10 Aralık 2014 Çarşamba

FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER ve İtirafcılar.



FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER ve İtirafcılar..,


İtirafçı Aygan'dan JİTEM Çalışanları Listesine Üç Yeni Ad Daha
PKK itirafçısı ve eski JİTEM çalışanı Abdülkadir Aygan, JİTEM'in Diyarbakır yapılanmasında yer aldığını iddia ettiği üç yeni isim açıkladı. Aygan, "JİTEM'i kuranlar, ona onay verenler, faaliyetlerine göz yumanlar yargılanmalı" dedi.

Erol Önderoğlu
Stockholm-Diyarbakır 
BİA Haber Merkezi
29 Temmuz 2009, Çarşamba 11:28

PKK'den ayrıldıktan sonra bir dönem yasa dışı Jandarma İstihbaratta  (JİTEM) adına çalışan Abdülkadir Aygan, bianet'e, Güneydoğu'da faili meçhul cinayetlerinin işlendiği 1990'lı yıllarda JİTEM yapılanması içinde yer aldığını iddia ettiği üç yeni ismin adını açıkladı.
İsveç'te yaşayan Aygan, bu isimlerin Astsubay Başçavuş Mehmet Çakır,Uzman Çavuş Seçkin Pamukçu ve işçi Hasan Adak olduğunu iddia etti. İtirafçı Murat Demir'ın beyanlarında Adak'ın adı, Halkın Emek Partisi (HEP) Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın'i öldüren kişi olarak anılıyor. 

"Hükümete ve savcılara son çağrım..."

Aygan, nasname.com sitesine yaptığı açıklamada, "İş işten geçmeden bu şer odaklarının yakasına yapışınız. Mazlum ve çilekeş halk sizi destekleyecektir" demişti.
"Hükümete ve savcılara son çağrımdır: İş işten geçmeden bu şer odaklarının ve mensuplarının yakasına yapışınız. Bu mazlum ve çilekeş halk sizi destekleyecektir. Abdulkadir Aygan'ı sığındığı ülkeden almak marifet değil. Ve çare de değil." Türkiye Aygan'ın iadesini istiyor.
Bir binbaşının başında bulunduğu Diyarbakır JİTEM Grup Komutanlığı'na bağlı olarak Batman, Elazığ, Mardin, Silopi, Van, Hakkari ve Erzurum JİTEM Tim Komutanlıkları'nın faaliyet yürüttüğüne işaret eden Aygan, bu timlerin başında da yüzbaşı, üsteğmen veya teğmenler bulunduğunu ifade etti.
JİTEM teşkilatında astsubaylar, uzman çavuşlar, hizmet erleri ve sivil memurların da görev yaptıklarını kaydeden Aygan, 1990-2000 yıllarında JİTEM'de görev yaptığını iddia ettiği personelin listesini nasname.com sitesine açıklamıştı.
JİTEM hiyerarşik yapılanmasının başında Jandarma Genel Komutanlığı'nda general rütbesiyle görev yapan bir "İstihbarat Başkanı"nın bulunduğunu, Jandarma Grupları Komutanlığı'nı da Ankara'da bir Albay, yarbay veya Kıdemli bir binbaşının yönettiğini ileri süren Aygan, bu birime bağlı olarak çalışan Diyarbakır JİTEM Grup Komutanlığı'nın da, Ankara-İstanbul-Adana-Mersin-Samsun ve Antalya JİTEM Tim Komutanlıklarının bulunduğunu savundu.

Aygan'dan 22 "JİTEM'ci subay" adı

Aygan'a göre JİTEM içinde görev yapan subaylar arasında, Ali Akgöz, Veli küçük, Arif Doğan, Ahmet Cem Ersever, Aytekin Özen, Nurettin Ata,Hüseyin Kara, Ali Yıldız, Abdulkerim Kırca, Cahit Aydın, Cemal Temizöz,Kadir Tahir, Zahit Engin, Savaş Gevrekçi, Tunay Yanardağ, Mustafa Karaduman, Musa Sümbül, Osman Aksu, R. Fatih Aslan, Uğur ..... üstteğmen, Zeki.......yüzbaşı, Abdullah.... binbaşı bulunuyor.

15 astsubay da JİTEM'de görev yapmış

Astsubay olarak da listede, Osman Altıntaş, Mehmet..., Adnan Erdeve,İbrahim Gökçeyrek, Necmettin Çekiç, Ali Tellioğlu, Seyfullah Cural, Ali Savar, Ergün Çetin, Üzeyir Demirhan, Yusuf Aslan, Ufuk Kırılmaz, İlhan Tur....., Seyit...., Şaban Bayram'ın isimleri var.

Uzmançavuş, sivil memur ve işçiler

Listedeki uzman çavuşlar da, Mustafa Uzel, Yakup Toprak, Cemal Yaşar,Recep Kara, Yüksel Uğur, Abdulkadir Öztürk, Şerif Yıldız, Murat Kaya,Mustafa genç, Tuncay Şahiner, Mürsel Gözütok, Yavuz Gündoğdu,Oktay Yazıcı, Ahmet Karaçar ve Fevzi Yılmaz'dan oluşuyor.
Aygan'a göre Kemal Emluk, Saniye Emluk, Hatice Elmas, Serpil Toprak,A. Aygan, Abdulkadir Karataş, Hasan Adak ve soy isimlerini hatırlamadığıAbdullah ve Hoca isimli kişiler de sivil memur ve işçi olarak çalışıyordu.

"Hükümete ve savcılara son çağrımdır..."

Aygan, yapılacak ilk iş olarak hangi amaç ve adla kurulmuş olursa olsun JİTEM'i kuranlar ve teşkilatlanmasına onay verenlerin, bu yapıda görev yapanların ve eylemlerine göz yumanların yargılanması olduğunu vurguladı. 
Aygan: Türkiye'ye İade Edilmemek İçin Herşeyi Yapacağım
Anter cinayetiyle ilgili itiraflarıyla gündeme gelen itirafçı Aygan, bianet'e "Türkiye'nin demokratikleşmesine katkı yapmak istemiştim. Hiçbir tarafa yaranamadım. Hiçbir medya kuruluşu veya makama ifade vermeyeceğim" dedi.

Gazeteci Musa Anter cinayetiyle ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yeniden soruşturma açtığı ve Türkiye'nin Danimarka'dan iadesini istediği itirafçı Abdülkadir Aygan, "Türkiye'ye iade edilmemek için tüm hukuki ve diğer şahsi yolları deneyeceğim. Yine de engel olamazsam kendi kendimi imha edeceğim. Türkiye'ye gidip imha edilmektense ailemin yanında mezara girmeyi tercih ederim" dedi.
Anter cinayetiyle ilgili önce Ülkede Özgür Gündem gazetesine ardından da diğer yayın kuruluşlarına önemli açıklamalarda bulunduğu için 17 yıl sonra hakkında soruşturma açılan Aygan, bianet'e e-posta yoluyla verdiği cevapta, basına yansıyan açıklamaları nedeniyle "aile ve kişisel huzurunun kalmadığı ve sağlığının bozulduğunu" ifade etti.

"Bu ortamda tanıklık yapmam delilikle eşdeğer"

"Adeta günah keçisi durumuna getirildim. Türkiye'nin demokratikleşmesine katkıda bulunmayı amaçlamıştım. Ne yazık ki hiçbir tarafa yaranamadım. Üstelik sözlü ve yazılı saldırılara maruz kaldım. Şu an ailemle bir tecrit durumu, yani yarı açık bir cezaevi hayatı yaşıyoruz. Bunları hakkettiğimizi düşünmüyorum."
Aygan, "Bu iş sadece Ergenekon veya JİTEM ile bitirilecek bir iş değil" dedikten sonra şu iddialarda bulundu:
"Türkiye"de herkesin gözü önünde dönen dolapları ve karanlık tezgahları görmemek için kör ve sağır olmak lazım. Ergenekon sanığı generallerin bile çeşitli yöntemlerle ortadan kaldırılmak istendiği ve susturulmak istendiği aşikardır. Hiç kimseye güvenmem söz konusu olamaz...Türkiye'deki tezgahın çok güçlü ve başka yerden sahneye konulduğuna inanmaya başladım. Böylesi bir ortamda tanıklık yapmam delilikle eşdeğerdir."

İade davası sürüyor

1 Ağustos 2008'te Türkiye, öldürmeye teşebbüsün yanı sıra yasadışı bir örgüte üyeliği esnasında çeşitli suçlara karıştığı iddiasıyla, Anter'in öldürülmesi olayının bir numaralı sanığı ve tanığı olarak dinlenmesi gerektiği gerekçesiyle, İsveç'te siyasi göçmen olarak yaşayan eski PKK militanı ve JİTEM elemanı Aygan'ın iadesi için İsveç'e başvurmuştu.
Aygan, İsveç polisince 28 Ocak 2009'da gözaltına alınmıştı. 29 Ocak'ta Växjö Mahkemesi, hakkında iade yargılaması sürdüğü gerekçesiyle Aygan'ıserbest bırakmıştı.
Aygan'ın JİTEM'in Güneydoğu'daki infazlarını anlattığı beyanlarını Ülkede Özgür Gündem Gündem gazetesi 2004'te yayımlamıştı. Aygan, Ergenekon davası sanığı emekli tuğgeneral Veli Küçük'ün "JİTEM yok" açıklamasına karşılık, "JİTEM" yazılı bordrosunu kamuoyuna açıklamıştı.
Diyarbakır Savcılığı, 20 Eylül 1992 tarihinde işlenen Anter Cinayeti'yle ilgili Aygan, PKK itirafçıları Cemil Işık, Ali Ozansoy, Hamit Yıldırım, Mahmut Yıldırım ve Ankara'da öldürülen Binbaşı Ahmet Cem Ersever hakkında soruşlturma başlatmıştı 

Türkiye'nin İstediği Aygan'ı İsveç'te Polis Tutukladı, Mahkeme Serbest Bıraktı


Eski PKK Militanı ve JİTEM tetikçisi Abdülkadir Aygan, haftada 3 kez polise adresini terk etmediğine dair bilgi verecek. Avukatına göre, mahkeme Aygan'ın Türkiye'ye iadesiyle ilgili bir ay içinde karar verebilir.

Abdülkadir Aygan










İsveç'te siyasi göçmen olarak yaşayan eski PKK militanı ve JİTEM'in bordrolu tetikçisi Abdülkadir Aygan, mahkemece serbest bırakıldı.
Türkiye'nin iadesini istediği Aygan'ı İsveç polisi önceki gün (28 Ocak) tutuklamıştı. Avukatı Gunnar Larsson'un verdiği bilgilere göre, Aygan'ı dün çıkarıldığı Växjö Mahkemesi, hakkındaki iade yargılamasının sürmesi nedeniyle serbest bıraktı.
Türkiye, 1 Ağustos 2008'te tarihinde öldürmeye teşebbüsün yanı sıra yasadışı bir örgüte üyeliği esnasında çeşitli suçlara karıştığı iddiasıyla, yazar Musa Anter'in öldürülmesi olayının bir numaralı sanığı ve tanığı olarak dinlenmesi gerektiği gerekçesiyle, iadesi için İsveç'e başvurmuştu.
Aygan, Türkiye'ye iade edilmesiyle ilgili dava süresince, haftada 3 kere polise adresini terk etmediğine dair bilgi verecek. Ayrıca hakkındaki davalar sonuçlanıncaya kadar bulunduğu şehirden ayrılamayacak.
Avukatı, Aygan'nın iade talebini görüşecek mahkemenin bir ay içinde kararını verebileceğini kaydetti.
Türkiye Aygan'ın Turan Aziz adıyla iade edilmesini istiyor.
Aygan'ın JİTEM'in Güneydoğu'daki infazlarını anlattığı beyanlarını Ülkede Özgür Gündem Gündem gazetesi 2004'te yayınlamıştı. Aygan Ergenekon davası sanığı emekli general Veli Küçük'ün JİTEM'in olmadığına dair sözleri üzerine, "JİTEM" yazılı bordrosunu açıklamıştı.

Aygan: Ergenekon için anıklık yaparım, ama İsveç'te

Taraf gazetesinden Neşe Düzel'in konuştuğu Aygan, Ergenekon davası için kendisinden bilgi istenmediğini, tanıklığı ancak İsveç'te yapacağını dile getirmiş, şunları söylemişti:
"Tanıklığı, bulunduğum ülke İsveç’te yaparım. Dünyanın garantisini verseler Türkiye’ye gitmem. Can güvenliğimi sağlayamazlar. Çünkü bunlar ahtapotun kolları gibi her yere girmişler. Ergenekon örgütü, yakalananlarla sınırlı bir şey değil. Bunların altları var, üstleri var. Astın da astı, üstün de üstü var. Daha çok çıkacak bu astlardan, bu üstlerden. Biz JİTEM’de gördük bu sistemi. Zaten JİTEM Ergenekon’un bir parçasıdır." (SNS/TK)





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder