VURAL SAVAŞ IN TARİHİ TESPİTLERİ VE FETULLAH TEHLİKESİ BÖLÜM 1
ŞUBAT 2006 - Milli Çözüm Dergisi
Yazar Ufuk EFE
24 Kasım 2006
Onursal Yargıtay Başsavcısı Vural Savaş Milli Çözüm Dergimizden yaptığı alıntılar yüzünden Fetullah Gülen Avukatları tarafından hakkında suç duyurusunda bulunulması nedeniyle gönderdiği yazılı ifadesinde: Fetullahcılık sorunu, ülkenin konumu ve yargının durumuyla ilgili, çok ciddi yorumlarda ve cesaretli uyarılarda bulunmuştur. ;
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kanalıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına AKP'nin tek başına iktidara geldiği günden beri, yargının bağımsız olmadığı
ülkemizde kritik bazı görevlere yapılan atamalarla, Bazı cumhuriyet başsavcılıkları ve mahkemelerin, Cumhuriyetimize düşman kişi ve kurumların koruyucu kalkanı haline getirildiği; Cumhuriyetimize sahip çıkan kişilere karşı da, yaptırılan yersiz suçlamalarla yıldırma aracı olarak kullanıldığı; yolunda, kamuoyunda giderek yaygınlaşan inanç, Fethullah GÜLEN'i de etkilemiş olacak ki, avukatı aracılığı ile hakkımda suç duyurusunda bulunma cesaretini kendinde bulabilmiştir.
1- 2 Ekim 2005 tarihli Aydınlık Dergisi'nde Fethullah GÜLEN, Soros'la İşbirliği mi Yapıyor? başlıklı yazımda, suç unsuru olarak gösterilen cümlelerin bir teki
dahi bana ait değildir. Bu cümleler, söz konusu yazımda da vurguladığım gibi, Necmettin ERBAKAN'a yakın bir yayın organı olan Milli Çözüm Dergisi'nin
Eylül/2005 sayısında Osman ERAYDIN ve İsmet SEZGİN imzasıyla yazılan ve çok ciddi bir araştırma ürünü olan yazılarda kullanılan cümlelerdir.
Hal böyle iken, bu suç duyurusu niçin yapılmıştır? Nedenini bizzat Fethullah GÜLEN, Müdafaa-i Hukuk Gazetesi'nin 19 Mayıs 2000 tarihli sayısında çözümü
yayınlanan ve kasetle belgelenen talimatında açıklığa kavuşturuyor:
2- İcabında mahkemelerin altını üstüne getireceksin, avucuna alacaksın; arkadaşlara diyorum ki, sen bin vereceksin, geriye belki biri dönecek.
Bu dershanelerde müsait, destekleriz.
Bir milyar vereceksiniz, 10 milyonluk tazminat davası alacaksınız. Yani önemli olan mahkûm ettirmektir. Avukat tutacaksınız, hakim kiralayacaksınız...
Fethullah GÜLEN'in, CIA ve Soros'la ilişkilerini vurgulayan, Osman ERAYDIN ve İsmet SEZGİN tarafından yazılan yazıları derhal gündeme getirmemin
çeşitli nedenleri var:
a) Soros, özellikle son bir yıl içinde içimizdeki işbirlikçileri kullanarak, ülkemizi içten çökertmek ve gerektiğinde karışıklıklar çıkartmaya elverişli ortamı
yaratma çabalarına hız vermişti.
Kamuoyunu uyarmak ve görevlileri harekete geçirmek amacıyla, Aydınlık Dergisi ve Yeniçağ Gazetesi'nde yayınlanan makalelerimi birbiri ardına yazmaya
başladım. (Fotokopileri ilişiktedir.)
Osman ERAYDIN ve İsmet SEZGİN'in makaleleri iddialarıma yeni unsurlar ekleyici görevinin bilincinde ve sıfatına layık Cumhuriyet Başsavcılarını,
cesaretleri de varsa Fethullah GÜLEN hakkında derhal soruşturma yapmaya başlamasını gerektirecek nitelikte idi.
Dikkat edilecek olursa, diğer makalelerimde olduğu gibi, kesin bir kanaat izhar etmedim; Osman ERAYDIN ve İsmet SEZGİN'in vahim ve mutlaka
soruşturulması gereken iddiaları karşısında Fethullah GÜLEN Soros'la İşbirliği mi Yapıyor? sorusunu sormakla yetindim.
Soruşturma yapmakla görevli olanları göreve davet niteliğindeki bir soruyu, tüm yaşantısını yargıya ve memleketine hizmet etmeye adadığı herkesçe
bilinen bir emekli savcıya karşı suç unsuru haline getirmeye çalışanların iyi niyetinden, vatanseverliğinden kuşku duymamak mümkün mü?
b) Hakkında soruşturma yapılması şöyle dursun; suç isnadında bulunulması bile olanaksız hale getirilmeye çalışılan Fethullah GÜLEN'İN gerçek kişiliğini,
yapmak istediklerini, sinsi çalışma metotlarını çok iyi bildiğim için, Osman ERAYDIN ve İsmet SEZGİN'İN yazdıklarını ciddiye aldım ve gündeme getirmek
gereğini duydum.
Bu konuda ilhan SELÇUK'UN değerlendirmeleri şöyle:
...Hizbullah Türkiye'yi Cezayir'e çevirme tasarımının silahlı örgütü olarak tehlikelidir.
Fethullah GÜLEN'in örgütü ise, devleti içinden ele geçirmek planlamasını uzun yıllardan beri sinsi sinsi yürüttüğü için tehlikelidir.
Üniversitelerde öğretim üyeleri arasında örgütlendiği için tehlikelidir.
Ortaöğretimde açtığı okullarda eğitim alanında uzun vadeli ve sabırlı bir hazırlığı geliştirdiği için tehlikelidir.
Askeri okullara sızmak ve polisi içinden fethetmek amacıyla uzun yıllardan beri alttan alta çalıştığı için tehlikelidir!..
...Bir siyasi partiye dayanmadığı halde siyasal partiden bile daha etkili propaganda yapma olanaklarına sahip olduğu için tehlikelidir.
Takiyye silahını her türlü İslamcıdan daha ustalıkla kullanabildiği için tehlikelidir.
Medyada gazete ve televizyon olarak etkin araçlar kullanmasını bildiği için tehlikelidir.
Amerika'da, Balkanlar'da, Orta Asya'da kişi ve kurum olarak güçlü yandaşları olduğu için tehlikelidir.
...Sırtını dünyanın egemen gücü Amerika'ya dayamak stratejisini ustalıkla uyguladığı için tehlikelidir...)
Orgeneral Hüseyin KIVRIKOĞLU'nun Genelkurmay Başkanlığı görevini yürütürken
Fethullah GÜLEN'İN devletimizin altını oymayı planladığını belirtmesi, ABD Dışişlerince yayımlanan 2001 yılı insan Hakları Raporu'na dahi yansımıştır.
Emniyet teşkilatımızda çok önemli görevlerde bulunmuş olan Osman Ak'ın değerlendirmesi ise şöyle:
Fethullah GÜLEN örgütü silaha gerek duymamaktadır. Çünkü silahlı yanını polis içindeki örgütlenme oluşturmaktadır.
Bu kanaatlerin doğruluğunu belgeleyen MİT, Genelkurmay Başkanlığı, Jandarma İstihbarat ve Emniyet teşkilatımızın müfettiş raporları, yargı kararları, Ankara Emniyet Müdürü Cevdet SARAL'IN Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yaptığı suç duyurusu niteliğindeki 12 Nisan 1999 tarihli yazısı, diğer belge ve ifadelerin bir kısmı, çeşitli kitap ve dergilerde kayıtlıdır.
3- Osman ERAYDIN ve ismet SEZGİN'İN yazdıklarını ciddiye alıp gerekli soruşturma başlatmak için, bu belgelere bile gerek yok aslında...
Fethullah GÜLEN'İN yıllardır basına, kitaplara, televizyon ekranlarına yansımış kendi beyanları bile yeterli...
İşte Fetullah Gülen'in gerçek ayarını ortaya koyan kendi yorum ve itirafları
4- Anglo-Sakson ve Galler ittifakı biçiminde bir ittihada ihtiyaç, hem de çok şiddetle ihtiyaç vardır...
Aslında buna mecburuz Amerikan şu andaki konum ve gücüyle bütün dünyaya kumanda edebilir. Bütün dünyada yapılacak işler buradan idare edilebilir.
Amerika, bu dünya gemisinin dümeninde oturan bir milletin adıdır Amerika, daha uzun zaman dünyanın kaderinde çok önemli rol oynayacaktır.
Bu realite kabul edilmeli. Amerika göz ardı edilerek, şurada burada bir iş yapılmaya kalkışılmamalıdır Amerikalılar istemezlerse kimseye dünyanın değişik yerlerinde hiçbir iş yaptırmazlar.
Şimdi bazı gönüllü kuruluşlar, dünya ile entegrasyon adına gidip dünyanın değişik yerlerinde okullar açıyorlarsa, bu itibarla, mesela Amerika ile çatıştığınız
sürece bu projelerin gerçekleştirilmesi mümkün olmaz, Amerika ile iyi geçinmezseniz işinizi bozarlar. Şurada bulunmamıza izin veriyorlarsa, bu bizim için avantajsa, bu avantajı sağlıyor demektir diyen; Papa VI. Paul'un talimatıyla kurulan 'Hıristiyan Olmayanlar Sekretaryası'nın 1973 yılında sekreterliği
görevine getirilen Pietro Rossano'nun "Dinler Arası Diyalog, kilisenin İncili yayma amaçlı misyonunun içinde yer alır, aynı kuruluşun 1984 yılından
beri başkanlığını yapan Kardinal Francis Arinze'nin Dinler arası diyalog, kilise misyonunun normal bir parçası olarak görülmelidir, yeni Papa'nın Dinler arası
diyalog, kilisenin insanları kiliseye döndürme amaçlı misyonunun bir parçasıdır dedikleri bilinmesine rağmen, Papa'ya sunduğu mektupta Dinler arası
diyalog için Papalık Konseyi/PCID misyonunun bir parçası olmak üzere burada bulunuyoruz. Bu misyonun tahakkuk edişini görmeyi arzu ediyoruz...
En mütevazi yardımlarımızı sunmak için geldik diyebilen, 8 Şubat 1998 Pazar günü Papa'yla buluşmak için Vatikan'a hareketinden önce yaptığı
açıklamada Birkaç ay önce Abramowitz cenaplarının yardımıyla bu buluşma gerçekleşti diyen Fetullah GÜLEN hakkında, Osman ERAYDIN ve
İsmet SEZGİN gibi dini bütün ve vatansever insanların suç duyurusu niteliğindeki yazıları ve bu yazıya dikkati çekmeye çalışma mı suç oluşturur;
yoksa adı geçen yazarların Fethullah GÜLEN'İN CIA ve Soros'la işbirliği yaptığına dair iddiaları hakkında soruşturma açıp gereğini yapmamak mı suç oluşturur?..
Günü geldiğinde, yetkili kişi ve kuruluşların bu hususu değerlendirmeye alacağına içtenlikle inanıyorum.
28 12 2005
Saygılarımla Vural SAVAŞ
Onursal Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı.
2 Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR..,,
***
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder