun ifadeleri) Bu kisiler hakkinda Istanbul Emniyet Müdürlügünce arastirma devam ettigi sirada olaya müdahale edilerek, Emniyet Genel Müdür Yardimcisi Halil TUG araciligi ile Özel Harekat Daire Baskanvekili Ibrahim SAHIN görevlendirilerek, gözaltindaki bu kisiler Ankara Emniyet Genel Müdürlügüne götürülmüsler ve orada yüzeysel bir arastirma yapilarak serbest birakilmislar ve görevli Cumhuriyet Bassavciligina da bu olay intikal ettirilmemistir. Adi geçen kisiler bu sekilde serbest birakildiktan sonra Istanbul Emniyet Müdürlügüne gelen Istihbari bilgiler üzerine Istanbul Emniyet Müdürlügü tarafindan arastirmalar sürdürülmüs ve bu kisilerin bu olaya istirak ettikleri hususunda emareler elde edildigi bu emarelerin daha çok cep telefonlarindan yola çikarak ulasilabilecek bir takim sonuçlar oldugunu, c) Ömer Lütfi TOPAL'in avukati Ekrem MARAKOGLU Savcilikta verdigi 25.12.1996 tarihli ifadesinde; Bodrum'daki otele ortak olan Hikmet BABACAN'in öldürülmesinden azmettirici olarak Ömer Lütfi TOPAL'in sorumlu tutuldugunu, Emperyal'den ekmekleri kesilen bazi kisilerin bu olaya yardimci olabilecegini, Kusadasi'ndaki bir cinayetten de Emper Gazinosunun Müdürü Sami SAHIN'in sorumlu tutuldugunun,Polis memuru Ercan ERSOY'un kendilerinin korumaligini yaptigi gibi gittigi yerlerde de Emniyet Müdürlükleri ile temas kurarak onlardan destek ve yardim aldigini, devamli telefonla birbirleriyle görüstüklerini,Sami HOSTAN'in Ömer Lütfi TOPAL'in Abdullah ÇATLI'yi tanimadigini söyledigini, Sami HOSTAN'la Ömer Lütfi TOPAL arasinda bir ihtilaf olmadigini, Ömer Lütfi TOPAL'in Rize Milletvekili Nihat METE'ye yardim ettigini, Devletteki islerini ona gördürdügünü, Ömer Lütfi TOPAL'in Mehmet AGAR'in Içisleri Bakani olmasindan tedirgin oldugunu, d) Emperyal Sirketinin Genel Müdürü Ahmet KARA 23.1.1997 tarihli ifadesinde; Sami HOSTAN'in, Ömer Lütfi TOPAL'in ölümünden 15 gün önce sirket kazancindan yeteri kadar pay almadigini, parasinin çogunu Ömer Lütfi TOPAL'in aldigini söyledigini, ancak Ömer Lütfi TOPAL'in ortaklari ile herhangi bir kavgasina ve tartismasina sahit olmadigini, Sami HOSTAN'in emniyet görevlileri ile arasinin iyi oldugunu, e) Ömer Lütfi TOPAL'a ait Shereton Otelin Gazino Müdürü Orhan ÖZTÜRK, Mehmet ÖZBAY olarak tanidigi Abdullah ÇATLI'nin sik sik gazinoya geldigini, Ömer Lütfi TOPAL, Sami HOSTAN ve Ali Fevzi BIR'le oturdugunu, daha çok Ali Fevzi BIR'le oturdugunu, patronlari arasinda herhangi bir sürtüsme ve anlasmazlik olmadigini, f) Ömer Lütfi TOPAL'in Emperyal Gazinolarinin Halkla Iliskiler Müdürü Arzu TOK, patronlari Ömer Lütfi TOPAL, Sami HOSTAN ve Ali Fevzi BIR'in aralarinin çok iyi oldugunu, aralarinda bir kavga ve husumete sahit olmadigini, Mehmet ÖZBAY olarak Abdullah ÇATLI'nin patronlarinin misafiri olarak Shereton Casinosuna sik sik yalniz olarak geldigini, sanik olarak adlari geçen polis memurlarini hiç görmedigini söylemistir. g) Sariyer C.Savciliginin gönderdigi dosyada cinayet tanigi olarak ifadesi alinan Atike KILIÇ, ``28.7.1996 günü saat 23.00 siralarinda balkonda bulundugu bir sirada, evine yakin yolun kenari ile beyaz renkli bir aracin park halinde oldugunu, aracin tamamen 20-30 m. yakinindan da 3 erkek sahsin asagiya dogru yürüdügünü gördügünü, sahislarin bu otodan inip inmediklerini görmedigini, sahislardan birinin elinde cep telefonu oldugunu farkettigini, sahislarin olduklari yere sokak lambasi uzak oldugu için sahislarin yüzlerini göremedigini, üzerlerine ne giydiklerini de farkedemedigini, sahislarin eskali hakkinda herhangi bir bilgi veremeyecegini'' beyan etmistir. `` seklinde kayitlamalarin bulundugu incelenmistir.(Ek:88)
8- Komisyonumuzun 10.01.1997 gün ve A.1.01.GEÇ.10/89-135 sayili yazisi ile Istanbul Emniyet Müdürlügünden Ömer Lütfi TOPAL adli sahsin öldürülmesi olayi sebebiyle gözetim altina alinan sahislarin olay taniklari ile yüzlestirme yapilip, yapilmadiginin bildirilmesi istenmis, Istanbul Emniyet Müdürlügü de 17.01.1997 gün ve 8971 sayili yazisi ile `` Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülmesi olayi sebebiyle tanik olarak ifadeleri tespit edilen sahislarin olay anini görmediklerini eylemin karanlikta yapilmasindan dolayi saglikli bir eskal veremedikleri, teshis yapamayacaklari anlasildigindan olay sebebiyle gözetim altina alinan sahislar ve taniklar arasinda herhangi bir teshis ve yüzlestirme islemi yapilmadigi dosya tetkikinden anlasilmistir, seklinde cevap vermistir. (Ek:90)
9-Komisyonumuzun Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülmesi olayinda gözaltina alinan 3 polis memuru ve 2 sivil sahsi Savciliga bildirmeden Ankara'ya gönderilmeleri ve buradan saliverilmeleri konularinda yapilan islemlere iliskin olarak Sariyer C.Bassavciligina yazdigi 18.3.1997 gün ve 10/89-299 sayili yazisina cevaben, Sariyer C.Bassavciliginin 19.3.1997 gün ve 1996/3514 Haz.Sayili cevabindan; Içisleri Bakani Mehmet AGAR, Emniyet Genel Müdür Yardimcisi Halil TUG, Emniyet Genel Müdürlügü Özel Harekat Daire Baskanvekili Ibrahim SAHIN, Özel Harekat Daire Baskanligi Komiseri Yusuf YÜKSEK, Özel Harekat Daire Baskanligi polis memurlari Sahin ASLAN ve Ugur SAHIN haklarinda 10.1.1997 tarih ve 1997/9 sayili Adli Görevi Kötüye Kullanmak suçunun Ankara'da islenmesi nedeniyle Yetkisizlik Karari verilerek, dosyanin Ankara C.Bassavciligina gönderilmesine, Istanbul Emniyet Müdür Yardimcisi Bilgi ÜNAL, Asayis Müdürü Fatih ÖZKAN, Baskomiser Refik BASTÜRK, Baskomiser Sentürk DEMIREL ve Polis Memuru Ziyaettin FERMAN haklarinda, suç yerinin Gayrettepe'deki Emniyet Müdürlügü olmasi nedeniyle 06.01.1997 gün ve 11977/1 sayili kararla Sariyer C.Bassavciliginin Yetkisizligine karar verilerek evrakin Istanbul C.Bassavciligina gönderilmesine, Ayni nedenle polis memuru Ahmet DURAN hakkinda 21.1.1997 gün ve ayni sayili Ek Yetkisizlik Karari ile evrakin Istanbul C.Bassavciligina gönderilmesine, Sariyer C.Bassavciliginin Adalet Bakanligina yazdigi 5.1.1997 gün ve 14 sayili yazi ile, ``CMUK'nun 154/2. maddesi geregince, Ömer Lütfi TOPAL cinayeti nedeni ile yakalanan kisikelir yakalanma, sorgulanma ve birakilmalarindan Savciliga bilgi verilmeden 36 saat gözaltinda tutulmalari ve Savciliga bilgi verilmeden Genel Müdürlüge gönderilmeleri nedeniyle görevi kötüye kullanan Istanbul Emniyet Müdürü Kemal YAZICIOGLU Zabit Amiri olmasindan dolayi 2802 sayili yasanin 82. maddesine göre sorusturma izninin istendigi,'' incelenmistir.(Ek:89)
10- Istanbul Emniyet Müdürlügü, 27.1.1997 gün ve 8988 sayili yazisi ile Komisyonumuzun 10.01.1997 gün ve A.1.01.GEÇ.10/89-134 sayili ``Ömer Lütfi TOPAL'in öldürülünceye kadar hakkinda çikartilan yakalama ve giyabi tevkif müzekkerelerinin subemiz infaz bürosunda bulunan müzekkerelerinin tastikli suretinin çok acele Komisyonumuza gönderilmesine'' iliskin yazisinda; `` Adi geçen sahis hakkinda Asayis Subesi Infaz Büro Amirliginde Yakalama ve Giyabi Tevkif müzekkeresi bulunmadigi, ilimizde bulunan Istanbul ve bagli Ilçe C.Bassavciliklari ile bu konuda yapilan yazismada, Sisli 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 1993/10781 Hazirlik sayili ile Giyabi tevkif Müzekkeresi çikartildigi ve bu olay Istanbul 1.Agir Ceza Mahkemesine intikal ederek 1996/155 esas sayisini aldigi, ancak Giyabi Tevkif Müzekkeresi Istanbul C.Bassavciliginin 26.06.1996 gün ve 1996/155 sayili yazisi ile düsümü yapilarak evrak Istanbul C.Bassavciligina iade edildigi, ayrica Istanbul C.Bassavciligindan alinan cevabi yazida sahsin Çorlu 5. Kolordu Komutanligi Askeri Mahkemesinin 1986/10321, 1986/321 sayili karari ile Askeri Ceza Kanununun 66/1-A maddesine muhalefetten 5 ay hapis cezasi bulundugu, ancak evrakin 06.03.1991 tarih ve 1991/15-66 sayi ile infaz mahalline gönderildigi bildirilmis, yine Istanbul C.Bassavciliginca Hazirlik Bürosu bilgisayar kayitlarinda 1995/5780 Hz. ve 1996/28590 Hz. sayili iki adet dosyasi bulundugu bildirilmis olup, ilimizde bulunan diger Adli merciilerce hakkinda yakalama ve giyabi tevkif müzekkeresinin bulunmadigi cevabi yazilarinda bildirilmistir.'' seklinde cevap verildigi incelenmistir. (Ek:91)
11- Komisyonumuzun 19.3.1997 gün ve 10/89-302 sayili yazisina cevaben Ankara C.Bassavciliginin 25.03.1997 gün ve Hz.3521 sayili yazisinda; `` a) Ömer Lütfi TOPAL Cinayeti ile ilgili olarak gözaltina alinan 3 polis memuru ve 2 sivil sahsin ilgili savciliga bilgi vermeden Emniyet Genel Müdürlügüne aldirilma emrini veren Içisleri Eski Bakani Mehmet AGAR hakkinda, Ankara C.Bassavciligi, Anayasanin 100. maddesine göre TBMM'nce karar verilmesi gerektiginden 14.02.1997 tarihinde verdigi TAKIPSIZLIK KARARI'ni, b) Ayni konuda sözkonusu saniklarin Ankara'ya getirilmesini saglayan Emniyet Genel Müdür Yardimcisi Halil TUG, Özel Harekat Daire Baskanvekili Ibrahim SAHIN, Komiser Yusuf YÜKSEK, polis memurlari Ugur SAHIN ve Sahin ARSLAN haklarinda, Adi geçen kisilerin Özel Harekat Daire Baskanligi elemanlari olmalari ve Özel Harekat Dairesinin adli görevi olmamasi ve 657 sayili Kanuna tabi olmalari nedeniyle haklarinda Memurin Muhakemati Hakkinda Kanun hükümlerinin uygulanmasi gerektiginden 14.2.1997 tarihinde Ankara C.Bassavciliginin Görevsizligine ve evrakin geregi için Içisleri Bakanligina gönderilmek üzere Adalet Bakanligina sunulmasina karar verilmistir.'' seklinde cevap verdigi incelenmistir.(Ek:92)
12-Komisyonumuz, 06.12.1996 tarih ve 58 sayili yazisi ile Içisleri Bakanligindan, ``Özel Harekat Dairesi'' hakkinda bilgi istemis, Içisleri Bakanliginin 12.12.1996 tarih ve 275427 sayili yazisinda cevaben; Jandarma Genel Komutanligi bünyesinde bugüne kadar Özel Harekat Dairesi ismiyle veya özel faaliyet göstermek üzere baska bir isimle herhangi bir teskilat kurulmadigini, 26.7.1993 günlü Bakanlir Kurulu Karari ile Içisleri Bakanligi, Emniyet Genel Müdürlügü bünyesinde Özel Harekat Dairesi Baskanliginin kuruldugu ve kurulus amaci Yönetmeligin 1 nci maddesinde belirtildigi gibi; ``Devletin ekonomik, sosyal, siyasî ve hukuki temel anayasal düzenin yikilmasina, ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlügünü bozmaya ve Cumhuriyetin temel niteliklerini degistirmeye yönelik baski, cebir, siddet, korkutma, yildirma, sindirme veya tehdit yöntemlerini kullanan terör örgütlerini meskun veya kirsal kesimde etkisiz hale getirmek, rehin aldiklari kisi, uçak, araç ve benzeri yerleri kurtarmak için ani müdahale, pusu, kesif, baskin ve operasyon yapmaktir.'' Bakanlik yazisina ek olarak Ö.H.D.Baskanligi Kurulus, Görev ve Çalisma Yönetmeligini de eklemistir. (Ek:93)
13- Komisyonumuzun 31.01.1997 gün ve 194 sayili yazisina cevaben Istanbul C.Bassavciligi, 03.02.1997 gün ve 82 Büro sayili yazisi ekinde Istanbul 1.Agir Ceza Mahkemesinin 1995/167 Esas ve 3. Agir Ceza Mahkemesinin 1995/40 Esas sayili Dosyalari gönderilmistir. Istanbul 1. Agir Ceza Mahkemesinin 1995/167 ve 1996/67 Karar sayili kararinda Necdet Elmas ve 3 arkadasinin dövülmesine iliskin yeterli delil bulunamadigindan saniklara Ömer Lütfi Topal ve 4 arkadasinin beraatine, Istanbul 3. Agir Ceza Mahkemesinin 1995/40 Esas ve 1996/292 karar sayili kararinda; Mehmet Firat'in öldürülmesi ile ilgili olarak sanik Ö.Lütfi Topal öldügünden TCK'nun 96. maddesi geregince davanin düsürülmesine, diger 5 sanigin beraatine karar verilmistir. (Ek:94)
14- Komisyonumuzun 31.1.1997 gün ve 10/89-198 sayili yazisina cevaben, Istanbul Emniyet Müdürlügü 03.02.1997 gün ve 86 sayili faks yazisiyla; `` Akgün Otelinin yaninda bulunan otoparkta Bülent FIRAT isimli sahsin öldürülmesi ile alakali olarak, Akgün Oteli Casinosunda yapilan aramada ele geçen suç delillerine tutanak ve ekspertiz raporlari gönderilmis, bu raporlardan, olay yerinde bulunan mermi kovanlarinin inceleme konusu olarak gönderilen silahlardan atilmadiginin tesbit edildigi anlasildiginin bildirildigi'' incelenmistir.(Ek:95)
15- Komisyonumuzun 31.01.1997 gün ve 10/89-199 sayili yazisi ile sorulan Bodrum Regeta Otelde öldürülen Hikmet BABATAS'in sanik zanlilari ile ilgili olarak açilan dava dosyasini istemesi üzerine, Mugla Cumhuriyet Bassavciligi, 03.02.1997 gün ve 280 sayili yazi ekinde gönderilen dosyada yer alan 1996/2503 Haz. 1996/1014 E ve 1996/338 sayili Savcilik Iddianamesinde özetle; ``Olay tarihinde Hikmet BABATAS'in Turmen Otelinden çikip, ayni otelin otoparkinda iken saniklar Metin AYDOGMUS ve Ergün MÜJDE tarafindan tabanca ile ates edilmesi sonucu vurularak öldügü, olay yerine yakin bir yerde 34 YIK 63 plakali araçla bekleyen sanik Çetin AYDOGMUS'un saniklari olay yerinden kaçirdigi, ölüme maktülün vücuduna isabet eden mermi çekirdeklerinin neden oldugu, karaciger, sol böbrek ve ince bagirsak harabiyeti ile kanama sonucu meydana geldigi, olay yerinde elde edilen kovanlarin iki ayri silaha ait oldugu iddia, sözler otopsi tutanaklari ekspertiz raporu ve tüm sorusturma kapsamindan anlasildigi, Maktülün 1989 yilinda Bodrum Regal Otelinin insaatina basladigi, insaatin devami sirasinda mali yönden sikintiya düsmesi nedeniyle otelin alt kismini Ömer Lütfi TOPAL'a ait olan Emperyal Sirketler Grubuna kiraya verdigi, daha sonra da otelin % 50 hissesini ayni sirkete satarak Ömer Lütfi TOPAL ile is ortagi oldugu, Kurban Bayramindan iki gün önce basbasa görüsme yaptiklari, görüsme sonunda maktül Hikmet'in sinirli ve surati asik olarak ayrildigi, 28.4.1996 tarihinde saat 17.00 siralarinda maktülün otel hesaplari ile ilgili olarak toplanti yaptigi, toplantiya sanik Ihsan'in da katildigi toplantida otel giderleri ve teknik masraflarin fazlaligi ile ilgili olarak anlasmazlik çiktigi ortaya çiktigi, Her ne kadar sanik Metin AYDOGMUS gezmek amaciyla dayisi Yusuf KAYAPINAR'dan aldiklari arabayi Çetin AYDOGMUS'un kullandigini bir süre yanlarinda Ergün MÜJGE'de oldugu halde gezdiklerini ancak issiz olduklari için is aramak amaciyla sahil boyunca çesitli il ve ilçelere gittikleri, en sonunda da Bodrum'a ugradiklari, bir gün Bodrum'da is aradiklarini bulamadiklarini, sonra Senar Oteline gitmeye karar verdiklerini, bu sirada yandaki otelin otoparkinda daha önce yaninda isçilik yaptigi maktülü görüp onun yanina Ergün ile birlikte gittiklerini, alkollü olan maktülden daha önce önceye dayali iki aylik alacagini istedigini, maktülün yine kendilerini tersledigini, birara elini beline attigini, bunun üzerine kendilerinin de ellerini bellerine attiklarini, maktülün arabasina dogru gitmesi üzerine ates edecegini düsündüklerinde Ergün ile birlikte maktüle ates edip, ileride bekleyen Çetin'in kullandigi arabaya binip kaçtiklarini savunduklari, diger saniklar Ergün MÜJGE ve Çetin AYDOGMUS'un ayni beyanda bulunduklari, Bu savunmaya ragmen, saniklar Çetin, Metin ve Ergün'ün gezmek amaciyla aldiklarini söyledikleri arabayla Mersin'den Bodrum'a kadar gitmeleri üstelik aracin olayda iki gün önce sanik Yusuf KAYAPINAR'a sanik Ahmet KARA'nin kabulü ile verilmesi ve yukarida belirtilen Ömer Lütfi TOPAL ile maktül arasindaki görüsme sonucunda maktülün haleti ruhiyesi, otelin masraflari konusunda anlasmazlik çikmis olmasi karsisinda eylemin taammüden adam öldürmek seklinde gerçeklestigini ortaya çikarmaktadir. Ayrica olayi fiilen gerçeklestiren Çetin AYDOGMUS ve Ergün MÜJGE ve olay yerinin yakininda araçta bekleyen Çetin AYDOGMUS ile maktül arasinda önceye dayali bir husumetin bulundugu yolunda evrak içerisinde bir kanit olmadigi, sanik Metin'in maktül ile tesadüfen karsilastigi, onun alacagini vermeye yanasmadigi, ayrica maktülün ates edecegini düsünerek ona ates ettikleri yolundaki savunmasi olay saati ve mahal itibariyle de düsünüldügünde hayatin olagan akisina uymadigi, Maktülün yukarida belirtildigi gibi sonradan öldügü anlasilan Ömer Lütfi TOPAL ile is ortagi olmasi aralarinda menfaat iliskisinin bulunmasi ayrica saniklar Ahmet KARA, Ihsan KARAKAYALI ve Arif BALKAN'in dosya kapsamina göre Ömer Lütfi TOPAL ile is yakinliklarinin bulundugunun anlasilmasi karsisinda atili suça azmettirmek suretiyle saniklarin haklarinda kamu davasi açildigi,Bu saniklarin her ne kadar savunmalari alinamamis ise de saniklar Metin, Çetin ve Ergün'ün 17.5.1996 tarihinden bu yana tutuklu olmalari nedeniyle evrakin iddianameye baglanmasi geregi dügdugu,Bu nedenlerle saniklarin yargilamalarinin yapilarak eylemlerine uyan; Saniklar Metin AYDOGMUS, Ergün MÜJGE'nin TCK'nun 450/4, 31, 33, 40, 6136 Sayili Yasanin 13/1. Maddeleri, saniklar Ahmet KARA, Çetin AYDOGMUS, Yusuf KAYAPINAR, Ihsan KARAKAYALI, Arif BALKAN'in TCK'nun 64. Maddesi delaletiyle TCK'nun 450/4, 31, 33. maddeleri geregince cezalandirilmalarina, saniklar Çetin AYDOGMUS ve Yusuf KAYAPINAR hakkinda TCK'nun 40. Maddesinin uygulanmasina karar verilmesi kamu adina talep ve iddia olundugu incelenmistir. (Ek:96)
16-Mugla C.Bassavciligi, 17.2.1997 gün ve 353 sayili yazisinda da: Komisyonumuzun 17.2.1997 gün ve 10/89-240 sayili yazisina cevaben; a) Hikmet BABATAS'in öldürülmesiyle ilgili olarak Ömer Lütfi TOPAL hakkinda tevkif karari ve yakalama müzekkeresinin bulunmadigi, b) Ömer Lütfi TOPAL'in Bodrum'da bulunmamasi nedeniyle 7.6.1996 tarihinde savunmasinin alinmasi için Istanbul C.Bassavciligina yazilmak suretiyle bu tarihten itibaren aranmaya baslandiginin belirtildigi incelenmistir. (Ek:97)
17- Ömer Lütfi TOPAL'in avukati Ekrem MARAKOGLU'nun Komisyonumuzdaki 30.1.1997 tarihli ifadesin de; ``Ömer Lütfi TOPAL Cinayetinde Emperyal Sirketler Grubunu çok büyük zarara sokacak bir maddi ihtilafin olmasi gerektigi, örnegin ölmeden bir gün önce Ispanya'dan arayan Ismail TANK adli birisiyle adeti hilafina uzun ve sert bir tartisma yaptigi, geçmiste uyusturucu kaçakçiligindan hapiste yatmis bulunan Giresun'lu bu adamin, Ömer Lütfi TOPAL ile geçmise dayali çok özel bir hukuklarinin bulundugunu, ama ailenin bu konulari saklamaya çalistigini söyledigi `` incelenmistir.(Ek:186) 18-Adi geçen hakkinda Emniyet Genel Müdürlügünden gelen 12.3.1997 tarihli bir bilgi notunda; ``a) 21.11.1987 tarihinde Ispanya'nin Marbella sehrinde ele geçirilen 5 gr. eroin maddesi olayi ile ilgili olarak yakalandigi, b) Esi, Hasibe kizi, 1959 dogumlu Ayhan TANK'in 22.07.1988 tarihinde Bolu Ili Caydurt Nahiyesi Becikoglu Tesislerinde, Hamza ve Emine oglu, 20.02.1957 Adapazari dogumlu Ömer DURAN isimli sahis tarafindan atesli silahla öldürülmesi olayina adi karistigi, Hollanda interpolünden alinan 10.08.1988 tarihli teleks yazida; Ayhan TANK'in kocasi Ismail TANK tarafindan öldürtülmüs olabileceginin bildirildigi, Sözkonusu cinayet olayi ile ilgili olarak, Bolu C.Bassavcisi tarafindan hazirlanan 16.08.1988 tarih ve 1988/1198 Hz. sayili iddianamede, saniklar arasinda Ismail TANK'in adi geçmedigi, c) 12.01.1989 tarihinde Belçika'nin Brüksel kentinde ele geçirilen 43 kg. eroin maddesi olayinin firari sanigi olarak aranmakta iken, Belçika'ya iade edilmek üzere 29.03.1989 Ispanya'nin Toledo Kentinde 1 kg 570 gr eroin maddesiyle yakalandigi, d) Yurtdisina eroin ihraç etmek suçundan hakkinda Istanbul 1. Nolu DGM nezdinde, 991/433 esas sayiya kayden dava açildigi,Mahkeme neticesi henüz bilinmedigi, e) Adina konulmus herhangi bir tahdit mevcut olmadigi belirtilmistir. Komisyonumuzun 12.3.1997 tarih ve 10/89-274 sayili yazisi ile Ismail TANK'in nüfus kaydi istenmis, gönderilen kayda göre, adi geçenin Giresun Ili, Görele Ilçesi Çiftlik Köyü 19 hanede kayitli Mustafa oglu, Meskure Mücella oglu 26.5.1956 dogumlu oldugu 13.9.1995 tarihinde evlendiginin bildirildigi `` incelenmistir.(Ek:98)
19- Türk Hava Yollari A.O., Komisyonumuzun 16.12.1996 gün ve 68 sayili yazisina cevaben. 23.12.1996 gün ve 133 sayili yazisinda; `` Ortakligimiza (THY) ait Courtesy Card, Yönetim Kurulumuzca, Kamu Kuruluslari ve özel sirketlerin üst düzey yöneticilerine ve seçkin kisilere verilmektedir. Ömer Lütfi TOPAL'a ait Courtesy Card 30.11.1995 tarihinde, Emperyal Sirketler Grubu Yönetim Kurulu Baskani olmasi sifatiyla verilmis olup, kartin özellikleri bu kartin sagladigi hizmet ve imkânlar su sekilde siralanmaktadir : - Rezervasyon Önceligi, Ayri bankoda check-in, Kisaltilmis check-in süresi, Fazla bagaj hakki,Erken bagaj teslimi,Uçus öncesi özel salonlarda agirlama, Uçak içinde tercihli koltuk, Uçus sinifini yükseltme (upgrade),Çesitli otellerde ve araba kiralama sirketlerinde indirim,Uçus milleri toplamina göre ücretsiz bilet kazanma hakki verdiginin'' bildirildigi incelenmistir. (Ek:99)
20- T.H.Y.A.O. Komisyonumuzun 10.1.1997 gün ve 127 sayili yazisina T.H.Y.O.'nun 27.1.1997 tarih ve 19 sayi ile verdigi cevabi yazisinda; ``Courtesy Card üyemiz ömer Lütfi TOPAL'in üyeligi 30.11.1995 tarihinde baslamis olup, üyelik kaydinda sadece 19.12.1995 tarihinde TK602 sayili Istanbul- Ashkabat seferimizle yaptigi Business Class uçus yer almaktadir.'' seklinde cevap verildigi incelenmistir. (Ek:100)
21- Turizm Bakanligi, Komisyonumuzun 15.1.1997 gün ve 10/89-151 sayili yazisina cevaben gönderdigi 28.1.1997 gün ve 120-2802 sayili yazisi ekinde gönderilen, Ömer Lütfi TOPAL'in ortagi bulundugu sirketlerin almis oldugu Talih Oyunlari Salonlari Isletmeciligi ile Turizm Bakanliginda bulunan tüm dosyalarin incelenmesinde düzenlenen raporda; ``Ömer Lütfi TOPAL'in sahibi oldugu Emperyal Otelcilik Turizm ve Ticaret A.S'nin asagida turizm isletme belgeli 13 turizm kompleksi bünyesinde bulunan talih oyunlari salonlarina, Turizm Bakanligindan Talih Oyunlari Isletme Izni alarak çalistirdigi mevcut belgelerden görüldügü,Mersin Hilton Oteli ,Antalya Grand Oteli,Istanbul Ceylan Inter Continantel Oteli,Antalya Seven Seas Oteli ,Antalya Lara Ofo Oteli,Istanbul Akgün Oteli,Istanbul Polat Rönessance Oteli ,Istanbul Topkapi Eresin Oteli,Bodrum Park Resort Oteli,Aydin Kusadasi Onura Oteli,Antalya Saray Regency Oteli ,Istanbul Hyatt Oteli ,Adana Seyhan Oteli 6.9.1993 tarih 93/4811 sayili Turizm Yatirim ve isletmeleri Nitelikleri Yönetmeligi'nin 136'nci maddesine göre, Turizm Bakanliginin izni ile belgeli turizm isletmelerinin talih oyunu oynanacak mahalleri baskasina kiraya verebilmeleri mümkün bulunmaktadir. Bu nedenle, sözkonusu otellere ait oyun salonlarinin Emperyal Otelcilik Turizm ve Ticaret A.S. tarafindan kiralanma islemlerinde yasal bir engel görülmedigi, Kiralama islemlerinden sonra, Emperyal sirketinin, her bir otelin talih oyun salonu için Turizm Bakanligindan ayri ayri ``Talih Oyunlari Isletme Izni'' aldigi anlasilmaktadir. Emperyal sirketinin bu konudaki müracaatlarinin özellikle 1994 yilindan sonra yogunlastigi görülmüstür. Turizm Bakanliginca 8.1.1983 tarihli Talih Oyunlari Yönetmeliginin Bazi Maddelerinin Degistirilmesi Hakkinda 10.3.1994 tarih 21873 sayili Resmi Gazete'de yayinlanarak yürürlüge konulan Yönetmeligin 5 nci maddesinde, talih oyunu salonlarina isletme izni vermek için , tüzel kisilerin yönetim kurulu ile denetim kurulu üyeleri için ilgili adli mercilerden iyi hal kagidi istenildigi, Emperyal sirketinin bu kapsamda ``Talih Oyunlari Isletme izni'' almak için Turizm Bakanligi'na yaptigi müracaatlarda Yönetim Kurulu Baskani Ömer Lütfi TOPAL ve diger Yönetim Kurulu Üyelerinin sabika kaydinin bulunmadigina dair ilgili Cumhuriyet Savciliklarindan alinan yazilar sundugu, ancak, Ömer Lütfi TOPAL'in daha önce uyusturucu madde kaçakçiligi suçundan yurtdisinda 1977 yilinda Belçika'da uyusturucu madde kaçakçiligindan 5 yil hapis cezasina mahkum edildigi, 1981 yilinda Belçika'dan ABD'ne iade edilerek, burada da eroin kaçakçiligi suçundan dolayi 5 yil hapis cezasi verildigi, adigeçenin Cumhuriyet Savciliklarindan aldigi sabika kaydinin olmadigina dair yazilarda bilgisayarca kontrolü yapilan kimlik bilgilerinde harf ve rakam degisiklikleri yapildigi, Örnegin, 4.1.1995 tarihinde Istanbul Sicil Müdürlügüne yazilan dilekçede isim Ömer Lütfi yerine Ömer Lütfü yazildigi, diger taraftan, adigeçen tarafindan 25.3.1994 tarihinde Adli Sicil ve Istatistik Genel Müdürlügü'ne yazilan dilekçede, baba adi Mevlüt olmasina karsin, Mevlut yazildigi, Malatya Cumhuriyet Savciligina yazilan 5.7.1994 tarihli dilekçede dogum tarihi 1942 olmasina ragmen 1994, ayni sekilde dogum yeri Akçadag olmasina karsin Malatya yazildigi, Ömer Lütfi TOPAL'in sahibi oldugu Emperyal A.S'nin Özellestirme Idaresi Baskanliginca satisa çikarilan HAVAS'in ihalesine katilmak üzere teklif vermesi üzerine, ABD'nin Ankara'daki Büyükelçiligince Dis Isleri Bakanligi'na 23.2.1995 tarihinde, HAVAS'i satin almaya talip olan adigeçenin, 1977 yilindan bugüne kadar Avrupa ve ABD'ne yönelik tesekkül halinde uyusturucu madde kaçakçiligina dair kayitlar bulundugu, yukarida belirtilen mahkumiyetlerinin oldugu belirtilerek, teklifinin degerlendirilmesinde bu hususlarin dikkate alinmasi yönünde bir Nota verildigi, ABD'nin Türkiye'de takip ettigi bu kisinin sahibi oldugu Emperyal Sirketine, Türkiyede yaptigi islemlerde Ülkemizdeki Yetkili Mercilerce gereken incelemeler yapilmadan, ``Talih Oyunu Salonlari Isletme Izni'' verilmesi düsündürücüdür. Turizm Bakanligi tarafindan 30.12.1994 tarih 22157 sayili Resmi Gazete'de yayinlanan ``Talih Oyunlari Yönetmeliginin Bazi Maddelerinin Degistirilmesi Hakkinda Yönetmelik'' ile talih oyunu isletme izni için istimal ve istihlak kaçakçiligi hariç, kaçakçilik suçlarindan mahkumiyet bulunmama sarti aranildigi, Belirtilen nedenden dolayi, Talih Oyunlari Yönetmeligine göre Emperyal Otelcilik Turizm ve Ticaret A.S.'ye Talih Oyunlari Isletme Izinleri verilmemesi gerektigi anlasilmaktadir. Emperyal A.S'nin Turizm Bakanligindaki islemlerinin incelemesi sonucunda, anilan sirketin kiraladigi talih oyunu salonlarindaki oyun araç ve gereçleri yerine, sanki bu araç ve gereçler yokmus gibi Turizm Bakanligi'na müracaat ettigi, bu durum Turizm Bakanligi yetkililerince bilinmesine ragmen çok sayida talih oyunu araç ve gereçlerinin bu sekilde ithaline Turizm Bakanliginca izin verildigi, Emperyal Sirketinin bu konuda yaptigi islemler hakkinda Turizm Bakanligi'na bilgi verilmesi istenilmesine karsilik, istenilen bilgileri genelde vermedigi ve sonuçta; önemli miktarda kayitdisi talih oyunu araç ve gerecinin yurtiçine girisine izin verildigi, Her yil Talih Oyunu Isletmecileri kayitli her oyun masasi için 15.000 $, oyun makinalari için 400-800 $'i Turizm Bakanligi'na ödemeleri gerektigi, sözkonusu oyun masasi ve makinalarinin kayitdisi tutuldugu, anilan sirketin Devlete ödemesi gereken katki paylarini ödemedigi, buna örnek olmak üzere, Mersin Hilton Oteli Isletmesi ile ilgili islemlerde, bu isletmenin 21.1.1994 tarihinde Turizm Bakanligi'na yazdigi yazida 11 adet oyun masasi ve 54 adet oyun makinasi oldugunu bildirmistir. Mersin Giris Gümrük Müdürlügünün 28.2.1994 tarih 3426 sayili yazisinda anilan sirketin 120 adet oyun makinasi ithal ettiginin belirtildigi, Nitekim Turizm Kontrolörlerince Mersin Hilton Oteli Isletmesinde yapilan 20.12.1995 tarihli denetimde, tesiste 11 adet oyun masasi ve 54 adet oyun makinasi olmasi gerekiriken, uygulamada 19 adet oyun masasi ve 154 adet oyun makinasinin oldugu, 22.3 1996 tarihli denetimde, 18 adet oyun masasi, 154 oyun makinasi bulundugu, 1.6.1996 tarihli denetimde ise 20 adet oyun masasi, 1 adet at yarislari makinasi(23 kisilik) , 154 adet oyun makinasi buluntugu saptanmis, Bu usulsüzlükten dolayi anilan sirkete yalnizca, 3.150.000 Tl ceza kesilmesi önerilmistir. Bu tespitlere göre anilan talih oyunu isletmesinin Turizm Bakanligi'na 1995 yilinda ödemesi gereken ücret (6 adet oyun masasi için 100.000 $ + 15.000 X 13 = 295.000 $ Oyun makinalari için ise 15 adet için 15.000$ geriye kalan 139 X 800= 131.200 $ Genel Toplam :421.200 $ olmasina karsilik, Turizm Bakanliginca 1995 yilinda 221.200 $, 1996 yilinda 250.000 $ alindigi dosyasindan görülmektedir. Buna karsilik bazi dosyalarda fiili durum esas alinarak sözkonusu hesaplamalar yapilmistir. (Örnegin, Antalya Lara Ofo Oteline ait dosya. ) Görüldügü gibi Emperyal A.S'nin Devlete olan borç yükümlülükleri her bir oyun salonunda yillik 500.000 $' geçtigi, buna ragmen, 10.3.1994 tarihli Talih Oyunlari Yönetmeliginde Yapilan degisiklik ile Emperyal A.S'nin vermek zorunda oldugu her bir isletme için 600.000 $ teminat toplam 13 oyun salonu için 7.800.000 $ teminat, her bir isletme için 200.000 $ teminata indirilmistir. Böylece, Emperyal A.S'nin bütün oyun salonlari için vermesi gereken teminat mektubu 2.600.000 $ indirilmistir. Bu islemde dikkat çekici bulunmustur. Mevcut tespitimize göre, Turizm Bakanliginca Talih Oyunu Isletme Izni verilen bütün isletmelerin talih oyunlari isletme izinlerinin ve fiilen kullandiklari oyun masalari ve oyun makinalarina göre ödemeleri gerekli ücretleri Turizm Bakanligina yatirip yatirmadiklarinin incelenmesi, varsa sorumlularin cezai ve hukuki sorumluluklarinin Turizm Bakanligi Teftis Kurulu ile Maliye Bakanligi Teftis Kurulunca müstereken tespiti, bu konudaki devlet zararlarinin belirlenerek öncelikle ilgili sirketlerden süratle tahsiline gidilmesi, bu mümkün olmadigi takdirde meydana gelen zararlarin sorumlularina müteselsilen tazmin ettirilmesinin yararli olacagi mütalaa edilmektedir. Ayrica kayitdisi kalan oyun masalari ve oyun makinalarinin süratle kayit altina alinmasi gerekmektedir. Talih Oyunu Isletmelerinin fiilen sahip olduklari oyun masalari ve oyun makinalarina ragmen, isletmelerin fiilen sahip olduklari oyun masalari ve oyun makinalarinin da yerine ithal izni vererek kayitdisi oyun masalari ve oyun makinalarinin olusmasina yol açan Turizm Bakanligi Yetkilileri hakkinda sorusturma açilmasi gerekmektedir.(Ek:101)
22- Komisyonumuzun 15.1.1997 gün ve 10/89-152 sayili yazisina cevaben Basbakanlik Özellestirme Idaresinin gönderdigi 27.01.1997 tarih ve 0599 sayili yazisinda; ``Adi geçen sahsa ait olan Emperyal Otelcilik ve Turizm Ticaret A.S., 23.01.1995 tarihinde açilan HAVAS'in satisina iliskin ihalede teklif verdigi, ancak sözkonusu Sirketin istigal mevzuu ve yapisi itibariyle 4046 sayili Özellestirme Kanununun genel ilkelerine uygun olmadigi gözönüne alinarak adi geçen Sirket ihale disi birakilmistir. Idarenin ekte gönderdigi, Disisleri Bakanliginin 01.03.1996 gün ve 1849-2242 sayili yazidan anlasildigina göre, Emperyal Otelcilik ve Turizm Ticaret A.S.'nin bu ihaleye alinmamasinin asil sebebinin, ABD Büyükelçiliginin verdigi 23.02.1995 tarihli nota'da, HAVAS'i satin almaya talip sirket sahibi Ömer Lütfi TOPAL'in, Bakanliginin kayitlarina göre, 1977 yilindan bugüne kadar Avrupa ve ABD'ne yönelik, tesekkül halinde uyusturucu madde kaçakçiligina karistigina dair kayitlar bulundugu, 1979 yilinda Belçika'da uyusturucu madde kaçakçiligi suçundan 5 yil hapis cezasina mahkum edildigi, 1981 yilinda Belçika'dan ABD'ne iade edilerek, burada da eroin kaçakçiligi suçundan dolayi 5 yil hapis cezasina mahkum edildigi ve 1986 yilinda anilan ülkeden sinirdisi edildigi kaydedilmekte ve bu bilgilerin HAVAS'in özellestirilmesi amaciyla verilen teklifler degerlendirilirken dikkate alinabilecegi düsüncesiyle ilgili Türk makamlarinin dikkatine getirilmesinde yarar görüldügü belirtilmesi oldugu, anlasildiginin `` bildirildigi incelenmistir.(Ek:102)
KAYNAK;
http://www.atin.org/detail.asp?cmd=articledetail&articleid=137
7 Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR.
***
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder