MUHALEFET
Saadet Pesen
Yıl değil, sadece birkaç ay var.
Mahalli Seçimler, Cumhurbaşkanlığı seçimi, Genel seçimler.
‘Bir şeyler yapmak lazım!’ diyorlar değil mi? Yapalım.
‘Seçimler Çözüm değil’ diyenler de var mı? Var.
‘Sandıklara Sahip çıkalım!’ deniyor mu? Deniyor.
Hatta; ‘Oylar sandığa girmeden sayılmalı!’ diyenler de az değil.
Seçimler çözüm değil, anladık da, (Olanakların kullanımı, bilgisayar oyunları, sandık hileleri vb.) seçimler sistemin gereği mi, bu günkü şartlarda kaçınılmaz
mı peki?
Somut durum ne diyor ya da ne gösteriyor ona bakalım;
HAZİRAN 2013 ile başlayan eylemler sürüyor. Halk ayaklanması ile HALK MECLİSLERİ doğdu. Sürüyor. Yurt genelinde yaygınlaşarak.
Diğer taraftan da çözüm yolunu gösteriyor, işaret ediyor, çabalıyor.
1) Amaç AKP iktidarından kurtulmak ise, demek ki hedef; iktidar olmaktır. Halk iktidarını kurmaktır.
2) Halk iktidarını kurmak için, halk meclislerini geliştirmek, güçlendirmek, yaygınlaştırmaktır. Halk temsilcilerini çıkarmaktır.
3) Atatürk’te Birleşmek kaynaklı tarihimizi yeniden ve ısrarla özümsemektir.
4) Atatürk’te birleşen iradeyi oluşturmak için, siyasi iradede birleşmektir.
Başta Milli Merkez olmak üzere, Gezi Parkı bileşenleri ‘Bu daha başlangıç, mücadeleye devam’ demektedirler.
AKP İktidarı Sarsılmaktadır.
Hezimete uğrayan BOP’nin Eşbaşkanı R T Erdoğan şaşkındır.
Kaldırdıkları her taş ayaklarına düşmektedir. (Sıfır komşu, sıcak para kısıntısı, 3.köprü inşaatının yanlış yerde ve yüz binlerce ağacın kesilmesi sonunda
mahkeme kararı ile durdurulması, Ulusalcı uyanışın yaygınlaşması, Yeni Anayasa hazırlıklarının uzatmalara rağmen fiilen bitmiş olması, sözüm ona çekilen
PKK militanlarının sayıca ve silahlanarak artması ve ‘Savaş’ kararı alabilecekleri ilanı, teröristbaşının affedilmesi çabaları ve halk isyanı, Anayasa Mahkemesi
kararlarının uygulanmaması vb. vb.)
Elbette bütün bunlar ‘Psikolojik Savaş’ aygıtları dediğimiz YALAN MAKİNELERİ çalıştırılarak sürdürülmeye çalışılıyor.
Hepimiz ve herkes biliyor bunları. Yaşıyor, görüyor.
Asıl mesele ‘Ne yapmalı’ sorusunun yanıtında.
İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Hasan Basri Özbey çağrı yapmış ve CHP, MHP, İP birlikteliğinin gerekliliğini açıklamıştı.
Geçtiğimiz gün, CHP Milletvekili Bülent Tezcan da bir açıklama yaptı; ‘Muhalefet birlikteliği oluşturulmalıdır’ diye.
1) AKP iktidarından kurtulmak istiyorsak,
2) İktidar olmak istiyorsak,
3) Tek başımıza güçlü bir ses olma olanağı yoksa,
4) AKP’ye bir dönem daha yönetme olanağı vermek istemiyorsak, Halka güveneceğiz ve halkın sesine kulak vereceğiz.
Atlantik Ötesi’nden icazet almak,
Fethullah Gazetelerine konuşmak, selam ve saygılar göndermek,
Zaman zaman düşecek olan AKP iktidarına ‘Destek’ olmak ve her defasında ayağa kalkmasını sağlamak,
‘R T Erdoğan, anlatsın, hiçbir şey bilmiyoruz’ ya da ‘R T Erdoğan giderse ülkede kaos olur’ demek (Şimdilerde ‘Gitmelidir’ demeye başladı) AKP iktidarının
ekmeğinin üzerine ballı yağ sürmektir.
‘Muhalefet’ sözcüğündeki anlamı, halk yararına düşünmenin zamanı gelmedi mi?
Halkın vekilleri görmeli!
Gerçek Muhalefet için fırsatlar var!
Madem ki ‘Birleşe Birleşe Kazanacağız’ Peki Engel ne?
saadet05@yahoo.com
---------------
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder