28 Eylül 2018 Cuma

MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİNDE DOGU VE GÜNEYDOGU ANADOLU’DA YABANCI DEVLETLERİN FAALİYETLERİ (1918-1922) BÖLÜM 10

MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİNDE DOGU VE GÜNEYDOGU ANADOLU’DA YABANCI DEVLETLERİN FAALİYETLERİ (1918-1922)  BÖLÜM 10


2- İngilizlerin Musul le Çevresinde Yeni dare Kurma Çalısmaları ve Edward Charles Noel’in Süleymaniye ve Çevresindeki Faaliyetleri 

   Seyh Mahmut Berzenci’nin gönderdigi bu mektup üzerine İngilizler çok sevinmistir. Seyh Mahmut’un Ali İhsan Pasa ile olan ittifakını bilen İngilizler, Seyh Mahmut’tan çekinmekteyseler de, ileriye yönelik olarak bu kisinin sahip oldugu nüfuzu kullanarak bölgeye daha kolay hakim olabileceklerini düsündüklerinden dolayı hemen faaliyete geçmislerdir. Arnold Wilson zamanının olmadıgı, bu nedenle de kendisinin Süleymaniye’ye gidemeyecegini belirterek bu dönemde Irak bölgesine yeni gelmiş olan Yüzbası Edward Charles Noel’i239 Süleymaniye’ye göndermistir. Süleymaniye’ye gelen Yüzbası Noel, kent merkezinde bir konusma yaparak Şeyh Mahmut Berzenci’nin bölgenin hükümdarı olarak atandıgını ilan etmistir240 . 

Daha sonraki sayfalarda, Musul ve çevresi ile Anadolu’daki faaliyetleri hakkında ayrıntılı bilgi verilecek olan Edward Charles Noel’i biraz tanıtmamız gerekmektedir. 1886 yılında dogan Noel241 , aristokrat bir ailenin çocugu olup, büyükbabası Gainsborough Kontu’ydu. Gençliginin ilk dönemlerinde Farsça, Arapça ve Rusça basta olmak üzere birçok Dogu dilini ögrenmistir. Issız ve tehlikeli yerlere gitmekten zevk alan, kılık degistirmeyi seven Noel’in, Asya halkları arasında kendi yurdundaymısçasına rahat yasadıgı belirtilmektedir. Gertrude Bell onun ‘kusursuz cesareti’nden söz etmektedir. 1909 ve 1910 yıllarında iki kez, Türk köylerinde ve Bedevi çadırlarında geceleyerek bisikletle ngiltere’den Hindistan’a gitmistir242 . 

1915’te yüzbası iken ran’daki Ahvan kentine konsolos olarak atanan Noel243, bu dönemde Afganistan’da faaliyet gösteren Alman Ajanı Wassmuss’un faaliyetlerinin etkisiz hale getirilmesi hususunda Sir Percy Cox tarafından görevlendirilmistir244. 1918 yılının baslarında Bakü’nün Türklerin eline geçmemesi için faaliyet gösteren , İngiliz kuvvetleri ve ajanları arasında bulunan Noel, burada bir hayli sıkıntılı günler geçirmis, bir ara bölgede yasayan yerli halka esir bile düsmüstür. İngilizlerin faaliyetleri sonucunda 27 Agustos 1918’de serbest kalan Noel, ran bölgesindeki Türk kuvvetlerine karsı yürütülen İngiliz harekatında yer almıstır. Mondros Mütarekesi’nden kıs bir süre önce Irak Cephesi’ne gönderilen Noel bu bölgede de faaliyetlerine devam etmistir245 . 

Süleymaniye’de Seyh Mahmut Berzenci’nin bölgenin hükümdarı olarak atandıgını ilan eden Yüzbası Noel’e, İngiliz yönetimini bölgede yerlestirmeye engel olan düsman (Türk) ajanlarını ortadan kaldırması ve yerel kabilelerle baglantı kurması hususunda talimat gönderilmis tir246 . Noel’in bir baska görevi de yeni yönetimi asiret reislerine kabul ettirmekti247 . 

Seyh Mahmut Berzenci ile yakın diyalog kuran Yüzbası Noel, Kuzey Irak bölgesinde bulunan diger sehirlerde idari islerin düzeltilmesi için Seyh Mahmut’a 15 bin Rupye maaş baglamıstır. Bu arada, Seyh Mahmut’un amcası Seyit Ömer Süleymaniye Valiligine getirilmis, diger yakınları da önemli görevlere atanmıstır 248 . 

Yüzbası Noel’in Süleymaniye ve çevresinde ngiliz hakimiyetinin saglanması hususundaki faaliyetleri devam ederken, Irak genel yöneticisi olan Arnold Wilson 1-2 
Aralık 1918 tarihlerinde Kıfri, Kerkük ve Süleymaniye’yi ziyaret etmistir. Bu ziyareti sırasında Seyh Mahmut Berzenci ile görüsen Wilson, bölgede yasayan Kürt liderlere Seyh Mahmut’un liderligini kabul etmeleri halinde ngilizlerden her türlü yardımı göreceklerini ifade etmistir. Ancak bu bölgede yasayan Kürtlerin büyük bir kısmı Seyh Mahmut Berzenci’den hosnut degillerdi249 . 

Bu dönem içerisinde İngilizlerin en önemli hedefi, sgal ettikleri yerlerde istikrarı saglamaktı. Bölgenin istikrarı, hem bölgede daha az asker bulundurulmasını 
gerektirecek250, hem de olası bir bunalım Hindistan’a kadar uzayabilecek, karısıklıklara neden olabilecekti. Bunun yanında düzlüklerde yer alan Bagdat ve çevresinin güvenligi için, bölgeye hakim konumda bulunan yüksek dagları da içeren Musul vilayetinin tam olarak hakimiyet altında bulundurulması gerekmekteydi. Ayrıca, Bagdat ve Basra bölgelerinin gıda ihtiyacı için, Kerkük ve Erbil’deki zengin tahıl alanları da oldukça önemliydi251 . 

Seyh Mahmut Berzenci’nin genel olarak yanında bulunan Yüzbası Noel’e 

İngilizler tarafından ‘Siyasi Hakim’ ünvanı verilmistir. Seyh Mahmut’un Süleymaniye’yi merkez seçmesi nedeniyle bu bölgeye gelen kisilerin çogalması ve savaş sonrası dönemdeki sartlar nedeniyle belirli bir oranda gıda maddeleri ve bugday eksikligi ortaya çıkmıstır. Bunun giderilmesi için, savaş döneminde Osmanlı askerleri için Süleymaniye’de depolanan pirinç, bugday ve diger gıda maddeleri halka dagıtılmaya baslanmıstır. Bunun yeterli olmaması üzerine, Yüzbası Noel, Süleymaniye’ye Bagdat ve Kerkük depolarından seker, çay ve beyaz un getirterek, bu erzakları Süleymaniye’deki memur ve fakirlere dagıttırmıstır. 

Yaptıgı bu davranıslarla bölge halkını ngilizler lehine elde etmeye çalısan Yüzbası Noel, bununla yetinmeyerek, bol miktarda Rupye ve altın Türk lirasını 
Süleymaniye’ye getirip asiret reislerine ve yöneticinin çevresindeki kisilere dagıtmış ve maddi destek ile ileri gelenleri elde tutma yoluna gitmistir252 . 
Seyh Mahmut’un yanında bulundugu dönemde Yüzbası Noel, bölgedeki yönetim görevlerine Kürtlerin getirilmesi ile ilgili faaliyetlerinin yanında, vergi toplanmasının da yerel Kürt aristokrasisine verilmesini önermistir. Böylece, geleneksel Kürt feodal sistemi İngiliz hakimiyeti altında korunacaktır. Fakat Noel bu sistemin İngiliz kontrolü altında modernlesmesi gerektigini de kabul etmistir253 . 

Mondros Mütarekesi’nden sonraki ilk dönemlerde İngilizler ile iyi iliskiler kuran Seyh Mahmut Berzenci’nin, İngilizlerin bilgisi olmadan bagımsız hareketlere girismesi ve çevrede bulunan bazı asiretlerle arasının açılması İngilizler için tehlike çanlarının çalmaya baslaması anlamına gelmekteydi. Zira İngilizler Seyh Mahmut’u, bölgeyi en az güç harcayarak elde tutma aracı olarak görmekteydiler. Seyh Mahmut’un bagımsızlık talep etmesi İngilizler için en son istenen hareket anlamına gelmekteydi. Buna karsı tedbir olarak, İngilizler bölgede bulunan diger güç sahipleri ile iliskilerini gelistirmeye ve Seyh Mahmut’un aleyhtarı asiret reislerini elde etme yoluna gitmislerdir254 . 

Kendisini bölgenin hükümdarı olarak adlandıran Seyh Mahmut Berzenci de bu dönemde yavaş yavaş iktidarda olmanın getirdigi olumsuzluklar ile karsılasmaya 
baslamıstır. Seyh Mahmut’un hükümet idaresinde tecrübesiz ve çevresindekilerin siyasi bilgiden yoksun olusu, onun yanlış siyasi kararlar almasına ve hakim oldugu bölgeleri, asiret zihniyeti ile yönetmesine neden olmustur. Bu ise, bölgeye gelen Kürt kökenli aydınların ona karsı mesafeli olmasına neden olmaktaydı. 
Bu dönem içinde, aydın kisilerden zzeti Fate ve Faik Tapo isimli iki kisi Seyh Mahmut ile yakın diyalog kurmuslarsa da bu kisiler daha sonraki dönemde İngilizler ile isbirligi içine girmislerdir255 . 

Seyh Mahmut Berzenci, bu dönem içerisinde Musul, Süleymaniye ve çevresi ile yetinmeyerek, İran’ın Senendec’ye kadar olan bölgede hakimi oldugu iddiasında idi. Bu ise İngilizlerin endiselerini daha da arttırmaktaydı. İngilizlerin yaptıgı baskılar ve görüsmeler sonucunda Seyh Mahmut bu iddiasından vazgeçmek zorunda kalmıstır. Bunun yanında, bölgede yasayan halkın önemli bir kısmının Naksibendi Tarikatı’na mensup olması, Kadiri Tarikatı’na mensup olan Seyh Mahmut’un durumunu daha da güçlestirmekteydi256 . 

Seyh Mahmut ile İngilizler arasındaki iliskilerin bozulmaya basladıgı ortamda, Yüzbası Noel, Süleymaniye’den ayrılarak, Seyh Mahmut’un diger yerlerdeki etkilerini arastırmak ve diger asiretler üzerinde İngiliz hakimiyetinin güçlendirilmesi için Revunduz’a gitmistir. Revanduz dönüsünde, Yüzbası Noel, Seyh Mahmut’un İngiliz aleyhtarı bir tavır içine girdigini görmüs, bu ortamda, Arnold Wilson’un da Seyh Mahmut aleyhinde bazı çalısmalara girdigini haber almıstır. Seyh Mahmut’un bütün Kürtlerin yöneticisi olmasını arzulayan Yüzbası Noel, Arnold Wilson ile Seyh Mahmut’un arasının düzeltilmesi için çaba sarf etmeye baslamıstır. 

Seyh Mahmut ile İngilizlerin arasının açılmaya basladıgı bu dönemde, bazı Kürt asiretleri ileri gelenleri Seyh Mahmut’un otoritesi altında bulunmak istemediklerini belirterek ona karsı tavır almaya baslamıslardır. Bu durumun İngilizlerin tertibi sonucu ortaya çıktıgını düsünen Seyh Mahmut, İngilizlere karsıt hareketlere girmeye baslamıs, bu da Yüzbası Noel’in, Arnold Wilson ile Seyh Mahmut’un arasının düzeltilmesi için sarf ettigi çabaların sonuçsuz kalmasına neden olmustur257 . 

Seyh Mahmut ile İngilizler arasındaki iliskilerin bozulmaya basladıgı bu dönemde, Seyh Mahmut, idaresi altında bulunan yerlerdeki asiret ileri gelenlerini toplayarak, Paris Barış Konferansı’nda kendi isteklerinin de göz önünde bulundurulması için bir karar aldırmıstır. Bu kararın alınması için yapılan toplantıya Yüzbası Noel de katılmıstır. Alınan bu karara göre Kürtlerin yasadıkları bölgelere bagımsızlık verilmesi istenmekteydi. Bu kararla ilgili olarak yazılan mektup, Resit Kaban ve Seyit Ahmet Berzenci aracılıgı ile Paris’e gönderilmek istenmistir. Bu kisiler yazılan bu mektup ile birlikte yola çıkmıslarsa da Paris’e gitmeye muvaffak olamamıslardır258 . 

İngilizlerin Seyh Mahmut ile arasının bozulmaya basladıgı bu günlerde, Sivil Komiser Sir Arnold Wilson durumun degerlendirilmesi amacı ile Bagdat’ta bir 
konferans toplamıstır. Konferansa Binbası Soane, Yüzbası Noel, Evelyn Leachman259 ve Gordon Walker’ın da içinde bulundukları uzmanlardan bir gurup katılmıstır. Bu konferansta Musul ve Süleymaniye çevresindeki genel durum ile Seyh Mahmut’un önderligi tartısıldıktan sonra, Seyhin gücünün yavaş yavaş azaltılması kabul edilmistir. 

Alınan kararlar arasında; Yüzbası Noel’in Süleymaniye’deki görevine son verilerek, Süleymaniye Siyasi Bürosu’na Binbası Soane’un getirilmesi; Seyh Mahmut’un otoritesi altındaki bölgelerin ve asiretlerin ondan vazgeçmelerine izin verilmesi de bulunmaktaydı. Soane’un atanması, aslında ngilizlerle Seyh Mahmut’un arasının ne kadar bozuldugunun bir göstergesiydi. Çünkü Berzenci ailesi ile Binbası Soane arası pek hoş degildi260 . 

Meydana gelen bu olaylar sırasında, Musul ve çevresindeki Nasturiler ve diger Hıristiyanlara özel bir önem verilmesi ve bunların önemli görevlere getirilmesi 
nedeniyle Kürtler arasında tepki hareketleri ortaya çıkmaya baslamıstır. Bunun sonucunda Zaho’nun 30 mil kuzeyinde bulunan Goyan bölgesinde Hıristiyan 
Nasturilere karsı Kürtler tarafından harekete geçilmiş ve bazı kisiler öldürülmüstür. Bunun üzerine, bölgede görevli olan Yüzbası Pearson bu bölgeye giderken 4 Nisan tarihinde isyancı Kürt gurupları tarafından öldürülmüstür. Bu olaydan bir süre sonra ise 

 İngiliz subaylarında Yüzbası Willy ve Tegmen Mc Donald öldürülmüstür261 . 
Yüzbası Noel’in Süleymaniye’den ayrılmasından sonraki dönemde, İngilizler devlet dairelerine Hintliler, Araplar, Afganlar, Yahudiler ve Ermenilerden olusan yeni memurlar yerlestirerek, Seyh Mahmut’a karsı tedbir almaya çalısmıslardır. Bu arada, Süleymaniye’de bulunan bazı kisiler de ngilizlere casusluk yapmaya ve bununla övünmeye baslamıslardır. Bu dönemde Seyh Mahmut’un otoritesi yavaş yavaş azalmaya baslamıstır. Tabi aynı dönemde ngilizler kendileri için saglam temeller olusturmaya ve bölgedeki diger asiretlerle güç sahiplerini kullanma yoluna gitmislerdir262 . 

 Seyh Mahmut Berzenci’nin kendileri açısından yeterince kullanıslı olmayacagını gören ve aralarındaki iliskiler bozulmaya baslayan ngilizler, Kadiri Tarikatı’na mensup olan Seyh Mahmut yerine, bölgede daha da etkin olan Naksibendi Tarikatı mensuplarına yönelmeye baslamıslardır. Bu ortamda karsılarına Seyh Ubeydullah’ın torunu Seyit Taha çıkmıstır. Bu dönemde, İran Kürtlerinden Simko263 ile birlikte hareket etmeye baslayan ve etkin bir güce sahip olan Seyit Taha, İngilizler için önemli bir koz olarak ortaya çıkmıstır. 1919 yılı Mayıs ayında Bagdat’ta yapılan görüsmeler sonrasında Seyit Taha İngilizler için önemli bir güç sahibi olarak görülmeye baslamıstır264 . 

İngilizler ile arası gittikçe bozulan Seyh Mahmut Berzenci 1919 Mayıs’ında İngilizlere karsı isyan hareketine girismistir. İngilizlere karsı birlik çagrıları yapan ve çevresine bir miktar asker toparlayan Seyh Mahmut komutasındaki isyancılar, 21 Mayıs 1919’da Süleymaniye'nin yönetimini tümden ele geçirmistir. 
Bunun üzerine İngilizler seri bir biçimde harekete geçmisler ve görevlendirdikleri 18’inci Tümen amansız bir biçimde isyanı bastırmaya baslamıstır. 
Yapılan çarpısmalar sonucunda 17 Haziran 1919’da Seyh Mahmut yaralı olarak İngilizlere esir düsmüstür. Bagdat’ta yargılanan Seyh Mahmut idama mahkum edildikten sonra Hindistan’a sürülmüstür265. 1922 yılında Musul ve çevresinde İngilizlerin güç duruma düsmesi üzerine Seyh Mahmut sürgünden geri getirilecek ve yeniden isbasına geçirilecektir. 

3-Mondros Mütarekesi’nin İmzalanmasından Sonraki Dönemde İstanbul’daki Kürt Dernek ve Teskilatları ve Bunların Faaliyetleri 

    II. Mesrutiyet’in ilanından sonraki dönemde Osmanlı Devleti topraklarında yasayan bir çok etnik gurubun kurmaya basladıkları cemiyetlere paralel olarak, Kürtler arasında da yeni cemiyetler kurulmaya baslamıstır. Bu dönem içerisinde kurulan ilk Kürt Cemiyeti “Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti (Kürt Yardımlasma ve İlerleme Dernegi)”dir. 19 Eylül 1919’da İstanbul’da kurulan bu cemiyet, genel olarak 
İstanbul’da yasamakta olan Kürt ileri gelenlerinin katılımı ile ortaya çıkmıstır. Kuruluş asamasının ardından bu cemiyet 25 Eylül 1908’de İstanbul’da bir kulüp 
açmıstır266 . 
İstanbul’da kurulan Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti’nin, kısa bir süre içinde Bitlis, Diyarbakır ve Musul’da subeleri açılmıstır. Diyarbakır Subesi’nin baskanlıgına ise Müfti Suphi Efendi seçilmistir. Bu cemiyetin Bitlis Subesi 1909 yılında İttihat ve Terakki ile birlesme yoluna gitmistir267 . 

Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti’nin kurulusu sırasında, bu dönemde stanbul’da da etkin olan güçlü Kürt ailelerinden Semdinan (Seyh Ubeydullah soyuna verilen ad), 
Baban ve Bedirhaniler etkin bir rol oynamıslardır268 . Kurucu baskanlıgına Seyh Ubeydullah’ın oglu Seyit Abdülkadir’in getirilmesinin ardından bu cemiyet, 
faaliyetlerini özellikle stanbul’da bulunan Kürt hamallar ve Kürtlerin yasadıkları yerlerdeki insanlar üzerinde etkin kılmaya çalısmıstır. Bu cemiyete mensup olan kisiler, özellikle de Bedirhaniler, Ermeniler ile isbirligi yapılması hususunda faaliyet gösterilmesini istemekteydiler. Ancak cemiyetin baskanı olan Seyit Abdülkadir bu hususta bunlarla ihtilaf içindeydi ve Osmanlı sınırları içinde kalınarak, Kürtlere bazı haklar verilmesini talep etmekteydi269 . 

“Kürt Teavün ve Terakki Gazetesi” isimli bir gazete de çıkaran bu cemiyet, 1912 yılında Balkan Savası sırasında, zamanın hükümeti tarafından zararlı görülerek 
kapatılmıstır270 . Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti’nin kapatılmasının ardından, İstanbul’da bulunan Kürt Ögrenciler tarafından 27 Temmuz 1912’de Cıvata Talebeyi Kurdan (Kürt Ögrencileri Dernegi) “Hevi” kurulmustur271. Özellikle okur-yazar Kürtler üzerinde etkin olmak amacı güden Hevi Cemiyeti mensupları, 1913 yılında Roji Kürd isimli bir dergi çıkarmıslardır. Bunun ardından ise Hetavi Kürd isimli bir dergi daha çıkarılmaya baslanmıstır272. Hevi Cemiyeti’nin sviçre Lozan’da da subeleri açılmıstır. 
   Lozan’daki subenin açılmasında, burada egitim gören Diyarbakırlı Cemilpasazade ailesine mensup gençler esas rolü oynamıslar ve bu subenin baskanlıgına, Kürtçülük faaliyetlerinde daha sonraki dönemde etkin olarak öne çıkan Cemilpasazade Ekrem getirilmistir273 . 
I. Dünya Savası’nın baslamasının ardından Hevi Cemiyeti kapanmıssa da, bu savasın sona ermesinden sonra, 1919’da stanbul’da yeniden kurulmustur. Bu cemiyeti yeniden canlandıran stanbul Üniversitesi’nde okuyan Kürt gençleri, Ekrem Cemilpasazade’yi kendilerine ”fahri reis” yapmıslardır274 . 

DİPNOTLAR;

239 Edward Charles Noel’in faaliyetleri ile ilgili olarak yapılan çalısmalarda, bu kisi Binbası olarak adlandırılmaktadır. Ancak bu kisinin Binbası rütbesine atanması tarihi, 
      21 Aralık 1919’dur. E.Kurubas, a.g.e., s.45. 
240 R.Hilmi; a.g.e., s.20; E.Kurubas, a.g.e., s.50;M.S Lazarev; a.g.e, s.38; 
      http://www.kurdinternet.com/article.php?sid=2317. 
241 E.Kurubas, a.g.e., s.45. 
242 Peter Hopkirk; İstanbul’un Dogusunda Bitmeyen Oyun, Sabah Kitapları, İstanbul, 1995, s.175. 
243 E.Kurubas, a.g.e., s.45. 
244 Peter Hopkirk; stanbul’un Dogusunda Bitmeyen Oyun, Sabah Kitapları, İstanbul, 1995, s.71. Ancak Wassmuss, yapılan faaliyetler sonucunda sıkıstırılıp, ekibi 
      imha edilmisse de kaçmayı basarmıstır. Mim Kemal Öke; “Ajanların Gizli Tarihi”, Kutsal Topraklarda Casuslar Savası, İstanbul, 1995, s.16. 
245 Yüzbası Noel’in Bakü ve çevresindeki faaliyetleri için su çalısmaya bakılabilir. Peter Hopkirk; a.g.e., s.172-213. 
246 Gönderilen bu talimat üzerine, Yüzbası Noel ilk iş olarak Süleymaniye’de bulunan Türk ve Arap memurları Kürtlerle degistirmistir. M.S Lazarev; a.g.e, s.39. 6. 
      Ordu Kumandanı Ali İhsan Pasa’nın 27 Aralık 1918 tarihinde Harbiye Nezareti’ne gönderdigi sifre raporuna göre, İngilizlerin tesviki ile Musul ve Kerkük çevresindeki 
       bölgede Türkçe yazısma dahil olmak üzere Türkçe konusmak yasaklanmıstır. Genelkurmay Baskanlıgı; Türk stiklal Harbi Mondros Mütarekesi Ve Tatbikatı-I, 
       Ankara, 1992, s.132. 
247 E.Kurubas, a.g.e., s.50. 
248 R.Hilmi; a.g.e., s.20-21 
249 E.Kurubas, a.g.e., s.50. Bunun temel sebebi, Seyh Mahmut Berzenci’nin Kadiri Tarikatı’na mensup olması idi. Oysa bu bölgede yasayanların çogunlugu 
      Halidi Naksibendi idiler. Bunun yanında, 14 Aralık 1918 tarihli bir İngiliz belgesine göre “… Kıfri ve Kerkük havalisinde yasayan asiretler ve kent halkı Seyh Mahmut’un
      önderligini kabul etmemekte ve Seyh Mahmut da bunların kendi önderligine katılması için baskı yapılmaması gerektigini kabul etmektedir”. 
      Ahmet Mesut; İngiliz Belgelerinde Kürdistan 1918-1958, Doz Yayınları, İstanbul, 1992, s.21. Burada belirtilen Kıfri ve Kerkük’ün ahalisi hemen hemen Türklerden 
      oluşmaktaydı. 
250 1918 yılında Mısır’da baslayan bagımsızlık isteklerinin ardından 1919 yılında ayaklanma baslamıstır. Bunun yanında Afganistan-Hindistan sınırında da belirli 
      çatısmalar meydana gelmekteydi. Bu ise, savastan bıkan İngiliz kamuoyunun yeni çatısma haberleri ve savaş masrafları hususundaki huzursuzlugu daha da 
      arttırmaktaydı. D.Fromkin; a.g.e., s.413. 
251 A.R.S.Attar; a.g.e., s.88-89. İngiliz isgalinin ilk ayı olan Kasım ayında, Britanya Yüksek Komiseri, Kifri, Kerkük, Altınköprü, Erbil, Raniya ve Süleymaniye bölgelerinin 
      darı ve tütün yetistirilen, zengin tarım alanları ile ilgili arastırmalar yaptırmış ve bu bölgelere demiryolu yapımı için çalısmalar baslattırmıstır. 
      M.S Lazarev; a.g.e, s.79. 
252 İngilizlerin yaptıgı bu maddi yardımlar, Seyh Mahmut ve bölgedeki ileri gelenler üzerinde olumsuz bir etki yapmıstır. Bu kisiler, bu durumun ebedi olarak devam 
      edecegi hayaline kapılmıslardır.. R.Hilmi;a.g.e., s.21.
253 M.S Lazarev; a.g.e, s.45.
254 Hüseyin Tahiri; “Kerkük - Tarih tartısmaya son vermelidir”, 
      http://www.kerkuk-kurdistan.com/kerkukek.asp?ser=3&cep=9&nnimre=1064. 
      Seyh Mahmut’un otoritesinin artmaya baslaması ve gelecege yönelik olarak bagımsızlık talebinin ngiltere açısından ortaya çıkaracagı tehlikelere karsı
      tedbir amacıyla, Noel’in Süleymaniye’ye gitmesinden bir süre sonra, Kasım 1918 ortalarında, Seyh Mahmut’u pek sevmeyen ve bu bölgede uzun müddet kılık 
      degistirerek yasamıs olan Binbası E.B.Soane Süleymaniye’ye gönderilmistir. M.S Lazarev; a.g.e, s.41.
255 R.Hilmi; a.g.e., s.21. Burada ismi geçen Faik Tapo, Yüzbaş Noel’in Nusaybin, Mardin, Diyarbakır ve çevresine yaptıgı ziyaret sırasında yanında bulunan kisidir. 
256 A.R.S.Attar; a.g.e., s.92 
257 R.Hilmi; a.g.e., s.22. Bu dönemde İngiliz hakimiyetine karsı ortaya çıkan hosnutsuzluk büyük bir orana varmıstır. M.S Lazarev; a.g.e, s.73. İngilizlere karsı 
      gelisen bu hosnutsuzlugun en önemli nedenlerinden biri, bu bölgede yürütülmekte olan Osmanlı-Türk taraftarı propagandadır. E.Kurubas, a.g.e., s.97. 
      İngilizlerin Bagdat Siyasi kısmının İstanbul Yüksek Komiserligi’ne gönderdigi 21 Mart tarihli telgrafa göre, Musul ve çevresinde yasayan bazı Kürt seflerine, 
      Sırnak Kürtlerinin reisi Abdurrahman Aga tarafından sert bir İngiliz aleyhtarı mesaj gönderilmistir. Gönderilen bu mesajın esas olarak İstanbul’daki bazı yetkililer 
      tarafından organize edildigi ve bu kisilerin tespit edilerek izlenmesi hususunda talepte bulunulmustur. Aynı sekilde, Mezopotamya Genelkurmayı’ndan İstanbul 
      Yüksek Komiserligi’ne gönderilen 9 Nisan 1919 tarihli gizli yazıda, bazı Kürt ileri gelenlerinin, İngiliz boyundurugunu reddetmeye ve Türk hükümranlıgı (koruması) 
      altında bagımsızlıklarını ilan etmeye çagıran bir mektupla birlikte, 25 Mart civarında Süleymaniye’ye gitmek üzere Musul üzerinden geçtikleri belirtilmektedir. 
      Ahmet Mesut; İngiliz Belgelerinde Kürdistan 1918-1958, Doz Yayınları, İstanbul, 1992, s.25, 29, 37. 
258 R.Hilmi; a.g.e., s.21. 
259 Yukarıda da belirtildigi gibi, Evelyn Leachman 1910 yılında Musul ve çevresinde bulunmuş ve burada birçok yerel ileri gelenlerle görüsmelerde bulunmustur. 
       İngiliz isgalinin ardından Musul’a askeripolitik yönetici olarak atanan bu kisi, burada Arap ve Kürtleri ön plana çıkararak, bu iki etnik gurup arasında denge kurmaya 
       çalısmıstır. Daha sonra ortaya çıkan ayaklanmalar sırasında, bu ayaklanmaları bastırıp halka gözdagı vermek için bazı Kürt liderlerini öldürten Leachman, 
       Ekim 1919’a kadar Musul da kalmıs, daha sonra ise Indian Political Department’a yönetici olarak atanmıstır. Mithat Baydur; “Gerard Evelyn Leachman”, 
       Kutsal Topraklarda Casuslar Savası, İstanbul, 1995, s.99-100 
260 E.Kurubas, a.g.e., s.51. Lazarev, yapılan bu degisimin nedeni olarak, Noel’in Seyh Mahmut ile olan kisisel iliskilerine ve Soane’un daha tecrübeli olmasına 
      baglamaktadır. M.S Lazarev; a.g.e, s.43. Yapılan bu degisim sonrasında, Yüzbası Noel, ileriki sayfalarda görecegimiz üzere bugünkü Türkiye toprakları içinde 
      kalan bölgeye bir arastırma gezisine gönderilmistir. Refik Hilmi’ye göre Noel bu görev degisikliginden kazançlı çıkmıstır. Zira bu husus ile ilgili daha önceden 
       taleplerde bulunmustur. R.Hilmi; a.g.e., s.22. 
261 A.Mesut; a.g.e., s.37; M.S Lazarev; a.g.e, s.42; E.Kurubas, a.g.e., s.90. Lazarev, Dogu ve Güneydogu Anadolu’da bulunan İttihatçıların İslamî sloganları 
      kullanarak İngilizleri zor duruma düsürmek amacı ile Hıristiyanlara karsı tepki hareketlerini kullandıklarını ifade etmektedir. İngilizlere karsı yürütülen 
      bu faaliyetlerin merkezini Mardin ve Diyarbakır olusturmaktaydı. Bu faaliyetlerin örgütleyicisi olarak da eski 6. Ordu Komutanı Ali İhsan Pasa’nın bölgeden ayrılmadan 
      önceki dönemde olusturdugu teskilatın oldugu belirtilmektedir. Bu faaliyetlerin amacı ile ilgili olarak da, stratejik açıdan önemi bulunan Güneydogu Anadolu 
      bölgesinin İngilizler tarafından isgal edilmesinin önünün alınması ve İngilizlerin daha da ileriye gitmelerine engel olma olarak açıklanmaktadır. 
      M.S Lazarev; a.g.e, s.63, 68. İngiliz aleyhtarı faaliyetlerin amacı olarak gösterilen ngiliz isgalinin ilerlemesinin engellenmesi hususuna ragmen, 
      İngilizler 6 Aralık 1918'de Kilis'i, 17 Aralık 1918'de Antep’i, 22 Subat 1919'da Maras’ı ve 24 Mart 1919'da Urfa’yı isgal etmislerdir. Genelkurmay Harp Dairesi 
      Baskanlıgı, Türk İstiklal Harbi IV. Cilt Güney Cephesi, Ankara, 1966, s.13. 
262 R.Hilmi; a.g.e., s.23-25. 
263 İran Kürtlerinden olan smail Aga Simko, Mart 1918’de Hakkari Nasturilerinin dini lideri olan Mar Samun’u öldürmüs ve bölgedeki Hıristiyanlara karsı faaliyetlerde 
      bulunmustur. I. Dünya Savası’nın sonlarında gerçeklesen bu olay sonrasında İngilizler için Simko önemli bir tehdit olarak görülmeye baslamıstır. 
      M.S Lazarev; a.g.e, s.21;
264 Musul-Kerkük İle İlgili Arsiv Belgeleri (1525-1919), Ankara, 1993, s.392-94; E.Kurubas, a.g.e., s.98; A.R.S.Attar; a.g.e., s.92. Mayıs 1919’da yapılan 
      bu görüsmelerde, Seyit Taha birlikte hareket ettigi Simko’nun da etkisi ile ran’ın batı kesimlerindeki bazı yerler ile birlikte Musul ve çevresine içene alan birlesik 
      bir Kürdistan’ın kurulmasını talep etmistir. E.Kurubas, a.g.e., s.98; Naci Kutlay; İttihat ve Terakki ve Kürtler, Ankara, 1992, s.279.
265 William Aegleton; Mahabat Kürt Cumhuriyeti, Koral Yayınları, İstanbul, 1991, s.40; M.S Lazarev; a.g.e, s.64; A.R.S.Attar; a.g.e., s.93; 
      http://www.bilgin.nu/books/barzani/1.php; 
      http://www.kurdinternet.com/article. php?sid=2317
266 Malmisanij; Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti ve Gazetesi, Avesta Yayınları, stanbul, 1999, s.17. Naci Kutlay’ın yazdıklarına bakılırsa, daha sonraki döneme ait  Kürtçü liderlerden olan Zinar Silopi’ye göre, bu cemiyetin kurucuları olan ve Saray’a yakın “Kürt Ümera ve Pasaları”, dayanakları olan Sultan’ın durumunun 
zayıflaması ile saskın duruma düsmüş ve mededi Kürtlükte bulmuslardı. Ona göre, bu kimseler, bu duygularla, “Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti”ni kurmuslardır. N.Kutlay; a.g.e., s.136. 
267 Malmisanij; Kürt Milliyetçiligi ve Dr.Abdullah Cevdet, Jina Nû Yayınları, Uppsala, 1986, s.34. 
268 N.Kutlay; a.g.e., s.220. 
269 Mustafa Akyol; Kürt Sorununu Yeniden Düsünmek Yanlış Giden Neydi? Bundan Sonra Nereye?, Dogan Kitap, İstanbul, 2006, s. 60; Malmisanij; 
      Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti ve Gazetesi, Avesta Yayınları, İstanbul, 1999, s.38; 
270 Sükrü Mehmet Sekban; Kürt Sorunu, Kamer Yayınları, İstanbul, 1998, s.163. Kapatılmasından önceki dönemde, Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti, 1909 yılında, 
      Kürtlerin yasadıkları illerin ıslahı ve imarı için dönemin hükümet baskanı Kamil Pasa’ya bir muhtıra vererek, etkin önlemlerin alınması ve Kürdistan’a arastırmacı uzmanlar gönderilmesini istemistir. N.Kutlay; a.g.e., s.221. 
271 Malmisanij; Kürt Milliyetçiligi ve Dr. Abdullah Cevdet, Jina Nû Yayınları, Uppsala, 1986, s.57; Sükrü Mehmet Sekban; Kürt Sorunu, Kamer Yayınları, 
      İstanbul, 1998, s.11 
272 Malmisanij; Kürt Milliyetçiligi ve Dr. Abdullah Cevdet, Jina Nû Yayınları, Uppsala, 1986, s.58. Hetavi Kürd’ün, Roji Kürd’ün kapanmasının ardından çıkarıldıgını 
      söyleyen Naci Kutlay, derginin masraflarının büyük bir kısmının Seyit Abdülkadir kanalıyla Kürt hamallar tarafından ödendigini belirtmektedir. N.Kutlay; a.g.e., s.181. 
273 Malmisanij; Diyarbekirli Cemilpasazadeler ve Kürt Milliyetçiligi, Avesta Yayınları, İstanbul, 2004, s.97. 
274 Malmisanij; Diyarbekirli Cemilpasazadeler ve Kürt Milliyetçiligi, Avesta Yayınları, İstanbul, 2004, s.99, 238. Bu bilgileri veren Malmisanij, Kürt Milliyetçiligi ve Abdullah Cevdet isimli eserinde ise, Hevi Cemiyeti’nin 1918’de Kürt Ulusal Partisi adıyla yeniden kuruldugunu ve bir süre sonra Kürt İstiklal Komitesi adını aldıgını  belirtmektedir. Malmisanij; Kürt Milliyetçiligi ve Dr. Abdullah Cevdet, Jina Nû Yayınları, Uppsala, 1986, s.61. Ancak yukarıdaki çalısması daha sonraki tarihli  oldugundan dolayı, biz 1919 yılını esas aldık. 


BU YAZI DİZİSİ
11 Cİ BÖLÜM İLE DEVAM EDECEKTİR

****

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder