30 Mart 2020 Pazartesi

BİRİNCİ ÇOBAN ATEŞLERİ.,

BİRİNCİ ÇOBAN ATEŞLERİ.,


Bayram Ankaralı,
Çoban Ateşleri,
2.10.2004 

Türkiye Cumhuriyeti'nde etkili ve yetkili görevlerde bulunan herkes çok net bir şekilde tavrını açıklamak zorundadır. Evelemeye, gevelemeye gerek yok!.. 
Gerçekler açık-seçik ortadadır!.. 

AB, Türkiye üzerine kurduğu tehlikeli siyaseti adım adım uygulamakta, 1999 yılından bu yana kaleler bir bir düşmeye devam etmektedir. 

Önce "insan hakları" ve demokrasi" yutturmacası ile kamu oyunun gözü boyanmış, bu sırada temel değişimlere zemin hazırlanmıştır. 

Yapılanları ve sıradakileri AB Ajandasından okuyalım; 

1) Üniter Devlet kavramı bitirilmelidir, 

2) Lozan çöpe atılmalı, Sevr'in rövanşı alınmalıdır, 

3) Türkiye Cumhuriyeti'nin asli unsuru olan Türk Vatandaşları "azınlık" statüsü ile  adlandırılarak, bölünme tohumları atılmalıdır. 

4) Ermeni iddiaları Türkiye'ye kabul ettirilmelidir. Gerekirse "Rum, Kürt ve hatta zemin bulunursa "Alevi" soykırımı tartışmaları yaratılmalıdır. 

5) Kıbrıs'ın tamamı Rum yönetimine teslim edilmelidir. 

6) Türkiye'nin başını ağrıtacak her türlü sorun gizli ya da açık gündeme taşınmalı, zaman ve zemin uygun olduğunda tartışmaya açılmalıdır. 

7) Ege konusunda Yunan tezlerine zemin hazırlanmalıdır. 

8) Etnik özellik taşımasa dahi, Alevilik-Çerkeslik-Süryanilik-Yörük ve Türkmenlik gibi ülkenin birleşik unsurları "kültür çeşitliliği" ve "mozayiklik" tartışmaları ile kaşınmalı, maya tutanlarda ayrımcılık desteklenmelidir. 

9) Yapılacak siyasi manevralarla hadım edilecek olan ülke dinamikleri birer birer safdışı bırakılarak milli direnç başlamadan kırılmalıdır. 

10) Türkiye Cumhuriyeti'nin temel yapı taşı olan "Egemenlik kayıtsız-şartsız Milletindir"  maddesi ortadan kaldırılarak "kısmi egemenlik paylaşımı" kabul ettirilmelidir. 

Lord Curzon'un torunları bu kez derslerine iyi çalışmışlar. Stratejilerini en az 30 yıllık bir zaman dilimine yaymışlar ve eski işgal yöntemlerini terk etmişlerdir. Bu kez sonuca tam ve kesin bir zaferle ulaşmayı hedeflemektedirler. 

Bu gün gündeme taşınan bir başka tartışma konusu HATAY'dır. Sayın Hulki Cevizoğlu, bu konuyu kısa bir süre önce gündeme getirmiş, ancak belli odaklarca üstü örtülerek, Cevizoğlu susturulmuştur. Son aylarda HATAY ilimizde yabancıların, özellikle Suriye vatandaşlarının toprak ve mülk alımları ile buradaki dengenin bozulması girişimleri vardır. Bu hususta Suriye piyon olarak kullanılmaktadır. Destek ve sorun yaratma operasyonu çok yakında Fransa'nın öncülüğünde Avrupa Birliğinden gelecektir. 

Ortaya bir sorun atılacak, daha sonra çözüm-çözümsüzlük tartışmaları başlatılarak, sonuç alınmaya çalışılacaktır. 

Biraz hafıza sahibi herkes bu isteklerin ve dayatmaların birer birer yerine getirildiğini ve kabul edilmeye devam edildiğini görecektir. 

Bu noktadan sonra "ÇOBAN ATEŞLERİ" yakılacaktır. Herkes elindeki meşaleyle bir yöne dağılacak ve her türlü meşru yöntemle kendi "ÇOBAN ATEŞİNİ" yakacaktır. Bu ülkeyi VATAN belleyen ve kendini TÜRK sayan herkes hiç zaman kaybetmeden tek bir haykırışta birleşmek zorundadır: 

"EGEMENLİK PAYLAŞILAMAZ, AB'YE HAYIR!...." 

Tekrar ediyoruz!.. " ÇOBAN ATEŞLERİ ", milyonlarca " ÇOBAN ATEŞİ", hedef olmadan, onurlu ve gururlu bir milli duruş sergileyerek... 

BİRİNCİ ÇOBAN ATEŞİ: 

" EGEMENLİK PAYLAŞILAMAZ, AB'YE HAYIR!...." 

2.10.2004 

***** 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder