TÜRK ORDUSU DEVLET ELİYLE TASFİYE Mİ EDİLİYOR?
Tahir Tamer Kumkale
Ordumuz, Türk birliğinin, Türk kudret ve kabiliyetinin, Türk Vatanseverliğinin Çelikleşmiş bir ifadesidir. (1937)
Bakanlar Kurulunun Olağanüstü Hal uygulamasına ilişkin 115 madde ve 91 sayfalık 669 Sayılı Kararı ile Türk Silahlı Kuvvetleri yeniden yapılandırılarak bir daha darbe yapamıyacak şekilde dizayn ediliyor. Yani bugün fiilen sıcak savaşı sürdürerek şehit ve gaziler veren Türk ordusu bir merasim ordusu haline dönüştürülüyor. Ordu-Millet Türklerin gözbebeği durumundaki askeri kurum ve kuruluşlar birkaç çete mensubunun başarısız darbe girişimi bahane edilerek tasfiye edilmeye çalışılıyor..
Sonuncusunu 10 Kasım 2015’de yayınladığım toplam 1500 sayfa tutan 3 ciltlik “TÜRK ORDUSU” başlıklı seri kitaplarımda ordumuz üzerindeki küresel oyunları açıklamış ve bu müstesna kuruluşumuza sahip çıkmamızın ülkemizin bu coğrafyada ayakta kalabilmesi bekası için zorunluluk olduğunu vurgulamıştım. Ama dikkate alan olmamıştır.
Sonuçta yeteneksiz olduğu belli olan komuta heyetinin yarattığı zafiyet ile 15 Temmuz darbesi gerçekleşmiştir. Bu darbe Ordu-Millet Türklerin sağduyusu ve Türk ordusunun darbeye katılmayan büyük kesiminin çabalarıyla çok kısa bir sürede önlenmiştir. Türk milleti darbecileri lanetlerken içinden çıkardığı ordusuna sahip çıkmıştır.
Binlerce yıllık Türk Ordusunun geleneksel komuta sistemini darmadağın eden 669 Sayılı Kararname hakkında CHP, MHP ve diğer partilerden ciddi bir ses duyulmamıştır. Sadece Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek ve Vatan Partili generaller bu uygulamanın doğuracağı sakıncaları açıkça halkımızla paylaşmışlardır.
Konuya ilişkin olarak Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in 1 Ağustos 2016 tarihinde basına yansıyan aşağıdaki tüm görüşlerine aynen katıldığımı özellikle belirtiyorum. Ordumuza daha fazla zarar vermeden yapılan yanlışlıktan ivedilikle dönülmesini yararlı olarak görüyorum.
1 Ağustos 2016 Tarihli basından;
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, partisinin İzmir İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. Genel Başkan Perinçek burada yaptığı konuşmada, darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yapısını değiştiren kanun hükmünde kararnameyi eleştirdi.
Perinçek şöyle konuştu:
“Türk ordusuna düşmanlık yapan, Türk ordusunu savaşamaz hale getirmeye yönelik bu kararnameleri çıkaran iktidar, Türkiye’yi yönetemez. Ordu düşmanı bir iktidar Türkiye’yi yönetemez. Ordu düşmanları oy da alamaz. Bu ordu düşmanlığı, AKP iktidarının sonunu getirecektir. Askeri birliklerin önüne çöp kamyonlarını yığarak, tehdit olarak orduyu göstererek kendi yıkılışınızı hazırlıyorsunuz. Ordu ile savaşarak nereye varacaksınız? Bu millet sizi sırtından atacak. Bu millet sizin iktidarınıza son verecek. Çok güvendiğiniz oyların nasıl eridiğini göreceksiniz.
Orduya düşman olan bir iktidarı kesinlikle ayakta tutamayız. Onlara oy vermek bundan sonra haramdır. Türk milleti, Türk ordusuna düşman olan bir iktidarı oylarıyla aşağıya indirecektir.
‘BU KARARNAMENİN KÖKÜ DIŞARDA’
Kararnamenin kökünün dışarıda olduğunu öne süren Perinçek, “Bu kararname, devlete, Cumhuriyet’e, orduya ve millete karşıdır. Bu kararnamenin kökü dışarıdadır. Amerika’nın 2005 yılından beri Türkiye’ye dayattığı ordunun yeniden düzenlenmesini içeriyor. Yunan Silahlı Kuvvetleri 2002 yılına kadar AKP’nin getirdiği sistemi uyguluyor. 2002’deki Kardak Krizi sonrası bu sistemin iflas ettiğini Yunanistan ders olarak çıkartıyor. Türk ordusu örnek alınarak, Yunan düzenlemesi yeniden yapılıyor. Bu kararname FETÖ’cülerin kararnamesidir. FETÖ’cüler ‘Yeni yapılanmaya ihtiyacımız var’ diyordu. Türkiye bu kararname ile bir karışıklığa doğru itiliyor. Türk ordusu ve devlet arasında beraberlik bozuluyor. FETÖ’cüler de şu anda bayram yapıyor. Uyarıyoruz; FETÖ’cüleri, Amerika’yı sevindiren bir kararname çıkarttınız. Bu program düşmanın programıdır”
ANAYASAYA AYKIRI
Kararnamenin Anayasa’ya aykırı olduğunu ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin savaş yeteneğine darbe indirdiğini kaydeden Perinçek, emir komuta zincirinin Genelkurmay Başkanı’nın elinden alınmasıyla Genelkurmay Başkanlığı’nın bina amirliğine dönüştürüldüğünü savundu. Savaş çıkması durumunda bunu kimin yöneteceğini soran Perinçek, “Savaşı kim yönetecek? Milli Savunma Bakanı mı yönetecek? Bunu ancak düşman yapar. Askeri okulları kapatıyorsunuz. O askeri okullardaki halk çocuklarıdır. Halkına bağlı, Cumhuriyeti’ne bağlı Türk subayı yetişiyor orada. Kapattığınızda, Türk subayını hedef alıyorsunuz. Polis, jandarmanın görevini yapamaz. Bu halkın askere saygısı var ve o saygı iç güvenlik açısından en büyük değer. Hastanesi olmayan ordu nerede var? Savaşan ordu, yaralanan, şehit olan ordudur. Hastanesi olmayan ordu savaşamaz. Türk ordusunun savaşmaması için yapılan bir uygulamadır. İçeride de bu darbeden sonra neler bekleniyor? ABD IŞİD’i üzerimize sürecek. PKK şimdi tekrar inlerinden çıktı, Türk ordusuna karşı çeşitli uygulamalara girdi.
MİT ve Genelkurmay Başkanlığı’nın, Cumhurbaşkanlığı’na bağlanması da Anayasaya aykırı bir durum. MİT’i ve Genelkurmay Başkanlığı’nı Cumhurbaşkanlığı’na bağladığınız zaman Anayasa sistemini bozarsınız. Meclis’in denetimini ortadan kaldırırsınız. Hükümeti denetleme yetkisini ortadan kaldırıyorsunuz. Yani Meclis’e darbe indiriyorsunuz. Bu henüz gerçekleşmedi. Henüz bir plan, ancak bu Anayasaya aykırı” diye konuştu.
GENELKURMAY BAŞKANI AKAR’A ÇAĞRI
Konuşmasında Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’a da çağrıda bulunan Perinçek, şunları söyledi:
“ Sizin Anayasal görevinizdir ordunun savaş yeteneğini yüksek tutmak. Buna bağlı olarak milletinize karşı Cumhuriyete, Mehmetçiğe karşı sorumluluklarınız var. Kararname uygulanmasına karşı Genelkurmay Başkanlığı’nı, Anayasal görevini yerine getirmeye davet ediyorum. Ordunun yapısını bozan, PKK’ya sevinç veren bu kararnameden vazgeçmeleri için AK Parti tabanı da harekete geçmeli. Ordu düşmanlığının altından kalırsınız. Ordu düşmanlığı millet düşmanlığıdır. Biz geleceğe güveniyoruz. Hiç kimse korkmasın. Bu yapılanlar AKP’nin kendi sonunu hazırladığını göstermektedir.
Darbe girişiminin kurmaca olduğu yönündeki iddiaları değerlendiren Perinçek, bunun gülünç olduğunu böyle bir kurguyu kimsenin sahneleyemeyeceğini belirtti. Perinçek darbe girişiminde ABD ile Türkiye arasında bir savaş yaşandığını ve darbe girişiminin arkasında Fethullah Gülen’in bulunduğunun çok açık olduğunu vurguladı.
..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder