Polis Akademisi'ne kelepçe.,
02 Aralık 2014
Bedirhan Yılmaz
17-25 Aralık Yolsuzluk soruşturmalarından sonra müfredatından ‘mali yönetim ve yolsuzluk’ dersi kaldırılan Güvenlik Bilimleri Fakültesi şimdi de kapatma ile karşı karşıya. Öğrencilerin kazanılmış hakları ellerinden alınıyor.
Ahmet, Polis Akademisi 4. sınıfta okuyan 470 öğrenciden biri. Akademiye liseden sonra başlayanlardan. Aslında liseye geçiş sınavında da hayli yüksek puan alır ama o sıralar polis kolejini düşünmez. İlindeki en yüksek puanlı Anadolu lisesine kaydını yaptırır. Polisliğe lise sıralarında merak salar başarılı öğrenci. Kendi ifadesiyle akademi, “çocuksu hislerin çok ötesinde bir şeydir” onun için. Lise bitince İstanbul’da iyi bir üniversitenin yüksek puanlı bölümüne gitmeyi hak etmesine rağmen Polis Akademisi’ne, yani hayaline yönelir. İlgili imtihanı kazanınca üniversiteden vazgeçer. O kadar sevinmiştir ki sabaha kadar uyuyamaz.
Ahmet’in akademideki yılları da oldukça parlaktır. En başarılılar arasına adını yazdırır. Fakat hükümetin, emniyet teşkilatına yönetici yetiştiren polis kolejleri ve Polis Akademisi’ni kapatma kararıyla hem üzgün hem de şaşkındır. Üniformayı giymeye yarım dönem kalmıştır üstelik. Kazanılmış hakkının kanun zoruyla elinden alınmasına anlam veremez. “Hevesim kursağımda kaldı.” diye özetliyor şu sıralar neler hissettiğini.
Hocaları kapatma olayı hakkında net cevap veremez. Meclis’e sevk edilen yasal düzenlemeyle alakalı metnin içeriğini vizeler için verilen ara tatilde öğrenir. Gerçekle yüzleşmiştir artık: “Tam okulu bitirmek üzereyken akademinin kapatılacak olması bütün arkadaşlarım gibi beni de derinden etkiledi. Üniversite sınavında en iyi üniversiteleri kazandığı hâlde burayı tercih eden arkadaşlar var. Polis koleji ile birlikte 8 senesi burada geçen arkadaşlarım mevcut. Bütün bu birikimler çöpe mi gidecek? Ben hukuk fakültesi kazanabiliyordum. Devlet bana iktisadi ve idari bilimler fakültesinde okuyacaksın diyor. İstemediğim bir üniversite okumak zorunda mı kalacağım? Hayata atılma hayalleri kurarken bu saatten sonra üniversite sınavına mı hazırlanacağım?” Arkadaşlarının durumu da çok farklı değil. İşin içerisine diğer sınıflar da katıldığında mağdur öğrenci sayısı 1600’ü aşıyor.
Hükümet, 169 yıllık emniyet teşkilatını baştan ayağa değiştirecek yasa girişimine bir hayli önem atfediyor. Meclis’e gönderilen metne göre, mevcut birinci sınıf emniyet müdürlerinin tamamı üç ay içinde emekli edilecek. Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi kapatılacak. Hocaları başka üniversitelerde vazifelendirilecek. Öğrencileri ise Yükseköğretim Kurulu’nca (YÖK) belirlenecek iktisadi ve idari bilimler fakültelerine kaydırılacak.
Güvenlik Bilimleri Fakültesi emniyete komiser yardımcısı yetiştiriyor. Geleceğin il emniyet müdürleri burada ilk üç sınıfta polislik mesleği için gerekli genel bilgileri, son sınıfta ihtisas bölümleri için özel bilgileri kapsayacak eğitimden geçiyor. Buranın lağvı akademinin kapatılması anlamına geliyor. Yasayla iki seneden beri öğrenci almayan polis kolejleri de tarihe karışıyor. Şu anda 3 ve 4’üncü sınıfta eğitim gören yaklaşık 600 öğrenci Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı dengi okullara transfer olacak.
Avukat Fikret Duran, yasa tasarısının anayasaya ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğu görüşünde: “Şayet söz konusu taslak gündemde yer aldığı şekliyle yasalaşırsa o okullarda okuyan öğrencilerin anayasal bir hak olan kazanılmış hakları gasbedilmiş olacak. Bu yasadan etkilenen herkesin kanuni yollara başvurma hakkı var. Yakın zaman önce polis kolejlerini ilgilendiren yönetmelikle polis koleji öğrencilerinin doğrudan Polis Akademisi’ne geçişlerini kaldırmışlardı. Hakları elinden alınan öğrenciler Danıştay’a başvurmuş, Danıştay söz konusu yönetmelik maddesini durdurmuştu. Hâl böyle iken hükümetin tekrar aynı şekilde yeni bir taslak hazırlaması manidar. Elinde yasama gücü bulunan iktidarın bu yetkiyi sonuna kadar keyfî olarak kullanacağını gösteriyor.”
Kolej ve Güvenlik Bilimleri Fakülte-si’ne kilit vuran hükümet, hâliyle doğacak komiser yardımcısı ihtiyacınıysa Ankara, İstanbul ve İzmir’deki devlet üniversitelerinden temin etmeyi planlıyor. 3 ve 4’üncü sınıftaki 2 bin 500 kişi mülakatla akademiye alınacak. Sadece üç vilayetin seçilmesi de anayasanın eşitlik ilkesine aykırı bu arada. Birçok öğrenci hakkını aramak için Danıştay’a dava açtı.
Ahmet’in akademideki yılları da oldukça parlaktır. En başarılılar arasına adını yazdırır. Fakat hükümetin, emniyet teşkilatına yönetici yetiştiren polis kolejleri ve Polis Akademisi’ni kapatma kararıyla hem üzgün hem de şaşkındır. Üniformayı giymeye yarım dönem kalmıştır üstelik. Kazanılmış hakkının kanun zoruyla elinden alınmasına anlam veremez. “Hevesim kursağımda kaldı.” diye özetliyor şu sıralar neler hissettiğini.
Hocaları kapatma olayı hakkında net cevap veremez. Meclis’e sevk edilen yasal düzenlemeyle alakalı metnin içeriğini vizeler için verilen ara tatilde öğrenir. Gerçekle yüzleşmiştir artık: “Tam okulu bitirmek üzereyken akademinin kapatılacak olması bütün arkadaşlarım gibi beni de derinden etkiledi. Üniversite sınavında en iyi üniversiteleri kazandığı hâlde burayı tercih eden arkadaşlar var. Polis koleji ile birlikte 8 senesi burada geçen arkadaşlarım mevcut. Bütün bu birikimler çöpe mi gidecek? Ben hukuk fakültesi kazanabiliyordum. Devlet bana iktisadi ve idari bilimler fakültesinde okuyacaksın diyor. İstemediğim bir üniversite okumak zorunda mı kalacağım? Hayata atılma hayalleri kurarken bu saatten sonra üniversite sınavına mı hazırlanacağım?” Arkadaşlarının durumu da çok farklı değil. İşin içerisine diğer sınıflar da katıldığında mağdur öğrenci sayısı 1600’ü aşıyor.
Hükümet, 169 yıllık emniyet teşkilatını baştan ayağa değiştirecek yasa girişimine bir hayli önem atfediyor. Meclis’e gönderilen metne göre, mevcut birinci sınıf emniyet müdürlerinin tamamı üç ay içinde emekli edilecek. Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi kapatılacak. Hocaları başka üniversitelerde vazifelendirilecek. Öğrencileri ise Yükseköğretim Kurulu’nca (YÖK) belirlenecek iktisadi ve idari bilimler fakültelerine kaydırılacak.
Güvenlik Bilimleri Fakültesi emniyete komiser yardımcısı yetiştiriyor. Geleceğin il emniyet müdürleri burada ilk üç sınıfta polislik mesleği için gerekli genel bilgileri, son sınıfta ihtisas bölümleri için özel bilgileri kapsayacak eğitimden geçiyor. Buranın lağvı akademinin kapatılması anlamına geliyor. Yasayla iki seneden beri öğrenci almayan polis kolejleri de tarihe karışıyor. Şu anda 3 ve 4’üncü sınıfta eğitim gören yaklaşık 600 öğrenci Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı dengi okullara transfer olacak.
Avukat Fikret Duran, yasa tasarısının anayasaya ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğu görüşünde: “Şayet söz konusu taslak gündemde yer aldığı şekliyle yasalaşırsa o okullarda okuyan öğrencilerin anayasal bir hak olan kazanılmış hakları gasbedilmiş olacak. Bu yasadan etkilenen herkesin kanuni yollara başvurma hakkı var. Yakın zaman önce polis kolejlerini ilgilendiren yönetmelikle polis koleji öğrencilerinin doğrudan Polis Akademisi’ne geçişlerini kaldırmışlardı. Hakları elinden alınan öğrenciler Danıştay’a başvurmuş, Danıştay söz konusu yönetmelik maddesini durdurmuştu. Hâl böyle iken hükümetin tekrar aynı şekilde yeni bir taslak hazırlaması manidar. Elinde yasama gücü bulunan iktidarın bu yetkiyi sonuna kadar keyfî olarak kullanacağını gösteriyor.”
Kolej ve Güvenlik Bilimleri Fakülte-si’ne kilit vuran hükümet, hâliyle doğacak komiser yardımcısı ihtiyacınıysa Ankara, İstanbul ve İzmir’deki devlet üniversitelerinden temin etmeyi planlıyor. 3 ve 4’üncü sınıftaki 2 bin 500 kişi mülakatla akademiye alınacak. Sadece üç vilayetin seçilmesi de anayasanın eşitlik ilkesine aykırı bu arada. Birçok öğrenci hakkını aramak için Danıştay’a dava açtı.
Mülakatta maklube sorusu
Bu amaçla yapılan birinci mülakatın tarihi 31 Ekim idi. Kontenjan dolmayınca “devlet üniversitesi” şartı kaldırıldı. 12-16 Kasım tarihlerindeki ikinci mülakata katılanlardan birinin iddiaları görüşmenin ciddiyeti ve niteliğine dair mühim ipuçları veriyor: “Bana sınavda maklube yiyip yemediğim soruldu. Soru karşısında oldukça şaşırdım. Genel kültürü ölçen sorular bekliyordum. Anladım ki referansı sağlam olmayanları almıyorlar. Sonuçta elediler beni. Mülakata katılanlar kendi aramızda konuşuyorduk. Onlara da benzer sorular sormuşlar. Görevlilerden bazıları koridorlarda paralel yapı ile ilgili olanlar söylesin. Memur olsalar dahi bu hakları ellerinden alınacak, diye bağırarak psikolojik baskı yapıyordu.”
Akademi öğrencilerinin elinden haklarını alan iktidar, 2500 amir adayını Polis okullarında hafta sonları verilecek kurslarla sisteme entegre etmeyi düşünüyor. Emniyetin yedi yıllık ihtiyacına denk gelen bu alım için sadece üç ile özel hak tanınması ve sözlü sınav yönteminin yeğlenmesine ilişkin tartışmalar dinmiyor. Polis koleji ve Polis Akademisi öğrencileri dışlanırken, yerlerinin liyakate özen gösterilmeksizin doldurulma çabaları “Teşkilat siyasallaşıyor mu?” sorusunu akla getiriyor.
İçişleri Bakanlığı kolej öğrencilerinin akademiye geçişini engelleyen yönetmeliği ‘rütbeli amir sayısındaki fazlalık’ gerekçesiyle savunmuştu. Fakat bizzat İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın duyurduğu rakamlar bakanlığın gerekçesiyle çelişiyor. Ala’ya göre mevcut komiser sayısı 2174 ve 10 bin komisere ihtiyaç var. Komiser yardımcısı sayısı mevcutta 6 bin 679 fakat ihtiyaç 12 bin 500. Polis Akademisi 17- 25 Aralık yolsuzluk operasyonundan sonra hükümet yanlısı basın tarafından âdeta hedef tahtasında. Akademinin kapatılması henüz gündemde yokken 1 Haziran 2014’te Sabah gazetesinin “Fesat yuvası kapatılıyor” manşetiyle çıkması çok manidar. 2013’teki 17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmaları akabinde akademi müfredatından ‘mali yönetim ve yolsuzluk’ dersinin kaldırılmasıysa başlı başına skandal.
Bu amaçla yapılan birinci mülakatın tarihi 31 Ekim idi. Kontenjan dolmayınca “devlet üniversitesi” şartı kaldırıldı. 12-16 Kasım tarihlerindeki ikinci mülakata katılanlardan birinin iddiaları görüşmenin ciddiyeti ve niteliğine dair mühim ipuçları veriyor: “Bana sınavda maklube yiyip yemediğim soruldu. Soru karşısında oldukça şaşırdım. Genel kültürü ölçen sorular bekliyordum. Anladım ki referansı sağlam olmayanları almıyorlar. Sonuçta elediler beni. Mülakata katılanlar kendi aramızda konuşuyorduk. Onlara da benzer sorular sormuşlar. Görevlilerden bazıları koridorlarda paralel yapı ile ilgili olanlar söylesin. Memur olsalar dahi bu hakları ellerinden alınacak, diye bağırarak psikolojik baskı yapıyordu.”
Akademi öğrencilerinin elinden haklarını alan iktidar, 2500 amir adayını Polis okullarında hafta sonları verilecek kurslarla sisteme entegre etmeyi düşünüyor. Emniyetin yedi yıllık ihtiyacına denk gelen bu alım için sadece üç ile özel hak tanınması ve sözlü sınav yönteminin yeğlenmesine ilişkin tartışmalar dinmiyor. Polis koleji ve Polis Akademisi öğrencileri dışlanırken, yerlerinin liyakate özen gösterilmeksizin doldurulma çabaları “Teşkilat siyasallaşıyor mu?” sorusunu akla getiriyor.
İçişleri Bakanlığı kolej öğrencilerinin akademiye geçişini engelleyen yönetmeliği ‘rütbeli amir sayısındaki fazlalık’ gerekçesiyle savunmuştu. Fakat bizzat İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın duyurduğu rakamlar bakanlığın gerekçesiyle çelişiyor. Ala’ya göre mevcut komiser sayısı 2174 ve 10 bin komisere ihtiyaç var. Komiser yardımcısı sayısı mevcutta 6 bin 679 fakat ihtiyaç 12 bin 500. Polis Akademisi 17- 25 Aralık yolsuzluk operasyonundan sonra hükümet yanlısı basın tarafından âdeta hedef tahtasında. Akademinin kapatılması henüz gündemde yokken 1 Haziran 2014’te Sabah gazetesinin “Fesat yuvası kapatılıyor” manşetiyle çıkması çok manidar. 2013’teki 17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmaları akabinde akademi müfredatından ‘mali yönetim ve yolsuzluk’ dersinin kaldırılmasıysa başlı başına skandal.
Danıştay kararı uygulanmıyor
Akademinin başına geleceklerin işaret fişeği polis kolejleriyle patlatılmıştı aslında. 3 Haziran 2014’te Polis Akademisi Başkanlığı Güvenlik Bilimleri Fakültesi Giriş ve Eğitim Öğretim Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle, polis koleji öğrencilerinin akademiye geçiş hakları sınırlandırıldı. Daha önce olmayan fiziki yeterlilik ve sözlü mülakat sınavı getirildi. İçişleri Bakanlığı yeni yönetmeliğe hukuki hiçbir gerekçe göstermedi. “Akademiye geçecekler yalnızca mülakatla alınacaklar.” demekle yetindi. Kolej mezunu 316 öğrenciden yalnızca 80’i mülakat yoluyla akademiye alındı. Geriye kalan 236 öğrenci ise mağdur edildi. En başaralı öğrenciler, mülakattan çok düşük puanlar verilmek suretiyle akademi hakkından mahrum bırakıldı. İlk 20 içerisinde yer alan hiçbir öğrenci akademiye kayıt yaptıramadı. İşin ilginç tarafı bütün bunlar üniversite sınavından sonra yapıldığı için öğrenciler sınava da giremedi. Doğal olarak bir yılları boşa gitmiş oldu. Öğrenciler ve aileler uygulamaya hayli tepki gösteriyor.
Mağdur öğrencilerden E.Y, liselere geçiş sınavında en iyi fen liselerinden birini kazandı. Başarılı öğrenci tercihini polis kolejinden yana kullandı. Akademiye geçiş hayali İçişleri Bakanlığı’nın yönetmeliği ile suya düştü. O güne kadar olmayan mülakat uygulaması ile elendi. Kendisinin de anlam veremediği özellikle yolsuzluk operasyonunda gündeme gelen paralel yapı ile ilgili sorular sormuşlar. İddiaya göre, üç tane paralel öğrenci ismi söyle seni geçirelim demişler. “Kazanılmış hakkımız elimizden alındı. Mahkemeye başvurdum. Hakkımı sonuna kadar arayacağım. Arkadaşlarımdan bazıları mahkemeyi kazandı. Fakat henüz mahkeme kararı uygulanmış değil. Üniversite sınavından sonra böyle bir uygulamaya imza attılar. Doğal olarak bir senem boşa gitti.” diye konuşuyor E.Y.
Üniversite sınavında fen liselerinden sonra en başarılı öğrenciler polis kolejinden çıkıyor. Bakanlığın mağdur öğrencilere sunduğu alternatif oldukça ilginç. Fakülteye giremeyen polis koleji mezunları talep etmeleri hâlinde, polis meslek yüksekokullarına sınavsız olarak yerleştirilecek. Hâlbuki bu öğrencilere polis kolejine girerken akademiye direkt geçiş yapma ve komiser yardımcısı olarak mezun olma hakları verilmişti. Polis kolejinde okuyan ve bu yıl mezun olan öğrencilerin aileleri, kazanılmış haklarının ellerinden alındığı gerekçesiyle Danıştay 8. Dairesi’ne yürütmeyi durdurma ve iptal davası açtı. Daire, 12 Eylül’de yönetmeliğin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi. Karar emsal teşkil etmesine rağmen öğrencilerin mağduriyetleri hâlen daha giderilmedi.
Akademinin başına geleceklerin işaret fişeği polis kolejleriyle patlatılmıştı aslında. 3 Haziran 2014’te Polis Akademisi Başkanlığı Güvenlik Bilimleri Fakültesi Giriş ve Eğitim Öğretim Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle, polis koleji öğrencilerinin akademiye geçiş hakları sınırlandırıldı. Daha önce olmayan fiziki yeterlilik ve sözlü mülakat sınavı getirildi. İçişleri Bakanlığı yeni yönetmeliğe hukuki hiçbir gerekçe göstermedi. “Akademiye geçecekler yalnızca mülakatla alınacaklar.” demekle yetindi. Kolej mezunu 316 öğrenciden yalnızca 80’i mülakat yoluyla akademiye alındı. Geriye kalan 236 öğrenci ise mağdur edildi. En başaralı öğrenciler, mülakattan çok düşük puanlar verilmek suretiyle akademi hakkından mahrum bırakıldı. İlk 20 içerisinde yer alan hiçbir öğrenci akademiye kayıt yaptıramadı. İşin ilginç tarafı bütün bunlar üniversite sınavından sonra yapıldığı için öğrenciler sınava da giremedi. Doğal olarak bir yılları boşa gitmiş oldu. Öğrenciler ve aileler uygulamaya hayli tepki gösteriyor.
Mağdur öğrencilerden E.Y, liselere geçiş sınavında en iyi fen liselerinden birini kazandı. Başarılı öğrenci tercihini polis kolejinden yana kullandı. Akademiye geçiş hayali İçişleri Bakanlığı’nın yönetmeliği ile suya düştü. O güne kadar olmayan mülakat uygulaması ile elendi. Kendisinin de anlam veremediği özellikle yolsuzluk operasyonunda gündeme gelen paralel yapı ile ilgili sorular sormuşlar. İddiaya göre, üç tane paralel öğrenci ismi söyle seni geçirelim demişler. “Kazanılmış hakkımız elimizden alındı. Mahkemeye başvurdum. Hakkımı sonuna kadar arayacağım. Arkadaşlarımdan bazıları mahkemeyi kazandı. Fakat henüz mahkeme kararı uygulanmış değil. Üniversite sınavından sonra böyle bir uygulamaya imza attılar. Doğal olarak bir senem boşa gitti.” diye konuşuyor E.Y.
Üniversite sınavında fen liselerinden sonra en başarılı öğrenciler polis kolejinden çıkıyor. Bakanlığın mağdur öğrencilere sunduğu alternatif oldukça ilginç. Fakülteye giremeyen polis koleji mezunları talep etmeleri hâlinde, polis meslek yüksekokullarına sınavsız olarak yerleştirilecek. Hâlbuki bu öğrencilere polis kolejine girerken akademiye direkt geçiş yapma ve komiser yardımcısı olarak mezun olma hakları verilmişti. Polis kolejinde okuyan ve bu yıl mezun olan öğrencilerin aileleri, kazanılmış haklarının ellerinden alındığı gerekçesiyle Danıştay 8. Dairesi’ne yürütmeyi durdurma ve iptal davası açtı. Daire, 12 Eylül’de yönetmeliğin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi. Karar emsal teşkil etmesine rağmen öğrencilerin mağduriyetleri hâlen daha giderilmedi.
HOLLANDA’DA POLİS EĞİTİMİ
Hollanda, polislikte uzun vadeli değişim programlarını 1990’lı yılların başında tamamlamıştır. Söz konusu yeniden yapılanma sürecinin en önemli bölümlerinden biri eğitim alanındaydı. Hollanda polis teşkilatında eğitim faaliyetleri Ulusal Polis Seçme ve Eğitim Daire Başkanlığı’nca yürütülmektedir. Bu kurum polis teşkilatına polis adaylarının seçimi, kurum içinde personel seçimi, her çeşit ve düzeyde eğitim ile danışmanlık hizmetlerini veriyor. Ulusal Polis Seçme ve Eğitim Daire Başkanlığı; Polis okulları; polis adaylarına mesleki temel eğitim veren Polis Akademisi; amir adaylarına mesleki temel eğitim veren Polis Seçme Merkezi; polis adaylarının seçimini gerçekleştiren, Polis Bilimleri Merkezi; ihtiyaç duyulan her alanda bilimsel çalışma yapan ve eğitim sistemini yenileyen Polis Yöneticiliği Eğitim Enstitüsü; amir ve memurlara her düzeyde yönetim eğitimi veren ve yükselmenin standartlarını belirleyen birimlerden oluşuyor. (Kaynakça Özgüler, M. (2001). “ Hollanda Polis Teşkilatında Eğitim” Polis Dergisi. Sayı: 28 Ankara: EGM Yayınları, s. 99.)
Hollanda, polislikte uzun vadeli değişim programlarını 1990’lı yılların başında tamamlamıştır. Söz konusu yeniden yapılanma sürecinin en önemli bölümlerinden biri eğitim alanındaydı. Hollanda polis teşkilatında eğitim faaliyetleri Ulusal Polis Seçme ve Eğitim Daire Başkanlığı’nca yürütülmektedir. Bu kurum polis teşkilatına polis adaylarının seçimi, kurum içinde personel seçimi, her çeşit ve düzeyde eğitim ile danışmanlık hizmetlerini veriyor. Ulusal Polis Seçme ve Eğitim Daire Başkanlığı; Polis okulları; polis adaylarına mesleki temel eğitim veren Polis Akademisi; amir adaylarına mesleki temel eğitim veren Polis Seçme Merkezi; polis adaylarının seçimini gerçekleştiren, Polis Bilimleri Merkezi; ihtiyaç duyulan her alanda bilimsel çalışma yapan ve eğitim sistemini yenileyen Polis Yöneticiliği Eğitim Enstitüsü; amir ve memurlara her düzeyde yönetim eğitimi veren ve yükselmenin standartlarını belirleyen birimlerden oluşuyor. (Kaynakça Özgüler, M. (2001). “ Hollanda Polis Teşkilatında Eğitim” Polis Dergisi. Sayı: 28 Ankara: EGM Yayınları, s. 99.)
FRANSA’DA POLİS EĞİTİMİ
Ulusal Polis Yüksek Okulu teşkilata emniyet müdürü yetiştirir. 4 yıllık üniversite mezunu olan siviller ve orta kademe amirlerden 10 yıl çalışmış ve sınavda başarılı olanlar bu kuruma alınır. Öğrenim süresi iki yıldır (1 yıl teorik eğitim + 1 yıl staj). Okulda eğitici olarak; sivil üniversitelerden gelen öğretim elemanları, araştırmacılar, meslekten emniyet müdürü akademisyenler, meslekten uzmanlar, dış polis müdürlüklerinden atölye çalışmaları için nitelikli emniyet müdürleri, uygulamalı dersler için orta kademe polisler görev alır. Hocaları dış kadrolardan tecrübeli emniyet müdürleridir. Ders ve konuyu tamamlayıcı konferans, kurum ziyareti, kısa sunumlar tertip edilir. Ders ve konuya göre staj programı hazırlanır. Staj programı rapor hâline getirilir, rapor eğitim yılı sonunda not olarak değerlendirilir. Okul mezunları aynı süre içinde Lyon Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde mastır programını tamamlar ve tez verirler. Orta Kademe Amirler Okulu; teşkilata orta kademe amir yetiştirir. İki yıllık eğitim süresini kapsar (1 yıl teorik + 1 yıl staj). Öğrenci kaynağı; 2 yıllık üniversite mezunu olan siviller ve teşkilatta polis memuru olarak 5 yıl hizmet vermiş ve sınavda başarılı olanlar bu kuruma alınır. Okulda eğitici olarak; sivil üniversitelerden gelen öğretim elemanları, araştırmacılar, meslekten emniyet müdürü akademisyenler, meslekten uzmanlar, dış polis müdürlüklerinden atölye çalışmaları için nitelikli emniyet müdürleri, uygulamalı dersler için orta kademe polis memurları görev alır. Polis Okulları; Fransa’da ülkenin çeşitli bölgelerine dağılmış toplam 20 polis okulu bulunmaktadır. Okullarda büyüklüğüne göre 200 ile 800 arasında öğrenci eğitim görmektedir. Bu okullarda mesleki temel eğitim verilmektedir. Eğitim süresi 2 (1 yıl teorik + 1 yıl staj) yıldır. (Kaynakça: Akkaya, A. 2003. Fransa’da Polis Eğitimi. Ankara: Yüksek Lisans Tezi.s.9. )
Ulusal Polis Yüksek Okulu teşkilata emniyet müdürü yetiştirir. 4 yıllık üniversite mezunu olan siviller ve orta kademe amirlerden 10 yıl çalışmış ve sınavda başarılı olanlar bu kuruma alınır. Öğrenim süresi iki yıldır (1 yıl teorik eğitim + 1 yıl staj). Okulda eğitici olarak; sivil üniversitelerden gelen öğretim elemanları, araştırmacılar, meslekten emniyet müdürü akademisyenler, meslekten uzmanlar, dış polis müdürlüklerinden atölye çalışmaları için nitelikli emniyet müdürleri, uygulamalı dersler için orta kademe polisler görev alır. Hocaları dış kadrolardan tecrübeli emniyet müdürleridir. Ders ve konuyu tamamlayıcı konferans, kurum ziyareti, kısa sunumlar tertip edilir. Ders ve konuya göre staj programı hazırlanır. Staj programı rapor hâline getirilir, rapor eğitim yılı sonunda not olarak değerlendirilir. Okul mezunları aynı süre içinde Lyon Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde mastır programını tamamlar ve tez verirler. Orta Kademe Amirler Okulu; teşkilata orta kademe amir yetiştirir. İki yıllık eğitim süresini kapsar (1 yıl teorik + 1 yıl staj). Öğrenci kaynağı; 2 yıllık üniversite mezunu olan siviller ve teşkilatta polis memuru olarak 5 yıl hizmet vermiş ve sınavda başarılı olanlar bu kuruma alınır. Okulda eğitici olarak; sivil üniversitelerden gelen öğretim elemanları, araştırmacılar, meslekten emniyet müdürü akademisyenler, meslekten uzmanlar, dış polis müdürlüklerinden atölye çalışmaları için nitelikli emniyet müdürleri, uygulamalı dersler için orta kademe polis memurları görev alır. Polis Okulları; Fransa’da ülkenin çeşitli bölgelerine dağılmış toplam 20 polis okulu bulunmaktadır. Okullarda büyüklüğüne göre 200 ile 800 arasında öğrenci eğitim görmektedir. Bu okullarda mesleki temel eğitim verilmektedir. Eğitim süresi 2 (1 yıl teorik + 1 yıl staj) yıldır. (Kaynakça: Akkaya, A. 2003. Fransa’da Polis Eğitimi. Ankara: Yüksek Lisans Tezi.s.9. )
Prof. Dr. İbrahim Cerrah:
YOLSUZLUKLARIN ÜZERİNE GİDEN
POLİS İSTENMİYOR!
17-25 Aralık yolsuzluk operasyonundan sonra polis teşkilatında başlatılan tasfiyeleri devlet aklı ile izah etmek mümkün değil. Polis Akademisi’ni kapatma çabaları bu kurumdan mezun olan amir ve memurların büyük rüşvet ve yolsuzluklarla başarılı bir şekilde mücadele etmesinden duyulan rahatsızlığı yansıtıyor. Yozlaşmış ve yolsuzluğa bulaşmış siyaset, büyük yolsuzlukların üzerine gidebilecek kadar ‘zeki’, ‘eğitimli’, ‘hukuka inanmış’ ve ‘cesur’ bir polis istemiyor. Polisliği sadece sokaktaki sıradan suçlularla mücadele etmek olarak algılayan polisler olsun isteniyor. Siyasetçiler siyasilerin adı karıştığı büyük rüşvet, hırsızlık ve yolsuzlukları polisin görmesini istemiyor. Polis eğitimiyle ilgili tasarının yasalaşması hâlinde polis teşkilatı 30-40 sene geriye gidecektir. Bu yapılanın hukuk devleti ile bağdaşması söz konusu olamaz. Polisi hukuka hizmet etmekten uzaklaştırarak âdeta parti polisine dönüştüren bu tasarı ileri demokrasi ve ‘Yeni Türkiye’ gibi hedefler ile de bağdaştırılamaz. Polis Akademisi’nde yetişen öğrenciler; özellikle belirtmek isterim ki çok zekiler ve dünya ve Türkiye’de olup bitenleri fark edecek kadar donanımlılar. Mesleki eğitim açısından iyi eğitimli ve donanımlı oldukları için görevlerinde de çok başarılı oluyorlar. Ayrıca bu polisler yozlaşmış kişiler tarafından satın alınamayacak kadar da dürüstler. Son olarak bu polisler milletin hukukunu korumak konusunda çok cesur ve kararlılar. Suç işleyen kim olursa olsun, hangi konumu sahip olursa olsun üzerine gidecek kadar cesurlar. Memleketin çıkarlarını kendi bireysel endişe ve çıkarlarının üstünde tutacak kadar dürüst ve cesurlar.
(Eski Polis Akademisi Öğretim Üyesi )
POLİS İSTENMİYOR!
17-25 Aralık yolsuzluk operasyonundan sonra polis teşkilatında başlatılan tasfiyeleri devlet aklı ile izah etmek mümkün değil. Polis Akademisi’ni kapatma çabaları bu kurumdan mezun olan amir ve memurların büyük rüşvet ve yolsuzluklarla başarılı bir şekilde mücadele etmesinden duyulan rahatsızlığı yansıtıyor. Yozlaşmış ve yolsuzluğa bulaşmış siyaset, büyük yolsuzlukların üzerine gidebilecek kadar ‘zeki’, ‘eğitimli’, ‘hukuka inanmış’ ve ‘cesur’ bir polis istemiyor. Polisliği sadece sokaktaki sıradan suçlularla mücadele etmek olarak algılayan polisler olsun isteniyor. Siyasetçiler siyasilerin adı karıştığı büyük rüşvet, hırsızlık ve yolsuzlukları polisin görmesini istemiyor. Polis eğitimiyle ilgili tasarının yasalaşması hâlinde polis teşkilatı 30-40 sene geriye gidecektir. Bu yapılanın hukuk devleti ile bağdaşması söz konusu olamaz. Polisi hukuka hizmet etmekten uzaklaştırarak âdeta parti polisine dönüştüren bu tasarı ileri demokrasi ve ‘Yeni Türkiye’ gibi hedefler ile de bağdaştırılamaz. Polis Akademisi’nde yetişen öğrenciler; özellikle belirtmek isterim ki çok zekiler ve dünya ve Türkiye’de olup bitenleri fark edecek kadar donanımlılar. Mesleki eğitim açısından iyi eğitimli ve donanımlı oldukları için görevlerinde de çok başarılı oluyorlar. Ayrıca bu polisler yozlaşmış kişiler tarafından satın alınamayacak kadar da dürüstler. Son olarak bu polisler milletin hukukunu korumak konusunda çok cesur ve kararlılar. Suç işleyen kim olursa olsun, hangi konumu sahip olursa olsun üzerine gidecek kadar cesurlar. Memleketin çıkarlarını kendi bireysel endişe ve çıkarlarının üstünde tutacak kadar dürüst ve cesurlar.
(Eski Polis Akademisi Öğretim Üyesi )
Tuğrul Özşengül:
HİYERARŞİ ALTÜST OLACAK!
Güvenlik Bilimleri Fakültesi polis teşkilatının ihtiyaç duyduğu komiser yardımcısı yetiştiriyor. Akademiye üniversite sınavında yüzde birlik dilime giren öğrenciler seçiliyor. Bu değişiklikteki amaç üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek. İçişleri bakanı geçen gün bir televizyon programında komiser yardımcısı ihtiyacının fazlalığından söz etti. Bu durumda mantıklı olan Güvenlik Bilimleri Fakültesi’ni kapatmak değil, daha fazla fakülte açmaktır. Güvenlik Bilimleri Fakültesi’ndeki hocaların bazıları, Güvenlik Bilimleri Enstitüsüne alındı. Diğerleri ise YÖK’ün bünyesine verildi. Daha sonra güvenlik bilimleri fakültesi tekrar açılacak ve enstitüdeki akademisyenler buraya kaydırılacak. Yani kadrolaşmalar meydana gelecek. Hükümet bir taraftan Güvenlik Bilimleri Fakültesi’ni kapatırken diğer taraftan komiser yardımcısı açığını doldurmak için üniversitelerden 2500 kişi alacak. Bu öğrenciler hafta sonları verilecek kurslarla komiser yardımcısı yapılacaklar. Bir tarafta 4 yıl boyunca polislik eğitimi alan Polis Akademisi mezunları diğer yanda hafta sonu eğitimi ile komiser yardımcısı olanlar. Hafta sonu eğitimi ile mezun olan komiser yardımcılarının yılların polislerine amirlik yapması çok zor. Bu durum üniforma mesleği olan polisteki hiyerarşiye darbe vuracak.
(Eski Polis Akademisi Öğretim Üyesi )
Güvenlik Bilimleri Fakültesi polis teşkilatının ihtiyaç duyduğu komiser yardımcısı yetiştiriyor. Akademiye üniversite sınavında yüzde birlik dilime giren öğrenciler seçiliyor. Bu değişiklikteki amaç üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek. İçişleri bakanı geçen gün bir televizyon programında komiser yardımcısı ihtiyacının fazlalığından söz etti. Bu durumda mantıklı olan Güvenlik Bilimleri Fakültesi’ni kapatmak değil, daha fazla fakülte açmaktır. Güvenlik Bilimleri Fakültesi’ndeki hocaların bazıları, Güvenlik Bilimleri Enstitüsüne alındı. Diğerleri ise YÖK’ün bünyesine verildi. Daha sonra güvenlik bilimleri fakültesi tekrar açılacak ve enstitüdeki akademisyenler buraya kaydırılacak. Yani kadrolaşmalar meydana gelecek. Hükümet bir taraftan Güvenlik Bilimleri Fakültesi’ni kapatırken diğer taraftan komiser yardımcısı açığını doldurmak için üniversitelerden 2500 kişi alacak. Bu öğrenciler hafta sonları verilecek kurslarla komiser yardımcısı yapılacaklar. Bir tarafta 4 yıl boyunca polislik eğitimi alan Polis Akademisi mezunları diğer yanda hafta sonu eğitimi ile komiser yardımcısı olanlar. Hafta sonu eğitimi ile mezun olan komiser yardımcılarının yılların polislerine amirlik yapması çok zor. Bu durum üniforma mesleği olan polisteki hiyerarşiye darbe vuracak.
(Eski Polis Akademisi Öğretim Üyesi )
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder