13 Ekim 2017 Cuma

Rezalet! Tolon Serbest Bırakıldı...




Rezalet! Tolon Serbest Bırakıldı... 


Serdar Akinan

Böyle rezalet olur mu? Böyle skandal olur mu? Hukuk nerede? Bu tahliye kararını kim nasıl izah edecek? 
Hatırlarsınız emekli Orgeneral Hurşit Tolon bir temmuz sabahı yakalanmıştı. 
Savcı Zekeriya Öz'ün titiz çalışmasıyla soruşturma kapsamına alınan Tolon, emniyet istihbaratın aylar süren teknik takibi sonucu Ergenekon terör örgütünün üyesi olduğu anlaşılmış ve askeri lojmanlarda kıskıvrak yakalanmıştı. 
Asıl delil ise oğlunun evinde yapılan aramada ele geçmişti. 
Üzerinde 'Ergenekon yapılanması' yazan bir fotokopi!.. 
Yapılan derinlemesine tahkikatta savcılar şu şok sonuca ulaştılar: 
Ergenekon yapılanmasını anlatan bu belge 6.Dalga'dan hemen önce bazı gazetelerde yayınlanmıştı. Hatta hatta bazı internet sitelerinde günlerce yayınlanmıştı... 
İşte bu kritik belgeye internet aracılığıyla ulaştığı anlaşılan Tolon, 'printer' denen bir alet vasıtasıyla bu belgeyi yazdırmış. 
Hatta bununla yetinmeyerek bir de fotokopisini çekmiş. 
Özellikle fotokopisini çekmesi savcıların dikkatinden kaçmadı. 
Emekli paşa Hurşit Tolon, gazetelerde günlerce yayınlanan bir belgenin fotokopisini neden çektiğini açıklayamayacağından olsa gerek susma hakkını kullanmıştı. 
Sükutun ikrardan geldiğine dalalet eden bu tavır da emniyet istihbaratın ve savcıların dikkatini çekti. 
Gene o süreçte, savcılıktan sızan bazı haberlere göre, Hurşit Tolon'a torunlarıyla yaptığı telefon görüşmeleri sorulmuş, bu kayıtlarda, 'Karne nasıl bakalım, kırık var mı?' cümlesinin Ergenekon örgütünün askeri kanadına bir talimat olup olmadığını açıklaması istenmiş. 
Tolon, bu sorular karşısında da sessizliğini korumuş. 
Ancak tutuklanmasına neden olan asıl gelişmenin, gözaltından birkaç gün önce eşini telefonla arayarak, 'Bi daha bana danışmadan eve misafir çağırma akşam Fener'in maçı vardı. Şimdi izleyemeyeceğim...' demesi olduğu anlaşıldı. 
Bu cümlede geçen 'danışmadan' kelimesinin Danıştay saldırısıyla doğrudan alakalı olduğu söylendi. 
Yazılabilseydi iddianamede bu vahim argümanlara yer verilecekti. 
Ancak asıl hukuk skandalı iste tam burada... 
Dünyanın hangi ülkesinde daha mahkemeye iddianame bile sunulmadan tutuklu bir sanık altı ay sonra serbest kalır? 
Yok, hakikaten bu ülkede yaşanmaz. 
Terör örgütü üyesi adamlar şimdi ellerini kollarını sallayarak aramızda dolaşacak. 
Ben bu ülkenin polisine, savcısına nasıl güveneceğim? 
Adamı tutuklamışsın ne güzel, altı aydır da cezaevi cezaevi gezdirmişsin... Şimdi kalk delil yetersizliğinden serbest bırak... 
Allahtan yurtdışına çıkış yasağı koydular. Maazallah çıkıp dışarıdan darbe falan da tezgahlar bunlar... 
Vedat Yenerer'in Kuzey Irak'tan getirdiği 1930 model vahim nitelikteki tüfek ve boş uçaksavar mermisi kovanlar kullanılırsa ne yapacağız? 
Hurşit Tolon ve Vedat Yenerer artık serbest... 
Türkiye'ye rahat yok... 
Böyle hukuksuzluk olur mu? 
Medya da medya olsa... 
Tutturmuşlar bir Ekrem Tosun... Neymiş Başbakan'ın oğlu ortakmış. 
Olacak tabii... Aç mı kalsaydı çocuk?... 
Tutturmuşlar bir 'Deniz Feneri' dosyası aylardır neden gelmiyormuş? 
Gelemez tabii... Posta kolay mı geliyor taa Almanya'dan? 
Tutturmuşlar bir Cumhurbaşkanı'nın oğlu neden Suudi Arabistan'da iş bağlıyormuş? 
Bağlayacak tabii... Ne yapsın çocuk ticaret sünnet... 
Siz asıl şu hukuksuzluğu yazın... Ergenekon terör örgütü nasıl dışarı çıkmaya başladı? 
Rezalet valla... Rezalet... 

Akşam 



***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder