GEREKSİZ VE GEREKÇESİZ BİR SEÇİM etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
GEREKSİZ VE GEREKÇESİZ BİR SEÇİM etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Ocak 2021 Perşembe

GEREKSİZ VE GEREKÇESİZ BİR SEÇİM: 1KASIM SEÇİMLERİ

GEREKSİZ VE GEREKÇESİZ BİR SEÇİM: 1KASIM SEÇİMLERİ



Feyzi Çelik
ÇÖZÜMÜN UÇURUMUNDAKİ SÜREÇ VE KÜRDİSTAN
08.09.2015 


1 Kasım'da yapılacak seçimler en gereksiz ve gerekçesiz seçimleridir. Her ne kadar AKP, 7 Haziran seçimlerinde yüzde kırk oy alıp birinci parti olduysa da, tek partili hükümete ayarlı AKP için büyük bir yenilgidir. Bu nedenle AKP'nin lideri CB, gerek seçim öncesi gerekse seçim sonrasında koalisyon hükümeti yolunu peşinen kapatmıştır. MHP de AKP ile milliyetçilik yarışından "oy kapmak amacıyla Erdoğan'ın bu tercihine katkıda bulunmuştur. 

Ne olursa olsun Türkiye'nin yeni bir seçim sürecine girdiği gerçektir. 
Bu seçim 7 Haziran seçimlerinden farklı olarak meclise giren 4 parti arasında geçecektir. 
7 Haziran'da Saadet ve Büyük Birlik Partileri ekseninde oluşan ittifak seçime katılmayacaktır. Potansiyeli yüzde beş civarında olan Milli Birlik ittifakına destek verenlerin oyunun nereye gideceği merak konusudur. Saadet'in AKP ile ittifaka yeşil ışık yakması, BBP'nin ise dağınık bir görüntü sunması bu iki partiye giden oyların yönü AKP'ye kayabilir. Bunu AKP, listelerine Saadet kökenli adaylara daha fazla yer verebilir. 
Bilindiği gibi, Kürt Siyasal Hareketi karşısında Türkiye Kürdistanında siyasal anlamda Saadet/Milli Görüş/Erbakan hareketi güçlü bir hareketti. 2009 Yerel seçimlerinde bu hareketin bir çok Kürt il ve ilçesinde AKP'yle başabaş gitmiştir.(Elazığ ve Bingöl'de çok az farkla AKP kazanırken, Urfa'da Fakıbaba faktörüyle birlikte   AKP zorlanmıştır.)

AKP Kürt bölgesinde 7 Haziran'da farklı olarak dini/İslami kimliği daha belirgin isimlerle seçime girebilir. AKP'nin bu yönlü hamlesine karşı HDP'nin 7 Haziran seçimlerindeki listede bu açıdan köklü değişiklik yapılması gerekmiyor. Aslında AKP'nin bu yönlü değişiklik yapmasının başarı getirip getirmeyeceği belirsizdir. Geçmişte AKP'yi şiddetle eleştiren Erbakancıların AKP'ye katkıları sınırlı olmakla kalmayacak kendi kendilerini de yok edeceklerdir. 

AKP'nin 1Kasım seçimlerine doğru gidilirken yapacağı temel politik/aktör değişikliklerinden biri de Türk Milliyetçiliğini ön plana çıkarmak olacaktır. Kürt bölgesindeki çatışmalı atmosfer ve AKP hükümetinin bunu sürdürmesindeki ısrarı AKP'yi bölgede daha da zayıflatacaktır. Seçimlerin başına bir şey gelmemesi durumunda AKP Batman ve Bingöl'de aldığı 1 MV, Şanlıurfa'da 2 MV kaybedebilir. HDP'nin bu illerdeki milletvekillerini kazanabilmesi için listenin bu sıralarında değişiklik yapmak şarttır. Yine kazanma olasılığı yüksek olan İzmir 1.ve 2. Bölge ikinci sırada, Aydın ve Manisa'da birinci sırada değişiklikler yapılmalıdır. 

AKP 1 Kasım seçimlerinde Urfa'da HDP'nin hakim olduğu diğer bölgelerden farklı olarak HDP'ye doğru akan aşiretlere dayalı oyları kendisinde toplamak istiyor. AKP bunu yaparken sadece oy kazanmayı esas almıyor. Geçmişte, Kürt siyasal hareketinin karşısına çıkartılan aşiretleri yeniden devlet yanlısı/koruculaştırmaya çalışıyor. 
Bu çalışmanın sonucu olarak Kürtlerin Rojava'daki yükselişi engellenecek, Kantonların Türkiye ile bağlantıları yok edilmeye çalışılıyor. Tükenen bu politika nasıl diğer Kürt bölge ve illerinde iflas ettiyse Urfa'da da iflas edecektir. Kaldı ki, aşiretlere dayalı siyaset yapmak geçmişteki AKP uygulamalarına da uygun değildir. Örneğin Bucak ve İzol aşiretleri bağımsız olarak girdikleri seçimlerde hüsrana uğradılar. Erdoğan'ın karizmasının çizildiği bölgede tükenmiş aşiret ilişkilerinin AKP'ye bir getirisi olmayacaktır. Aşiretlerin de bu gerçeğe göre, siyasal anlamda adım atmaları halinde bu adımın yönü HDP veya başkaca Kürt partileri olmalıdır. 
7 Haziran'da HDP çerçevesinde oluşan ittifak bunun en geçerli yol olduğunu gösterdi. 
Bunun koşulları 1 Kasım'da daha fazla vardır. 
Ancak savaşın giderek yoğunlaşması seçimi ve seçim güvenliğini zora sokmaktadır.

***