25 Şubat 2016 Perşembe

Başbuğ'un Anası ile Apo'nun Anası da bir mi?




Başbuğ'un Anası ile   Apo'nun Anası da bir mi?



Gökçe Fırat


_  Başbuğ’un Anası ile..,  Apo’nun Anası da bir mi?



En uzun işgal dönemi 2002 yılından bu yana 7 sene geçti.

Bu, tarihimizdeki en uzun işgal dönemi.

Ve tam da 1918-1922 yılları arasındaki işgal programı uygulanıyor.

Neydi Mondros’un maddeleri, hatırlıyor muyuz?

- Türk Ordusu’nun silahının elinden alınması...

- Ordu komutanlarının yargılanması...

- Kürdistan ve Ermenistan’ın kurulması...

O zaman yabancı devletler bu programı uygulayabilmek için Türkiye’yi işgal etmek zorunda kalmıştı, bugünse AKP eliyle rahatça uygulayabiliyorlar.

AKP dururken işgal kuvvetine ne hacet!..

Ama AKP’nin son “Kürt Açılımı” Mondros’u, Sevr’i bile aşmış durumda. Ancak Yunanlıların Megali İdeası ile kıyaslanabilir. Türklerin Anadolu’dan tümüyle atıldığı Bizans’ın dirildiği bir Yunan düşü...

1000 yıllık Türk ülkesinin adını tartışmak ne demek?

Burası Türkiye olmadan önce Bizanstı eğer Türkiye yıkılırsa yine Bizans olur.

Ama kendisi de Potamyalı olmakla gurur duyan birinin de Türkiye yerine Bizans’ı tercih etmesi son derece normal.

Potamyalı Potamyalılığını yapıyor kısacası.

Başbuğ’un anası ile Apo’nun anası bir mi?

Ama bu defa hadlerini fazlasıyla aşıyorlar.

Ne diyor, bizim için önemli olan anaların ağlamaması...

Münevver Karabulut cinayetinde aynı adam çıkıp kızın annesini suçlamıştı ‘kızınıza sahip çıksaydınız’ diye.

Ama PKK’lı terörist ölünce aynı adamın çıkıp teröristin anasının bir elini öpmediği kaldı.

Peki Şehit Annesi?

Nolacak ki ha şehidin anası ha teröristin anası?

Potamyalı için bir...

O zaman soralım Potamyalıya, şehidin anası ile teröristin anası birse, oğlu bugün dağda Türk Ordusu’nun emrindeki askerle PKK için dağa çıkan teröristin annesi de bir mi?

Ne de olsa ikisi de oğul hasreti çekiyordur hani.

Ya da şöyle soralım, şehit ve teröristin annesi birse, o şehitlerin başı olan İlker Başbuğ ile o teröristlerin başı olan Apo’nun anası da bir mi senin için?

Şehit ailesi yok terörist ailesi var

Akan Kan Dursunmuş...

Gören de akan kandan şikayetçiler, üzülüyorlar sanacak...

Soralım o zaman bu açılımın arkasındakilere, meclistekilere:

Aranızda şehit ailesi olan bir milletvekili var mı?

Yok değil mi!..

Çünkü milletvekilinin, bakanın, kodamanların çocukları şehit olmaz...

O halde akan kandan muzdarip olan bir parlamentomuz yok.

Ama o parlamentoda teröristlerin aileleri var.

Ölü teröristlerin aileleri de var.

Gördünüz mü siz meclisi?

Şehit ailesine kapalı terörist ailesine açık bir meclis.

Kürt açılımını bu meclis yapmayacak da kim yapacaktı...

Bu aydın sürüsünü hiç şehit cenazesinde gördünüz mü?

Bir de Potamyalının sürüsü var elbette...

Hepsi barışçı, akan kan dursuncu.

O sanatçı tayfasından biri Başbakan’ı aramış, tam destek vermiş...

Tek derdi varmış, bu ülkenin genç evlatları ölmesinmiş...

O sanatçının veya başka bir sanatçının, o çok içli, çok duygusal, insan sevgisiyle dolu, barışsever sanatçılarımızın, aydınlarımızın bugüne kadar hiç Genel Kurmay’ı aradığını duydunuz mu?

Mesela o sanatçı hiç bir şehit asker için komutanları arayıp ‘üzüntünüzü paylaşıyoruz’ demiş midir?

Ya da bu ülkenin gençleri ölmesin diyen o sanatçı bugüne kadar bir şehit anasını aramış mıdır?

Bugüne kadar siz hiç bir sanatçımızı şehit cenazesinde gördünüz mü?

Kürtçe şarkı söyleyen dillerin bir kez olsun şehitler için bir türkü yaktığını gördünüz mü...

Göremezsiniz...

Çünkü meclistekiler gibi bunların da ne ailelerinde ne yakınlarında şehit asker yoktur...

Ama çevrelerinde terörist çoktur.

Şehit ailelerinin karşısına çıkın

O halde ne yüzle şehitler adına çıkarlar ortaya?

Şehit ailelerini çağırın karşınıza...

Potamyalı korkmuyorsa 3 bin asker şehidimizin annesini, babasını alsın karşısına...

Anlatsın ne istediğini ve destek istesin.

Alabilir mi o desteği?

Ama en başta askerlere şehit olma emrini verenler çıkmalı ortaya.

Yani komutanlar, başkomutan...

Başkomutan kendi şehidinin anası ile teröristin anasını bir görmüyorsa susmamalı...

Susmamalı çünkü o askerlerin vebali üzerindedir.

Başkomutan da alsın 3 bin şehit anne ve babasını karşısına..

Desin ki...

Biz yıllardır PKK ile savaştık ama vazgeçtik artık...

Sizlere oğlunuzun kanını yerde bırakmayız diye söz vermiştim ama akan kan dursun diye bu sözümü tutamayacağım...

Hakkınızı helal edin...

Evet helallik istesinler anne babalardan bakalım şehit anası hakkını helal ediyor mu...

Bir de insanlardan bundan sonra askere evlat göndermesini istemeyin...

Şehit ailesi olmak zor.

Ne arayanınız olur ne soranınız...

Devletiniz size oğlunuzun mezar taşıyla başbaşa bırakır.

Teröristle oğlunuzu bir kefeye koyar.

Bir de buna katlanmak zorunda kalırsınız...

İstiklal Marşı’nı da değiştirin

Potamyalılar ve Potamyacılar.

Tarih kitaplarını da değiştirin...

Çanakkale’de boşuna ölen askerleri yazın...

Kurtuluş Savaşı’nı hiç vermeseydik, askerlerimiz yaşardı deyin...

Türkiye’nin adını bile değiştireceğinize göre İstiklal Marşı’nı da değiştirin.

Biz Potamyalıyız bu sözler bize göre değil deyin:

Bastığın yerleri ‘toprak’ diyerek geçme, tanı! 
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. 
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı. 
Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı.

(Sayı 250, 24/08/2009)

http://www.turksolu.com.tr/sehit/secmeordu3.htm


..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder