CİNNET HALİ

Rifat Serdaroğlu


“Saraylar yaptırdın, döşetemedin/ Demokrasi denen araçla baş edemedin!”


Türkiye’de yaşadıklarımıza bakınca, ülkeyi yönetenlerin “Cinnet Hali” yaşadıklarını, aklı başında bildiğimiz insanların, vücut sağlığı-ruh sağlığı bozulmuş olan Cumhurbaşkanı Recep’in peşine takılmış, ülkeyi bir meçhule sürüklediklerini üzüntüyle görüyorum!
Türkiye’yi bu siyasi girdaptan, demokrasiye zarar vermeden çıkarması gereken muhalefet partileri ise hala bizi bekleyen felaketin maalesef farkında değiller!
Kontrolünü tamamen kaybetmiş olan Cumhurbaşkanı Recep son iki günde tüm dünyayı karşısına aldı! Öylesine saçma-sapan şeyler söyledi ki, itibarımız sıfırlandığı gibi, ekonomimiz de sallanmaya başladı,
Bakın neler söyledi;
-Amerika kendi işine baksın, bizim akla değil dosta ihtiyacımız var. Oradaki uygulamaları biz biliyoruz.
-Avrupa Birliği de kim? Onlara ne oluyor? Bizi elli yıldır Avrupa kapılarında bekletenler şimdi hangi yüzle konuşuyorlar? Biz kendi göbeğimizi kendimiz keseriz. Karışmasınlar bize yahu!
-Almanya Şansölyesi Merkel’e isim vererek hakaret etti!
-Çarşı Grubundan girdi, Taksim Gezicilerden çıktı!
-Parti Genel Başkanı gibi siyasete ayar vermeye kalktı!
-TOBB Oda Başkanlarından 365 tanesini Saray’a çağırdı, karşısına dizdi ve kendisini alkışlattı!
Bu yaşadıklarımız, Türkiye’yi yönetenlerin bir cinnet hali yaşadıklarının açık örnekleridir.
Bu cinnet hali artarak devam edecektir;
-Yüksek Yargının tamamına yakın çoğunluğu, iktidarın emrine girecek yetenekteki (!) kişiler atanarak, yeniden düzenlenmektedir.
-Cumhurbaşkanı Recep’in Danıştay’a ve Yargıtay’a atadıkları kişilerin niteliği, yargı yoluyla yapılan “Yargısız İnfazların” devam edeceğini, önümüzdeki günlerde toplu tutuklama dalgalarıyla karşılaşacağımızı bize anlatmaktadır. Türkiye bir “Hukuk Devleti” olmaktan, süratle “Tetikçi Yargıç Devletine” götürülmektedir.
– Cumhurbaşkanı Recep, medya gruplarının çoğunluğuna hükmetmektedir. Cumhuriyet tarihinde ilk kez, medya Gruplarına doğrudan sahip olan bir iktidar vardır. (Mal sahibi olarak)
-Cumhurbaşkanı Recep, devletin güvenlik güçlerini- devletin denetim kurumlarını kendi elemanları gibi görmekte ve devletin bu güçlerini muhaliflerini yok etmekte kullanmaktadır.
-2015 yılına girerken TC Cumhurbaşkanı Recep “Bitaraf olan bertaraf olacaktır” diye toplumu tehdit etmektedir.
-Ses kayıtlarına ve yabancı basına göre, Cumhurbaşkanı Recep, Türkiye’nin en büyük nakit zenginidir. Sadece evinin bodrum katında 1 Milyar Avro olduğunu, tüm gece polis nezaretinde yapılan sıfırlama çalışmalarına rağmen, 24 saatin sonunda evde hala 30 Milyon Avro kaldığını ses kayıtlarından öğrenmiştik.
İşte bu ve benzeri olağanüstü büyüklükteki paralar, 2015 Haziran’ında ki
Genel Seçimlerde AKP için kullanılacaktır.
-Oy kaydırmaya müsait “Seçsis” denen bilgisayar sistemi bu seçimde de kullanılacaktır. Devleti-Milleti soyanların, Türk Milletinin oylarını çalmayacağına ancak saf olanalar inanır.
-TBMM, gerek başkanının tutumu gerekse AKP çoğunluğu sayesinde, tamamen AKP’ nin emrindedir.
-Demokrasinin can damarı olan “Kuvvetler Ayrılığı İlkesi” ortadan kaldırılmıştır.
Soru şudur;
Her türlü yolsuzluğa bulaşmış, demokratik kurumları Anayasaya aykırı bir şekilde baskı altına almış, kendi medyasını haram havuzlarıyla kurmuş, seçim sonuçlarıyla bile oynayabilecek tıynette bir cemaatler-tarikatlar koalisyonu “DEMOKRATİK YÖNTEMLERLE” ülkenin başından nasıl def edilir?
Türkiye’nin şah damarı bu sorudur.
Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Bahçeli;
Bu sorunun yanıtını vermek zorundasınız. Yanıtınız yoksa Anayasa Mahkemesi de %10’ luk barajın devamı yönünde karar verirse, 2015 Haziran Genel Seçimlerinden sonra Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve Türk Demokrasisinin sonu gelecek, Küresel Çete ve onun eşbaşkanları hedeflerine ulaşacaklar, “Anadolu Federe İslam Devleti” kurulmuş olacaktır.
Bu konudaki düşüncelerimizi yarın paylaşacağız…
Saraylar Yaptırdın Yüceden Yüce/ İçinde yatmadın üç gün üç gece/
Kurbanlar keserim gittiğin gece…
Sağlık ve başarı dileklerimle 17 Aralık 2014
Rifat Serdaroğlu

..