Teoman Alili etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Teoman Alili etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Şubat 2020 Pazar

Türküm, Doğruyum... Çünkü


Türküm, Doğruyum... Çünkü

Teoman Alili




Neyi yasakladı bu evladı saltanat, evladı halife ve en mühimi evladı hain? Türkiye insanlarının ortak yeminini. Kime güvenip yasakladı? Atalarının binip kaçtığı zırhlıların sahiplerine. Ya tarih hiç mi ders vermez bu cahil-i cühela takımına? Şimdi ben ve ben gibi Türkiye'nin insanları daha coşkulu haykırmaz mı, TÜRKÜM diye... 

Türküm: Çünkü Türkiye'de yaşıyorum ve beni biz yapan milletin parçasıyım... Adsız mı kalacak yada onlarca adımız mı olacak bizim. Yoksa 'Türkiye'de yaşayan, Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk' mü denecek galü beladan beri olduğu gibi...

Doğruyum: Çünkü ben hile hurda bilmez, 1936 senesinde uçak imal edecek kadar güçlü ve kendine güvenen, çalıp satmak yerine, yapıp üretmeyi amaç edinen neslin devamıyım...

Çalışkanım: Çünkü “Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden, rahat yaşamak isteyen toplumlar, önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonrada istiklal ve istikballerini kaybederler”

İlkem yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir: Buna itirazı olan hain oğlu hain değilse nedir? Severim ya, hem yurdumu hem milletimi, bizi biz yapan değerleri severim tabi sevilmez de ne yapılır birlikte yaşamanın haysiyeti.
Ülküm, yükselmek ileri gitmektir: Çok şükür kafamız örümcek bağlamamış bizim. Yükselmektir gayemiz ve kesintisiz aralıksız devrimlerle ilerlemek. Büyük insanlık gayesine ulaşmak ve gericiliğin pençesinden kurtulmaktır gayemiz ve dahi ülkümüz.



Ve son sözümüz Büyük Atatürk'e

'Ey Büyük Atatürk!

Açtığın yolda gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım Türk varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türküm diyene'
Son sözü anlamaya eş başkanların beyni yetmez. Türküm diyemeyen biri ne anlar mutluluktan. Nasıl bekleriz anlamasını bir eşbaşkanın yada sözleşmeli memurun varlığını milletinin varlığına armağan etmenin erdemini. Onlar anlamaz ama biz Türk'e, büyük milletimize yeniden hatırlatabiliriz ve tarihin deliğine hep birlikte süpürüveririz evladı hainleri.



****

1 Mart 2018 Perşembe

İyiyiz Anacığım,

İyiyiz Anacığım,


Teoman Alili,


Ergenekon davası tutuklusu önderlerimizden Mehmet Bedri Gültekin'in annesi ağır hastalanmış. Tunceli yiğidi Bedri abimizin anasının da hasta yatağında bir fotoğrafını gördük hasta ama tunç bir kadın. Silivri'den ring aracıyla getirilen Bedri Gültekin'i karşılayanlar arasında Hıdır Hokka'da vardı. İşgüzar görevliler kollarından çekiştiriyor Bedri abiyi ama susturmak ne mümkün 'yıkılıyorlar' diyor, O çok daha iyi görüyor bizden. Arkadaşı Hıdır işgüzarlara çıkışıyor arkadaşının hemen yanında. 

Anamızın sorusu

Bir fotoğraf karesi: Bedri abi anasının ellerini tutuyor, anamız bir cümle söylüyor: 'Doğu Perinçek ve arkadaşları nasıl' işte bu soru Bedri abi gibi evlatlar yetiştirenlerin cümlesi. Ben değil, biz diyebilenlerin hal hatır sorusu. Varsın evladı yıllardır mahpus olsun O ana davayı sorar, davanın neferlerini ve arkadaşları. Öyle analardan doğan evlatlar yenilir mi sizce? Ne mümkün! Nefes zorluğu çeken anamız, oğlunun elini tutarken ilk nefeste bizi sual etmiş. 

Az kaldı be anam

Bizi sual etmiş dedim çünkü o sorunun muhataplarından biriyim, Doğu Perinçek'in arkadaşlarındanım. (Ben de) Bedri abi gibi, Turhan abi, Erkan abi, Hikmet abi, Hasan komutanlar gibi, diğer komutanlar gibi ve Deniz gibilerdenim. Doğu Perinçek'in arkadaşlarından. Anamızın sorusunu muhattap aldım ve cevabı veriyorum herkesin önünde... İyiyiz anacım çünkü birbirine düştü haramzedeler, duanın hayrını bilmeyenler bedduaya sarılır oldular. İyiyiz anacım, duvarlarda kocaman gedikler açıldı, demirciler asıldı körüklere arkadaşlar yine deldi dağları. İyiyiz anacım az kaldı bebelerin donmadığı güzel ülkeyi kurmaya az kaldı hesap sormaya. Ellerimizi tuttun hepimizin ve sordun nasıl olduğumuzu ya şimdi daha sıcak avuçlarımız ve güç biriktirdi son şanlı sille için.  


***