1 Mart 2018 Perşembe

Tayyip Bey İstifa eder mi?


Tayyip Bey İstifa eder mi?

Rahmi Turan,

Başbakan Erdoğan’ın yurt dışındaki karizması da çizildi… Artık, yabancı basın bile ona fena halde yükleniyor.
Meselâ ciddi İngiliz gazetesi Financial Times…
Yayınladığı geniş yorumda “Türkiye’deki sorunların kaynağı Erdoğan” diyor.
Bugün Türkiye’de, Başbakan Erdoğan’ın istifa etmesini isteyen çok sayıda insan var.
Bunların başında, CHP lideri Kılıçdaroğlu geliyor.
“Bu iktidarın artık meşruiyeti kalmamıştır. Erdoğan Başbakanlık koltuğunda oturamaz. Derhal istifa etmeli” diyor.

* * * *
Ancak, benim bildiğim Recep Tayyip Erdoğan, asla istifa etmez!
Kaşlarını çatarak ve gözlerinden kıvılcımlar fışkırtarak, bağıra bağıra konuşur, herkese meydan okumaya devam eder!
Onun lügatinde “istifa” diye bir kelime asla yoktur.
Nitekim bir süre önce, AKP Grup Toplantısı’nda “Avuçlarını yalarlar, avuçlarını” diye haykırmış ve şöyle devam etmişti:
“Bizi buraya millet getirdi, sadece ve sadece, açık söylüyorum, sadece millet götürür! Montaj kasetlerle milletin emanetini yere düşüreceğimizi zannedenler de ancak ham hayalle yetinir!”

* * * *
Bu konuşmadan sonra tüm AKP’liler, Başbakan’ı çılgınca alkışladı.
Neden onu böyle destekliyorlar?
Çünkü AKP demek Recep Tayyip Erdoğan demek.
Bakanlar, milletvekilleri, il ve ilçe başkanları, genel müdürler, hepsi onun ağzına bakıyor. Erdoğan giderse onlara da yol görünecek, AKP silinip gidecek! Bunu biliyorlar!
Erdoğan’ın çevresinde kenetlenmelerinin sebebi bu… Menfaat!
Son sözü sandıkta seçmen söyleyecek!
Siyaset bilgeleri şöyle diyor:
“Yolsuzluk iddialarına batmış bir iktidarın ayakta kalması pek mümkün değildir!”
Yerel değil, genel seçim havası var!
Halkın arasında dolaşmayı çok seven muhabir arkadaşlarım, yolda, kahvede, lokantada insanlara düşüncelerini soruyor, dertlerini dinliyorlar…
“Arkadaşım, ne diyorsun son durumlara?”
“Yolsuzluk ve rüşvet ülkeyi sardı. Birçok kişi küpünü doldurdu, biz ise ne haldeyiz?”
“Ya sen ne diyorsun çiftçi kardeşim?”
“Yerin dibine batsın sadaka gibi yardımlar… Bizi kandırıyorlar! Kendilerine şapur şupur, bize yarabbi şükür! Nedir o ceplerine attıkları milyonlarca dolarlar?”
“Sen emekli yurttaşım… Sen memur kardeşim… Sen ne diyorsun?”
“Açız, aç! Ay sonunu getiremiyoruz. Aç insan lâfla doymaz… Bunlar ise meydanlarda hep lâf söylüyor.”
“Ya sen işçi kardeşim?”
“Ben her şeye bozuluyorum. Hâlâ sefalet ücretiyle sürünüyoruz… Emeğimiz sömürülüyor! Hakça bir düzen istiyorum!”

* * * *
Üç aşağı, beş yukarı böyle konuşuyor insanlarımız…
Bu Pazar, sandığa gidiyoruz!
30 Mart, belediye seçimleri olmasına rağmen, ortalıkta bir “Genel seçim havası” var!
Bazı okurlarım da yazlıkları maillerde “Artık umudumuzu kaybettik” diyorlar…
Hiçbir zaman umutsuz olmayınız!
Her karanlık gecenin sonunda aydınlık vardır.
Kaybedilen para fazla önemli değildir. Kaybedilen namus çok şeydir. Kaybedilen umut ise her şeydir. Cesaretinizi ve umudunuzu asla yitirmeyin sevgili okurlarım…
Acele işe rüşvet karışır!
Ülkemiz rüşvet ve yolsuzluk iddialarıyla çalkalanıyor.
İktidar ise, bu iddiaları araştıracağı yerde, yolsuzlukların üzerini örtme çabası içinde görülüyor!
Atalarımızın çeşitli sözlerini günümüze adapte ederek naklediyorum!

* * * *
- Her yiğidin bir rüşvet yiyişi vardır!
- Sakla rüşveti, zamanı gelince yersin!
- Yanlış rüşvet Bağdat’tan döner!
- Rüşvet rüşvete baka baka kararır!
- Rüşvetin sesi, uzaktan hoş gelir!
- Acele işe rüşvet karışır!
- Kumarda kaybeden, rüşvette kazanır!
- Rüşvet, rüşvetten üstündür.
- Rüşvet gelecek yerden tavuk esirgenmez.
- Adam olacak çocuk, rüşvet yiyişinden bellidir!
- Tatlı rüşvet, yılanı deliğinden çıkarır!
- Rüşvet ye, bağını sorma!
- Rüşvet yiyen kılıfını hazırlar!
- Rüşvet rüşveti çeker!
- Anlayana sivrisinek saz, anlamayana bu sözler bile az!
Günün Sözü
Yalnız Aptallarla Ölüler, Düşüncelerini Değiştirmezler!

***

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder