29 Kasım 2014 Cumartesi

Türkiye'de Yabancı Sermaye, BÖLÜM 3




Türkiye'de Yabancı Sermaye, BÖLÜM 3



1950 yılından sonra liberal ekonomi politikasının benimsenmesi sonucu yabancı sermayenin ülkemize girişi ile ilgili hukuki tedbirler alınmaya başlanmıştır. Bu dönemde 5583 sayılı kanunla yabancı sermayeye transfer garantisi ve ülkemiz özel sektörünün dış borçlarının faizini transfer etme imkanı getirilmiştir. Ancak yeni yatırımları gerekli finansman ve teknoloji ihtiyacı için yabancı sermayeden yararlanmasını amaçlayan bu kanun istenilen hedefe ulaşamamış küçük birkaç firmadan başka başvuru olmamıştır. 9 Ağustos 1951 de 5821 sayılı ‘yabancı sermayeyi teşvik kanunu’ adı altında 12 maddelik yeni bir kanun yayımlanmıştır. 5821 sayılı kanunla sanayi, enerji, madencilik, bayındırlık, ulaştırma ve turizm sektörleri yabancı sermayeye açılmıştır. Yasa ile yabancı sermayeli şirketlere toplam karlarının %10 unu transfer hakkın tanınmıştır. Ancak bu yasa beklenen sonuçları vermemiş, yaklaşık iki senelik dönemde sadece 42 müracaat olmuş bunlarında ancak onu kabul edilmiştir. 1954 yılında 6224 sayılı ‘yabancı sermayeyi teşvik kanunu ile yabancı sermayeye yerli özel teşebbüslere açık bırakılan alanlarda çalışma imkanı verilmiş ve kanundan yararlanacak faaliyet kolları daha da genişletilmiştir.(19)

5821 sayılı yasanın beklenen sonuçları vermemesi üzerine yeni bir yasa tasarısı hazırlanmış ve bu tasarı 1954 yılları başında kabul edilmiştir. 24 Ocak 1954 tarihinde yürürlüğe giren 6224 yılı yeni yabancı sermayeyi teşvik kanunu tasarım ve ticaret sektörlerini de yabancı sermayeye açmış ve yabancı sermayeye ‘ memleketin iktisadi kalkınması yararlı olması, Türk özel teşebbüslerine açık bulunan bir faaliyet sahasında çalışması inhisar ve özel bir imtiyaz ifade etmemesi’ koşullarıyla her alanda çalışmakta özgür bırakmıştır. 6326 sayılı petrol kanunu kapsamı dışındaki bütün yabancı sermaye yatırımlarını içine alan bu kanun bugünde bu tür yatırımların yasal temelini oluşturmaktadır.

Kanuna göre yatırım izni alan yatırımcının yararlanabileceği haklar şöyle sıralanabilir:

i) Kar transferi ve kuruluşun tasfiyesi halinde satış hasılatının transferi
ii) Yurt dışından alınan onaylanmış borçların ana para ödemelerinin ve faiz ödemelerinin transferi.
iii) Karların sermayeye dönüştürülmesi
iv) Yabancı personelin istihdamı ve onaylanmış yabancı işçilerin kazançlarının transferi
v) Yerli yatırımcılarla eşit muamele görme

Görünüşte 6224 sayılı kanun yabancı yatırımcılara karşı çok olumlu bir tavır sergilemekteydi. Ancak özellikle yabancı yatırımların onaylanması ile ilgili ön şartlar konusunda kanun koyucusunun çok genel bir ifade kullanmış olması pratikte başvuruları yoruma açık hale getirmekteydi. Bunun sonucu olarak yabancı yatırımcıların bir çok başvurusu ya çok uzun süren ve karmaşık bir onaylama sürecinde terkedilmiş ya da reddedilmişti. (20)

6224 sayılı yabancı sermayeyi teşvik kanunu gereğince Türkiye de 1954 den 1980 e kadar geçen 27 yılda 325 milyon dolar tutarında yabancı sermaye girmiştir. Bu değerin 1981 temmuz sonu itibariyle toplam 523 milyon dolara 1983 mayıs sonunda ise 830 milyon dolara çıktığı görülmektedir.(21)
_______


19) Başol,a.g.e.s, 242
20) Baban,a.g.e.s,26
21)Hacaloğlu, a.g.e, s.6



PLANLI DÖNEM:

Planlı dönem 1963 yılında başlar. Nitekim, planlı dönemde ki kalkınmanın finansmanında yabancı sermayeye olan ihtiyaç I,II,III,IV,V,VI planlarda yer alarak, uygulanacak yabancı sermaye politikasında yabancı sermaye girişini kolaylaştırmak ve Türkiye ekonomisine katkısını artırmak amacı gözetilmiştir. Böylece yabancı sermayenin çalışma ve işleme şartları ile sınırları daha belli daha etkin bir hale getirilmiştir. Yabancı sermayenin ihracata ve turizm sektörüne kaydırılmasına ağırlık verilmiştir. Aynı dönemde müsaade alındığı halde, faaliyete geçmeyen , faaliyetini durduran, gerçekleştirme sürecini aşanların izinleri geri alınmıştır. İthal edilen değerlerin tescil edilmesi sağlanmıştır. İzin verilen yatırımların gümrük muaflığından ve yatırım indiriminden faydalanması, transfer edilen teknolojiyi ülke şartlarına uydurmaları, araştırma labarotuvarları kurmaları, öncelikle makine, imalat, kimya, elektronik sektörlerin ara malı ve yatırım malı niteliğinde olanlara öncelik verilmesi ile ‘ Türk ekonomisinin iktisadi gelişmesine yararlı olma’ prensibi ortaya konulmuştur.(22)

Birinci plan döneminde sermaye ithalinin öngörülen düzeye varmamasının özellikle konsorsiyumun ve proje ve program kredisi olarak talep edilen yatırımlara istenen ölçüde ve zamanda cevap verememesinin payı büyük olmuştur.

Özel yabancı sermaye 1970 de en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Bu rakam ikinci beş yıllık plan hedefinin 11, program hedefinin ise 33 milyon dolar üstündedir. 1970 den sonra yabancı sermayenin tekrar azalmakta olduğu görülmektedir.

Üçüncü beş yıllık planda kısa dönemli sermaye hareketlerinde artış görülmüştür. Buna karşın özel yabancı sermaye girişi istenen boyutlarda gerçekleşememiştir. 4. beş yıllık plan döneminde Türkiye de 1980 yılı sonu itibariyle 6224 sayılı kanuna göre 100 yabancı sermayeli firma faaliyette bulunmaktaydı. Yabancı sermaye bakımından en çekici sektör olan imalat sanayinde yer alan firma sayısı 84 adettir. Bu sektörü turizm, bankacılık, mühendislik, tarım ve madencilik izlemektedir. 

24 Ocak 1980 kararları ışında :

24 ocak 1980 tarihinde alınan ekonomik istikrar tedbirlerinin önemli bir bölümü yabancı sermaye ile ilgilidir. 24 ocak istikrar tedbirleri arasında, yabancı sermaye sorunlarıyla ilgilenmek, yabancı sermaye yatırım, karar ve uygulamalarına yön vermek üzere 8-168 sayılı yabancı sermaye çerçeve kararnamesi yayınlamıştır.

Bu kararnamenin birinci maddesi ile, 6224 sayılı yabancı sermaye teşvik kanunu 1. md. de belirtilen yatırımları yapacak şirketlerin ülkenin ekonomik kalkınmasında yararlı olması, Türk özel sektörüne açık bir faaliyet sahasında çalışması, tekel veya özel imtiyaz ifade etmemesi şartıyla bu kararname hükümlerine göre değerlendirilmesi uygun görülmüştür. Bu amaçla, yabancı sermaye ile ilgili kararlarda ve işlemlerde ahenk ve sürat sağlamak üzere, maliye, ticareti sanayi ve teknoloji bakanlıkları ile DPT tarafından yürütülen hizmetleri bir arada toplamak amacıyla başbakanlığa bağlı sermaye dairesi kurulmuştur.(23)

24 ocak kararları ile getirilen yeni düzenlemelerde yabancı sermayeye daha gerçekçi bir gözle bakılmış; geçmişte karşılaşılan güçlüklere süratli çözümler getirilmeye çalışılmış, yeni yatırım izinleri verilmiş, yabancı sermayeye güven veren bir siyasi ve ekonomik ortam yaratılmaya özen gösterilerek yabancı sermaye girişlerinin bir ölçüde de olsa hızlandırılması sağlanmıştır.
______


22)Ramazan Uludağ, Türkiye’ de yabancı sermaye uygulaması,Ankara s, 23.
23)Karluk, Türkiye’ de…..s,142



DEVAM EDECEK..,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder