27 Haziran 2019 Perşembe

17 ARALIK OPERASYONU BAKANLAR FEZLEKESİ - BÖLÜM 20

17 ARALIK OPERASYONU BAKANLAR FEZLEKESİ - BÖLÜM 20


TK:2187688872 - 02.07.2013 15:24 Rıza Sarraf – Abdullah Happani görüşmesinde;
Rıza Sarraf: “abi ben konuştum şimdi aynı evrağı verecez de şimdi sıkıntı ne biliyormusun hepsine sen buğday mı yazdırdın bunların”, Abdullah Happani: “bir kısmı mesala ilk iki tane aldığım şeker … daha sonra gelenler buğday ve buğday soya mısır şey fasulye mısır o tür şeyler yazdırıyoruz”, Rıza Sarraf: “tamam mesala bu diyorki 150 bin tonluk buğday var hepsi o kadar mı yapıyor”, Abdullah Happani: “bilmiyorum rakamlarına bakmadım ha devamında ne diyor”, Rıza Sarraf: “işte o o zaman 15 tane konşimento vermen gerekiyor diyor yani ...ben de öyle verecez dedim bi de bunlar...tutturmuşlar ...yapabiliriz Certificatede of Origin’i Rüçhan ben yaparım dedi zaten konuş Rüçhan’la … tamam mı yani ONLARIN DETAYINA GİTMEYECEKLER BELGELERİN BEN ONU SÖYLEYECEM SÜLEYMANA AÇIK AÇIK”, Abdullah Happani: “tamam artı şimdi döndüler bu menşe şehadetnamesini yeniledilerki atlantisin tedarik faturalarını istiyoruz orda zaten menşei belli olacak diyor”, Rıza Sarraf: “Bİ BAKALIM GELEN MEBLA NE NEYİ KARŞILIYOR ÜRÜNLERİ FARKLI YAZIP PAHALLI OLAN BİŞEYLER YAZALIM … bakalım en pahalılarını seçelim en azından bölelim bir kaç kaleme”
Yukarıdaki üç görüşmeye bakıldığında Halk Bank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan ATİLLA’nın Rıza SARRAF liderliğindeki suç örgütünün transit ticarette kullandığı konşimentoların gerçeği yansıtmadığının farkında olduğu nitekim suç örgütünün konşimentolarda 140-150 bin ton ağırlığındaki malzemenin 5 bin ton taşıma kapasitesi olan gemilerle geldiğini beyan ettiğinin M. Hakan ATİLLA tarafından bilindiği ve bunun Rıza SARRAF tarafından teknik bir hata olarak ifade edildiği, ayrıca konşimentoların gelişigüzel ve içeriği gerçeği yansıtmayacak şekilde doldurulduğu, belgelerin detaylarına girmemesi için Rıza SARRAF’ın Hakan ATİLLA ile görüşeceği tespit edilmiştir. Rıza SARRAF ile Süleyman ASLAN arasında 2013 yılının 4. Ayından beri transit ticaret üzerine yapılan rüşvet anlaşmasının Rıza SARRAF’ın ONLARIN DETAYINA GİTMEYECEKLER BELGELERİN BEN ONU SÖYLEYECEM SÜLEYMANA AÇIK AÇIK ifadelerinden bir kez daha anlaşılmaktadır. Bunu da Rıza SARRAF’ın gerçeği yansıtmayan belgelerle ilgili Rıza SARRAF’ın açık açık konuşabilmesinden anlamak mümkündür.
Ayrıca ticaretin içeriği ile ilgili olarak Rıza SARRAF tarafından pahada yüksek gıda ürünlerininbeyan edilmesinin istendiği böylece 5 bin tonluk gemilerle 150 bin tonluk gıda ürünü transit edildiğini beyan etmek zorunda kalınmayacağı anlaşılmaktadır. (Rıza SARRAF’ın tek seferde yüksek meblağlar getirerek-vurdurarak- daha fazla para kazanmak istediği açıktır.)
TK:2187709789 - 02.07.2013 15:35 Hakan Atilla – Rıza Sarraf görüşmesinde;
Hakan Atilla: “onun çıkışla alakası yok arkadaşlar onu bana cinsini tespitinde farklı bir partinin olması için dosyalarınıda istiyorlarmış yani çıkışla alakalı bakmıyorlar o rapora sadece farklı bir bağımsız denetimden malın gıda olduğunu yani buğday şeker neyse … onun tespiti o yüzden istiyorlar”, Rıza Sarraf: “certificated origin onu belirler zaten”, Hakan Atilla: “ama onu düzenleyen kim”, Rıza Sarraf: “chamber of commence”, Hakan Atilla: “işte o yok şey ıı”, Rıza Sarraf: “yani bir özel şirketten felan mı istiyorlar”, Hakan Atilla: “evet sgs’den istiyorlar Fransızmış herhalde onlar”, Rıza Sarraf: “tamam ok onu istiyorlar doğru değil mi”, Hakan Atilla: “şimdi iletilen belgede malın menşeinin yani buğdayın menşeini Dubai”, Rıza Sarraf: “ben bi konuşayim  o zaman tekrar size döneyim”, Hakan Atilla: “YANİ BUĞDAYIN DUBAİ MENŞEİLİ OLMASI MÜMKÜN OLMADIĞI İÇİN”, Rıza Sarraf: “tamam ben ben”
Bu görüşmede de yukarıdaki süreci destekleyen bir durum tespit edilmiş olup şahısların bankaya beyan edecekleri menşe şahadetnamesinde buğday ürünlerinin menşeinin Dubai olarak beyan edildiği ancak Dubaide buğday üretiminin olmadığının Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan ATİLLA tarafından da bilindiği, bu durumun Süleyman ASLAN’la yapılan rüşvet anlaşmasında gerçeği yansıtmayan belgeler kullanılmasından Mehmet Hakan ATİLLA’nın da haberdar olduğu anlaşılmıştır. Bu görüşmeden sonra Rıza SARRAF’ın hemen Abdullah HAPPANİ’yi uyardığı ve menşe şahadetnamesindeki usulsüzlüğü gidermesini istediği tespit edilmiştir.
TK:2187712455 - 02.07.2013 15:38 Rıza Sarraf – Abdullah Happani görüşmesinde;
Rıza Sarraf: “işi ..karıştıran ne biliyormusun VERDİĞİNİZ EVRAK VARYA BUĞDAYIN ORJİNİNE DUBAİ YAZMIŞLAR DUBAİ’DE BUĞDAY OLMAZ Kİ DİYOR ADAM… ben şimdi konuşayim ordan kaynaklamış herşey … şimdi bizde ...raporu istiyorlar yeter iş bitiyor”, Abdullah Happani: “tamam abi dur bakalım ne yapabiliriz Rüçhan geliyor bi gelsin” 
TK:2188087517 - 02.07.2013 18:37 Süleyman Aslan – Hakan görüşmesinde;
Hakan: “Reza’yla görüştük bugün … defa dedim ulaşım belgelerini yani aradaki neyle götürdügüne dair gemi belgesini o geçen defa dedim rakam küçüktü hani onu küçük şeylerle götürüyoruz dediğin için bişey demedik dedim ama şimdi yani 150 Bin Ton’dan bahsediyorsun dedim heralde dedim onu dedim o şekilde götürmüyorsun dedim onu da öyle götürüyorum diyor”, Süleyman Aslan:  “he he he (güldü) nasıl yani”, Hakan: “ya dedim şimdi böyle hani 5 bin ton 5 bin tonluk şeylerle mi götürüyorsun dedim evet dedi bizde de hani 140 rahat 150 bin tonlara çıkınca heralde artık bir gemi tutmuşsunuz diye düşündük dedim”, Süleyman Aslan: “bu konşimentoyu vermiyor mu bize Hakan”, Hakan: “vermiyor vermiyor”, Süleyman Aslan:  “konşimento yok yani Bill of Lading yok”, Hakan: “yok evet ... öyle diyor veremem diyor konşimentoyu … taşıma belgesinden kast ettiğimiz bizim o gemi şirketinin ve acentasının neyse … gemi ile ama şimdi ben şimdi düşünüyorum 5 Bin Tonluksa bunun dediği gibi ya 30 -40 tane şey yazması lazım oraya gemi adı yazması lazım ya da aynı geminin 30-40 sefer yapması lazım… tabi orası pek şey olmadı zaten o da heralde o işin ...anladı ki rakamın büyük olması hata olduğunu düşündü düşünüyor kendince daha küçük olmalıydı diye düşünüyor … YANİ O DA FARKINDA İŞTE DE TABİ BANA”, Süleyman Aslan:  “bana da fazla geldi rakamlar yani her bir parti için 5-6 Milyon makul” Hakan: “şey konusunda KOMİSYONU İNDİRELİM Mİ genel müdürüm”, Süleyman Aslan:  “İNDİR 8’E İNDİR … İNDİR 8 YAP TAMAM MI”, Hakan: “tamam müdürüm”, Süleyman Aslan: “öbürünü de indirebilirsin yani öbürünü sorun çıkarır öbürü de sorun çıkarır yani tutarla ilişkili şey yapmaya bilir onları da indir istersen … sorun çıkar yani öyle yap indir binde 8 de …  Türk firmaları olursa binde 8 yap yani çünkü yerleşik Türkiye’de yerleşik firmalar kökeni de Türk olan firmalar için sorun yok binde 8 de diğerleri için yüzde bire devam et”, Hakan: “tamam genel müdürüm”
Önceki görüşmelerde transit gıda ticaretinde banka tarafından alınan yasal komisyonun %1 olduğu anlaşılmış olup yukarıda yer verilen görüşmede konu ile ilgili 2 (iki) husus dikkat çekicidir.
Bunlardan Birincisi yapılan ticarette 5 bin ton taşıma kapasitelik gemilerle 150 bin ton mal taşındığı gösterilen konşimentolarla ilgili Hakan’nın Rıza SARRAF’ı uyardığı ve bundan hem Hakan’nın hem de Süleyman ASLAN’ın haberdar olduğu (suça konu belgelerden haberdar oldukları), İkincisi ise rüşvet karşılığında yapılan anlaşmanın gereği olarak önceki tarihlerdeki görüşmelerde de anlaşıldığı üzere bankasının Rıza SARRAF organizasyonunda alacağı yasal komisyon oranın Süleyman ASLAN’ın talimatı ile binde sekize (%0,8) düşürüldüğü tespit edilmiştir.
TK:2188360152 - 02.07.2013 21:06 Rüçhan Bayar – Rıza Sarraf görüşmesinde;
Rüçhan Bayar: “İran’dan gelen Türkiye’ye Halk’a paralar var ya… paralar senin adına geliyor ya şuanda … yani senin sahip olduğun şirketlere geliyor … bu Volgam’a felan şimdi gıda mıda ekletmiş galiba”, Rıza Sarraf: “o da benim adıma”, Rüçhan Bayar: “tamam biz bunu senin adından çıkarsak bunun hesabı var Halk Bankası’nda daha önce açmışlar … tamam seni burdan biz çıkaralım abi ÇÜNKÜ BİR SÜRÜ DEĞİŞİK EVRAKLAR VERİYORUZ BEN RAHATSIZ OLDUN İLERDE SIKINTI OLABİLİR ÇOCUKLARDAN BİRİNİN ÜSTENE YAPALIM DİYORUZ BUNU”, Rıza Sarraf: “tamam olur”, Rüçhan Bayar: “bir sürü evrak hazırlıyoruz biz şimdi gelmişleri ama iade etmeyecez onun da yarın almak için bütün evrakları hazırlıyoruz biz”
Transit ticaret işlemlerinde kullanılan belgelerin örgüt üyeleri tarafından düzenlenmesi ve içerik olarak gerçeğe ve mantığa aykırı bilgilere yer verilmesi nedeni ile Rüçhan BAYAR’IN örgüt lideri Rıza SARRAF’ın firmalarına gelen paralardan tedirgin olduğu ve usulsüzlüklerin ilerleyen zamanlarda ortaya çıkmasından çekindiği için paravan şirketlerin (3. şahıslar üzerine kurulu- Rıza SARRAF’ın adının geçmediği) kullanılmasını önerdiği ve Rıza SARRAF tarafından bu teklifin de onaylandığı tespit edilmiştir.
TK:2188476219 - 02.07.2013 22:04 Süleyman Aslan – Rıza Sarraf görüşmesinde; 
Rıza Sarraf: “bu gıda ile alakalı bir ufaktan iştişare etmek istiyordum … çok zorlanıyoruz biz … bize dediler ki sabah … biz certifica of origin istiyoruz … tamam dedik okey iki saat sonra döndüler dediler ki yok bu size satan firmanın aldığı firmadan aldığı belge ve faturayı istiyoruz ben de döndüm dedim ki bizim arkadaşlara dedim ki şimdi bu altın ticareti ile farklı bir konudur sen şimdi gıda aldığın adama sen kimden aldın al getir onun faturasını diyemezsin ki”, Süleyman Aslan: “resmi gümrük belgesi ise yeterli olur bu Rıza bey bana göre”, Rıza Sarraf: “zaten sayın genel müdürüm yeterli de yani Hakan Bey de de çok takılmıyor aslında aşağıda çok takılıyor”, Süleyman Aslan: “Hakan Atilla’da da takılmıyor de mi aşşağıda daha aşşağıda … PEKİ RIZA BEY BEN YARIN ARKADAŞLARIMI BİR TOPLAYAYIM TEKER TEKER HEPSİNDEN ÜZERİNDEN GEÇEYİM VE SİZE NET ŞEKİLDE ŞUNLARDIR BAŞKA BELGE İSTENMEYECEKTİR VE HATTA İLK BAŞTA SİZDEN İSTENMEYEN ŞEYLERİ DE ÇIKARTIRARAK BUNU SÖYLEYECEĞİM ÇÜNKÜ ONA GÖRE BU İŞE GİRDİK ONA GÖRE BU İŞİ YAPMAYA BAŞLADIK … ben yarın sabah dediğim gibi arkadaşlarla bir araya geleyim”, Rıza Sarraf: “yani bunu biraz daha bunu biraz daha minimum yani daha geçirebilecek bir sistemde de size de bankaya da zarar vermeyecek bir sistemde ve benim de yapabileceğim bir hala getirebilirsek çünkü tıkanıyorum ”, Süleyman Aslan: “anlıyorum anlıyorum peki Rıza bey olur yarın sabah ben arkadaşlarımla konuşup HAFİFLEŞTİRİYORUM HIZLANDIRI YORUM tamam mı”, Rıza Sarraf: “ORDA BİR TEKNİK HATA YAPTIM ŞEYLERİ ÇOK BİZ MESALA RAKAMLARI ÇOK YÜKSEK YOLLADIM ORDA BİR TEKNİK HATA YAPTIM ben … bundan sonra küçük daha küçük daha küçük yapacağız hatta … bizim bir iki gıda şirketimiz var ona böleceğim”, Süleyman Aslan: “iyi olur çok iyi olur öyle yaparsanız çok rahat”, Rıza Sarraf: “evet o var onu da yine sizin talimatınızı istiyorlar sayın genel müdürüm onu da yapmıyorlar”, Süleyman Aslan: “onları da yaptırrız hemen halledeceğim … orda biliyorum biliyorum onu onu maalesef ARKADAŞLAR BİRAZ GEREĞİNDEN FAZLA HASSAS DAVRANIYORLAR herkes tabi kendini koruma altına almaya çalışıyor yoksa başka bişey değil başka bir şey yok … sorun olursa onlara rücu edileceğinden korkuyorlar o yüzden öyle yapıyorlar … bunların hepsini hallederiz merak etmeyin Rıza bey … SÖZ VERDİYSEK YAPACAĞIZ”, Rıza Sarraf: “çok teşekkür ediyorum”

Sonrasında,

TK:2189177121 - 03.07.2013 12:29 Süleyman Aslan – Rıza Sarraf görüşmesinde;
Süleyman Aslan: “şimdi dün akşam konuştuğumuz çerçevede arkadaşlarımı ben bir araya getirdim … bir baktığımızda yani sizin ifade ettiğiniz şekli ile hani sonradan gündeme gelen bir iki konu olmuş ama o da ilk başta söylemediğimiz mesala bu menşei şahadetnamesi konusu o evrakların içerisinde malın buğdayın menşeinin Dubai olduğunu yazmış bir tanesi”, Rıza Sarraf: “he o tamam onu tamam o yanlış yazılmış”, Süleyman Aslan: “bu yanlış yazılmış … tamam yani onu almazlar arkadaşlar şey belgesi onu düzeltirseniz sorun olmaz … ORDAKİ BELGEDE DUBAİ DİYİNCE BELGE GÜVENİRLİĞİ KONUSUNDA SORU İŞARETLERİ OLUŞUYOR”, Rıza Sarraf: “sayın genel müdürüm biz ilk yapıyoruz altında da biliyorsunuz çok şeyler oldu”, Süleyman Aslan: “belgeyi aldıktan sonra gördüm ordan siz küçük gemilerle taşıyorum diyince o miktarlarınan uyuşmadı o da dediğiniz gibi eksikliklerden bir tanesiydi sizin tarafın eksikliklerinden”, Rıza Sarraf: “evet o da bizim eksiğimiz”, Süleyman Aslan: “çünkü o miktarları şeye vurduğunuz zaman gemilerin 30 defa 50 defa gidip gelmesi lazım yani o belgelerden çok vermeniz gerekiyor o yüzden … orda bir eksiğimiz var”, Rıza Sarraf: “biraz zaman verseler arkadaşlar bize bir hafta 10 gün … tertipli düzenli değildik yani bize biraz nefes alanı lazım ki bizde stepway step öğreniyoruz”, Süleyman Aslan: “peki gümrük evrakları dedik onlarda bişey yok ... Türk Konsolosluğunca onaylı dedik ama ordan da GERİ ATTIK YANİ Rıza Bey … BURDA DA ESNEKLİKLER SAĞLIYORUZ çünkü bu bu belgeleri hala elinize ulaşmadı zannedersem şeyi ben gönderdim fotoğraf olarak size … şimdi gelmiştir ordan bakarsanız o alt taraftaki belgeleri bunları size söyledik çünkü baştan aslındaGERİ ADIM ATIYORUZordan… ŞUBEMİZ DE BİLİYOR BUNLARI BİZ DE ESNEK HAREKET EDİYORUZ YANİ BURDA BANKANIN YAPMASI GEREKENLERİ YAPTIĞINI HATTA OLABİLDİĞİNCE ESNEK HAREKET ETTİĞİNİ DE TAKDİR ETMENİZ AÇISINDAN SÖYLÜYORUM”, Rıza Sarraf: “tabi ki tabi ki farkındayımsayın genel müdürüm”

Yukarıdaki iki görüşme içeriği dikkatle incelendiğinde rüşvet anlaşmasının gereklerinin Süleyman ASLAN tarafından yerine getirildiği ve bunun da ısrarla, üzerine basa basa vurgulandığı, örgütün gerçeği yansıtmayan konşimento ve menşei şahadetnamesi ile yaptığı transit ticaretlerin çok dikkat çektiği bu suretle içeriğinin revize edilmesinin Süleyman ASLAN tarafından talep edildiği, Rıza SARRAF’ın da uyarıları dikkate alacağını belirtmenin yanı sıra Banka personelinin işinin gereği evrak tetkiki yapmasından rahatsızlık duymasından ötürü Süleyman ASLAN’DANHakan Bey de de çok takılmıyor aslında aşağıda çok takılıyorifadeleri ile personeli ikna etmesi (M. Hakan ATİLLA’nın durumdan haberdar olması münasebeti ile örgüt üyelerine zorluk çıkartmadığı ancak diğer personelin görevini yerine getirmesinden rahatsızlık duyduğu) talebinde bulunduğu, Süleyman ASLAN’ın da “GERİ ADIM ATIYORUZ”, ESNEK HAREKET EDİYORUZ”, HATTA OLABİLDİĞİNCE ESNEK HAREKET ETTİĞİNİ DE TAKDİR ETMENİZ AÇISINDAN SÖYLÜYORUM” ifadeleri ile yapmış olduğu yardımları ve göz yumma durumunu öne çıkardığı, bunları yaparken de ONA GÖRE BU İŞE GİRDİK ONA GÖRE BU İŞİ YAPMAYA BAŞLADIK şeklinde anlaşma gereği yaptıklarının vurguladığı anlaşılmıştır.

TK:2189182631 - 03.07.2013 12:37 Rıza Sarraf – Abdullah Happani görüşmesinde;
Rıza Sarraf: “konuştum bankayla tamam mı … o dediğim gibi o hani siz orijin Dubai yazmışsınız ya oradan o verdiğin declarationdan kıllanmışlar bunlar… onu çözdü Süleyman Bey şimdi bir o Dubai’nin bize kestiği kesim futurayı vereceksin … iki  bizim irana kestiğimiz kesim faturayı vereceksin … birde o belgeyi adam gibi  elle felan değil tab ettir tamam mı … onu güzelce bir doldurun bak iki şeyde  yanlış yapmaman lazım bir kilolarda işte onlar 5 Bin 7 Bin 8 Bin ton yükler … origine dikkat et soya fiyatına dikkat et yani ADAM BANA TELEFONDA DİYOR Kİ ACIK VERME DİYOR TOPARLADIM BİZDE BİLİYORUZ BU ..... AMA DİYOR  ŞEYE  CIKARMA DİYOR ELEMANLARIN YANINDA BOKUNU CIKARMAYIN DİYOR SİZ DİYOR KALKIP DİYOR ORDA ORİGİN BUĞDAY BUĞDAY YAZINCA ŞEY DUBAİ YAZINCA DUBAİ’DE BUĞDAY MI OLUR DİYORLAR”, Abdullah Happani: “doğru söylüyorlar tamam abi”, Rıza Sarraf: “anladın mı  doğru yapın diyor doğru yapın yeter bana hadi” Görüşmeden Rıza SARRAF’ın Süleyman ASLAN’DAN aldığı güvence ve uyarılar doğrultusunda Abdullah HAPPANİ’Yİ yönlendirdiği, yapmış oldukları mantığa aykırı usulsüzlüklerin farkında olduğu ve daha dikkatli davranma kararı aldığı anlaşılmıştır.
 TK:2189492217 - 03.07.2013 15:11 Abdullah Happani – Fatih (Halk Bankası) görüşmesinde;
Fatih: “şimdi bize yolladığınız kesim faturaları okey … talimatlar okey proforma zaten ilk başta gönderiyorsunuz Royalin okey şey istemiyoruz şu önmüzdeki bir iki işlem için taşıma belgesi istenmeyecek … MŞE Şehadetnamesi de istemiyoruz yalnız gözetim belgesi isteniyor bu en son”
Yukarıdaki görüşmelerin akabinde Abdullah HAPPANİ’nin de Halk Bankası çalışanı olduğu anlaşılan şahısla görüşme yaptığı ve Fatih isimli şahsın Süleyman ASLAN’DAN talimat geldiğini teyit edecek şekilde “önmüzdeki bir iki işlem için taşıma belgesi istenmeyecek … MŞE Şehadetnamesi de istemiyoruz yalnız gözetim belgesi isteniyor” dediği tespit edilmiştir.
TK:2189529809 - 03.07.2013 15:37 Rıza Sarraf – Abdullah Happani görüşmesinde;
Abdullah Happani: “Halk’tan haber şube şu şekilde döndü abi o verdiğimiz dört tane evrağa tamam diyorlar ıı tabi konşimentoyu bir süre için istemiyoruz diyorlar artı ıı Dubai’de resmi bir kurumdan alınmış orjin belgesi istiyorlar daha doğrusu resmi bir kurumun onayladığı orjin belgesi”, Rıza Sarraf: “abi onu işte orjini orjini orda yazıyor ya zaten … kabul etti dedi ben söyledim Süleyman Beyle konuştum… doldur güzel orjini morjini bir ver ben bişey bi evrağı ver ki ben bastırayım … vermeden boş boş neye bastırıyoruz ki habire diyalog gidiyor geliyor yarın öbür günde basarlar geriye Ahmet Gümüş’ten alamayız parayı”, Abdullah Happani: “tamam ben 15 kini hemen veriyorum abi”
TK:2189533639 - 03.07.2013 15:39 Rıza Sarraf – Süleyman Aslan görüşmesinde;
Rıza Sarraf: “yine bir sıkıntı şey şey o fatura kesim … yine bir origin belgesi istiyorlar”, Süleyman Aslan: “yok resmi kurumun origin belgesi felan olmaz”, Rıza Sarraf: “sayın genel müdürüm bir türlü şubeyle çözemedik bunu”, Süleyman Aslan: “tamam peki ben konuşuyorum”
TK:2189536322 - 03.07.2013 15:41 Rıza Sarraf – Abdullah Happani görüşmesinde;
Rıza Sarraf: “abicim sen o belgeyi yaz origini morjini düzgün yaz tamam mı doldur 14 Milyonun kini ver bankayada talimatı ver ben Süleyman’la görüştüm orgin morjin istemez diyor… declaration onun üstüne de GÜMRÜK KAŞESİNİ BAS zaten”, Abdullah Happani: “BASIYORUM ZATEN” Rıza Sarraf: “tamam mı ha onu bas ver bak bir tane bizim kestiğimiz nihayi fatura İran’a … tamam origini morijini yaz … 14’ü çıktırtmaya çalış bana lazım de bugün”, Abdullah Happani: “tamam abi”
Yukarıdaki görüşme trafiği ve Halk Bankasının esneklik sağlamasının sağlayan görüşme sürecinin akabinde kolaylık sağlandığı, Abdullah HAPPANİ’nin Rıza SARRAF’A bilgi vermesi üzerine Rıza SARRAF’ın bir kez daha Süleyman ASLAN’LA görüştüğü ve yardımcı olmasını istediği sonra da elemanına (Abdullah HAPPANİ) bilgi verdiği ve “declaration onun üstüne de GÜMRÜK KAŞESİNİ BAS zaten” dediği Abdullah Happani’nin de “BASIYORUM ZATEN”dediği ve şahısların kendilerinin düzenledikleri anlaşılan resmi belge suretlerine (resmi belge düzenliyorlar) gümrük kaşesini bastıkları (Gümrük Müdürlüğü kaşesi bastıkları değerlendirilmektedir) anlaşılmıştır.
TK:2189584953 - 03.07.2013 15:58 Fatih (Halk Bankası) – Aykut görüşmesinde;
Fatih: “mailinizi  aldım da … bunun dışında bana başka bir şey yollayacak mısınız”, Aykut: “o 15 milyon evraklarını … hesabı almıştıkta bugün cıkış için”, Fatih: “hı bu saatte  artık  çıkış olmaz ki”, Aykut: “ya Abdullah bey ııı acaba şey mi yaptı ben bir ara hazırlayım göndereyim”, Fatih: “ne yollayacaksınız bana ıııı faturları kesim faturalarını talimatı”, Aykut: “talimatı işte bu gümrük”, Fatih: “Atlantis’in faturası gümrük cıkış belgesi o kadar … herhengi bir başka bir şey ııı olmayacak”, Aykut: “yok şu anlık öyle bir yok”, Fatih: “offf okey tamam siz bir yollayın da olmadı artık yarın topluca cıkacağız bu arada şey ııı hani TİF olarak yollayacaksınız Aykut bey 22 Milyonu”, Aykut: “tek tek olduğunda JPG yapıyorun TİF de yaparım sorun değil ben tifik şeyler yapıyorum kalabalık dosyalar yapıyorum”, Fatih: “o diğerlerini yolluyor musunuz peki … 7 Milyon işte 13 Milyon TL”, Aykut: “onları daha hazırlamadı ya onlar”
Görüşmeden yukarıda yer verilen süreçte hazırlanan Gümrük Çıkış Beyannamesi olduğu değerlendirilen belgelerin Halk Bankası personeli olduğu anlaşılan Fatih isimli şahsa gönderildiği anlaşılmaktadır.
TK:2189809626 - 03.07.2013 17:53 Rıza Sarraf – Abdullah Happani görüşmesinde; 
Rıza Sarraf: “Halk’tan haber oldu mu”, Abdullah Happani: “abi talimatları felan verdik çıkış talimatlarını … bekliyoruz Fatih uğraşıyor şimdi dönecem diyor iki dakikada bir arıyoruz genel müdürlükten bigi bekliyorum dönecem diyor”, Rıza Sarraf: “işlemin mi paranın mı yine evrağın mı”, Abdullah Happani: “yo evrağın değil işlemin onay bilgisini bekliyoruz yani evrağı Atlantis’e felan geçti şeyi parayı Atlantis’ten çıkış şeyini”, Rıza Sarraf: “tamam bir step ilerletti işlemi”, Abdullah Happani: “evet evet bir adım ilerledi … ya şey bu farklı bir şekilde olur ya sade bunu da bir değiştirmek lazım yani ŞU AN YAPTIĞIMIZ ŞEY DOĞRU DEĞİL”, Rıza Sarraf: “niye”, Abdullah Happani: “VERDİĞİMİZ ŞEYLER YANLIŞ EVRAKLAR YANİ … SONUÇTA GERÇEK OLMAYAN EVRAKLAR EVRAKDA SAHTECİLİK HAPİS CEZASI GEREKTİREN BİR SUÇ YANİ PARANIN DA ÖTESİ BİR ŞEY”, Rıza Sarraf: “e nası yapacaz orjinalini mi verecez”, Abdullah Happani: “YOK ORJİNALİNİ VERMEYECEZ YANİ BUNLARI Bİ ÇIKARMAMIZ LAZIM FARKLI BİŞEYLERE YÖNLENDİRMEMİZ LAZIM BELKİ BİRİLERİNİ BULUP ONUN ADINA YAPMAMIZ LAZIM”, Rıza Sarraf: “tamam onu yapacaz onu konuştum”, Abdullah Happani: “he işte öyle bişey ayarlamak lazım yani sıkıntı  yaparız yani şuan icabında şu mevcut olanları bi alalım ondan sonra öyle bir sistem öyle bir sistem kurup devam edelim”, Rıza Sarraf: “tamam sen VOLGAM’I ÇEVİR BİRİSİNİN ÜSTÜNE VOLGAM OLUR DEDİ”, Abdullah Happani: “TAMAM BEN BULAYIM BİRİNİ ONA GÖRE AYARLAYALIM YA”
Görüşme örgütün suç işleme kastını açık ve net olarak ortaya koymakla birlikte bir itiraf niteliğindedir. Nitekim Abdullah HAPPANİ “VERDİĞİMİZ ŞEYLER YANLIŞ EVRAKLAR YANİ … SONUÇTA GERÇEK OLMAYAN EVRAKLAR EVRAKDA SAHTECİLİK HAPİS CEZASI GEREKTİREN BİR SUÇ YANİ PARANIN DA ÖTESİ BİR ŞEY” ifadeleri ile durumu özetlemiş yukarıda yer verilen süreçte içeriğinin tamamen kurgulama olduğu anlaşılan belgelerin sahte olduğunu ifade etmiştir. Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman ASLAN ve Genel Müdür Yardımcısı M. Hakan ATİLLA’nın da aralarında konuşmalarına konu olacak kadar açık bildikleri bu durumun ortaya çıkma ihtimalinden rahatsız olan Abdullah HAPPANİ’nin Rıza SARRAF’I uyardığı ve şahısların transit ticarette kullandığı firma Volgam’ı başka bir şahıs üzerine geçirmek istedikleri anlaşılmıştır.
TK:2189878048 - 03.07.2013 18:33 Rıza Sarraf – Süleyman Happani görüşmesinde;
Rıza Sarraf: “şubeyle konuştuk da şube bir 14 bir 20 Milyon iki tane işlemimizi yapıyorlar yapacaklarını belirttiler … pazartesi diyolar ki tekrar biz toplantı yapacağız genel müdürlükte yeni bir strateji belirleyip size bilgi vereceğiz … yani şuan ki sistem geçici sistem diyolar … onu onları düzeltecez zaten ama yani yeniden bi sistem yapılandırması olacak”, Süleyman Aslan: “yok baştan en baştan değil yok yok yok en baştan ı herşeyi sıfırdan değil yani ıı şu işleri bir bitirelim ıı … bekleyenleri ı zaten bir kaç 80 Milyon mu geçmiş … 19 Milyon bekleyen var … bu sistemi atıp yerine yesni bir sistem koymayacağız ama şimdi istediğimiz belgeleri temin edemiyoruz süreleri yetişemiyor o zaman farklı bir ıı bilgi setine ihtiyacımız olabilir … normunu sizinle konuşarak yaparız size … şunları şunları şunlar getirin demeyiz sizle anlaşarak … sizinle asıl bir oturup bazı şeyleri bir gün konuşmamız lazım”, Rıza Sarraf: “peki ben ne zaman gelmemi istersiniz”, Süleyman Aslan: “Rıza bey nasıl uygun olursanız yani … siz ı şey yapmayın yani ıı tedirgin olmayın… bizim de paylaşacağımız şeyler var çünkü BU İŞİ EN BÜYÜK II YAPANLAR DAHİ BU II BÜYÜKLÜKTE YAPAMIYORLAR YANİ ONLARI BENİM SİZİNLE BİR KONUŞMAM LAZIM”, Rıza Sarraf: “tamam okey okey peki”
Rıza SARRAF ve Süleyman ASLAN’ın 2013 yılı Nisan ayında Zafer ÇAĞLAYAN’IN da dahil olduğu toplantıda ve sonrasında vardıkları anlaşma gereği rüşvet karşılığında gerçeği yansıtmayan belgeler ile transit gıda ticareti gerçekleştirmeleri sürecinde karşılaşılan yasal engelleri aşmakta zorlanmaları ve Süleyman ASLAN’ın müteaddit kereler vermiş olduğu talimatlarla ancak bu işlemlerin gerçekleştirilmesi, şahısların beraber aldıkları kararları gözden geçirmelerine neden olmuştur.
Yukarıdaki görüşmede yöntemin revize edilmesinin yanı sıra rüşvet anlaşmasına da vurgu yapıldığı, an itibari ile gelen 80 Milyonluk (birimi TL veya Dolar) paranın tamamlanması ancak sonrasında anlaştıkları mevzunun yeniden düzenlenmesi kararının alındığı ve rüşvet suçunun karşılıklı anlaşmak sureti ile gerçekleşmesi öncülünün açık ve net olarak ortaya çıktığı görülmektedir.
TK:2189888113 - 03.07.2013 18:37 Rıza Sarraf – Abdullah Happani görüşmesinde;
Abdullah Happani: “Halk Bankası 15 Milyon’a yarın çıkış için onay almışlar yani … Atlantis’in hesabına geçmişler yarın çıkacaklar diger işlemlerde de aynı prosedürle alacaklar  yani biz zaten sadece onbeşin evraklarını verdik bugün yarın 18’inkini ve 21’inkini verecez”, Rıza Sarraf: “tamam bi de rakamlarınız çok büyük diyor Süleyman… yani 4 5 Milyonluk rakamlar gelsin diyor 3 Milyon 4 Milyon”, Abdullah Happani: “abi işte Süleyman ne izin verirse mesela onun üzerine çıkmayalım bence günde ya ondan da bi masraf al üç mü alıyorsun 4 al beş iste abi sonuçta başka yapabilen kimse yok şu anda yani olmayacak ta öyle görünüyor yani veya işte Süleyman bey artık günde ne yapın diyorsa ona göre yapalım ki hakkaten büyük yani şu anda gelen rakamlar … farklı şirketlerden üç beş üç beş gelebilir yani icabında farklı farklı açıklamarla … birine kahve satarsın birine işte şeker satarsın birine et satarsın öyle bi operasyon yapmak lazım”, Rıza Sarraf: “onu araştırıyor musun hangi ürün olduğunu”, Abdullah Happani: “araştırıyoruz yani mesela kahvenin tonu iki bin dolarlarda falanmış o yüksek bişeymiş ...alıyorlarmış ne varsa bulucaz yüksek miktarda … ama dedigim gibi yani bunu bunda altın gibi rahat hareket edemeyiz ya onun için burda şey yani az işle yüksek para kazanma yoluna bakmamız lazım”, Rıza Sarraf: “yani napim şimdi bu yirmileri sermaye masrafını ne diyelim”, Abdullah Happani: “ha sermaye zaten BİRİ BANKAYA GİTTİ BİLİYORSUN 4 5 DE ÖBÜR TARAFA GİDİCEK ZATEN YANİ SONUÇTA … BİR BUÇUGU KESİN GİTTİ YANİ … ŞEY DE ZATEN ALDIGIMIZDAN BEŞTE ŞEYE VERİYORUZ … İKİ GİTTİ YANİ BANA SORARSAN EN AZ İKİ DE BİZ KAZANMALIYIZ”, Rıza Sarraf: “bilmiyorum ki nasıl yapalım biz ne yazdık ona masraf”, Abdullah Happani: “yani sen iki nokta dokuz diye mesaj atmıştın bana İKİ NOKTA 9 DAN BİRİNİ ORAYA VERDİM BİR NOKTA 9 KALDI BEŞİNİ DE ŞEYE VERDİM BİR NOKTA DÖRT KALDI DAHA ÖBÜR TARAFA DA VERMEDİM DAHA 4 DE ORAYA GİTSE BİR KALIR YANİ”, Rıza Sarraf: “değmez”, Abdullah Happani: “yani şey normal şartlarda öbür işi yapsak bir kazansak elimi öpüp başıma koyacam da bu zor operasyon bi de dikkat çekecek bi operasyon yani sadece bankanın dikkatini çekmez sonuçta bunu denetleyen ekibinde dikkatini çeker icabında yarın bir gün” 

21. Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR.,

***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder