ABD-PKK GÖRÜSMESINI KANITLAYAN BELGE VE ABD-PKK İLİŞKİSİ!
- AÇIK İSTİHBARAT ÖZEL HABER
ABD - PKK yakınlaşmasını kanıtlayan belge, 21 Ocak 2002 tarihinde PKK Başkanlık Konseyi Üyesi Mustafa Karasu’nun imzasıyla, Amerikan Dışişleri Bakanlığı’na gönderilmişti. Mektupta Amerikan yetkilileriyle - o zamanki adıyla - PKK arasında yapılan bir görüşmenin ayrıntıları kâğıda dökülüyor, varılan mutabakat teyit ediliyordu.
Buna göre, PKK "ABD’nin Irak’a müdahalesi, bölgede zararlı bir yük haline gelen - Türkiye’deki gibi - rejimlerin aşılmasının olanağını yaratacak, bölgede demokratikleşmenin yolunu açacaktır" görüşündeydi.
O yüzden müdahaleyi destekliyor ve ABD’ye işbirliği sözü veriyordu. Karasu, mektupta "Birçok konuda görüşlerimizin örtüşmesi, ilişkilerimizin gelişmesinde önemli bir zemin teşkil etmektedir" diyor ve 9 öneri sıralıyordu:
Buna göre; PKK, bölgede demokrasinin gelişmesi için her konuda işbirliği yapacak, hem kendi içinde isim değişikliği gibi adımlar atacak, hem Kürtler arası çatışmanın önlenip birlik yaratılmasına gayret edecekti. Buna karşın ABD, bu çabalara destek olacak, demokratik adımların yaygınlaşması, Öcalan’ın koşullarının düzeltilmesi, HADEP üzerindeki baskılara son verilmesi, PKK’nın Avrupa faaliyetinin sınırlanmaması, idam cezasının ve Kürtçe’nin önündeki engellerin kaldırılması için Türkiye’ye baskı yapacaktı.
Mutabakat belgesine göre PKK, Kürt sorununun çözümünü devletlerin yıkılmasında değil rejimlerin demokratikleşmesinde görüyor, "Irak’ta özgür seçimler sonucu oluşan, eyalet idari sistemini esas alan bir federatif çözüm" öneriyordu.
***
2002 yılında Suriye’nin başkenti Şam’da gerçekleşen ABD-PKK toplantısından bazı çarpıcı notlar:
*ABD ile PKK arasındaki “Tarihi Görüşme” 2002’yılının Mart ayında Suriye’nin başkenti Şam’da gerçekleşti...
* Görüşmenin Ana maddeleri:
a) PKK’nin bölgede (Ortadoğu’da) demokrasinin gelişmesi için her konuda işbirliği yapması,
b) ABD’nin bölgedeki Kürtlerin birliğini sağlaması,
c) Örgütün lideri Abdullah Öcalan’ın İmralı’daki yaşam koşullarının düzeltilmesi,
d) HADEP üzerindeki baskılara son verilmesi. Bu konuda ABD’nin Türkiye’ye baskı uygulaması. Ayrıca HADEP’in Kürt mücadelesinin meşru muhatabı olarak kabul edilmesi,
e) PKK’nın Avrupa faaliyetinin sınırlanmaması ve legal zeminde siyaset yapma özgürlüğüne kavuşması,
f) Türkiye’de Kürtçe dili önündeki tüm engellerin kaldırılması ve bazı reformların gerçekleşmesi için Tükiye’ye siyasi baskı uygulanması,
g) Türkiye’de tüm örgüt üyelerini kapsayacak bir genel af’ın çıkarılması ve yürürlüğe girmesi,
h) PKK’nin Kürt halkının meşru Partisi olarak tanınması.
* Görüşmeye kimler katıldı...
a) Şam’da gerçekleşen “tarihi görüşmede” ABD adına ABD’li think-thank uzmanı ve aynı zamanda Ulusal Enformasyon Birimi’nde faaliyet yürüten üst düzeyli bir yetkili katıldı. (Bu kişi ABD Şam Büyükelçisi’nin talimatı doğrultunda toplantıya gönderildi) Bağıstani’ye göre bu adam, yasadışı örgütlerle gayri resmi görüşmeler ve lobi faaliyeti yapmakla görevli bir askeri yetkili...
b) KDP içerisinde PKK’ye yakınlığı ile bilinen Davut Bağıstani, Şam’daki “tarihi görüşme”yi ayarlayan kişidir. Bağıstani, Şam’daki görüşmenin o dönem Lübnan’da faaliyet yürüten bir örgüt üyesi ile organize ettiklerini açıklıyor. Bağıstani, genç militanın iyi İngilizce bildiği ve Amerika’ya yazılan mektupların yine aynı kişi tarafından tercüme edildiğini belirtti. (Geçen ay KONGRA-GEL’den ayrılarak Osman Öcalan’ın yeni kurduğu Parti’de yer alan “Serhat” kod adlı Hıdır Yalçın da, ABD’ye yazılan tüm belgelerin Avrupa’dan örgüte katılan bir genç militan tarafından tercüme edildiğini teyit etmişti.)
c) Kürdistan İşçi Partisi (PKK) adına Şam’daki “ Tarihi Görüşme ”ye katılan ise o dönemin Başkanlık Konseyi üyesi olan Mustafa Karasu’ydu. Mustafa Karasu aynı zamanda örgütün tüm dış ilişkilerden sorumlu kişidir.
d) Toplantıya tercüman sıfatı ile Avrupa’dan örgüte katılan genç bir militan yer aldı. Bu militanın kim olduğu henüz bilinmiyor. Son günlerde bazı Kürt sitelerinde yer alan bilgiye göre bu kişinin örgüt tarafından infaz edildiği belirtiliyor. “Serhat” kod adlı Hıdır Yalçın, genç militanın ABD’ye yazılan tüm belgeleri tercüme ettiğini, dolayısıyla bu konu hakkında bazı örgüt sırlarını bildiğini, bu yüzden örgüt tarafından infaz edilmesinin mümkün olduğunu belirtti. Bağıstani, toplantıya tercüman sıfatı ile katılan genç ile ilk kez 2002 yılında Lübnan’da görüştüklerini, adının “Şervan” veya “Şoreş” olacağını belirtti. Bağıstani, tercümanın başta İngiliz dili olmak üzere bazı Avrupai dillere hakim olduğunu da belirtti. Gençin ayrıca uzun bir süre Ortadoğu sahasında faaliyet yürüttüğünü ve Behdinan sahasında kaldığı belirtiliyor.
http://acikistihbarat.com/HaberGoruntule.aspx?id=1223
***